Buradasınız
Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde geri dönebilmek için kenetlendiler.
Tehditler, saldırılar, baskı ve kışkırtmalar eksik olmadı. Yine de direniş alanından ayrılmadılar. Zorlu hava koşullarından da mücadele etmekten de yılmadılar. Aksine, daha da bilendiler. Onlar bu direnişi çoktan kazandılar. Hayatın normal akışı içerisinde büyük değişimler yaratmayan 100 gün, mücadeleci kadın işçileri dönüşüme uğrattı, adeta yeniden yarattı. Şimdi yürekli kadın işçilerden dinleyelim nasıl dönüştüklerini…
Fadime: Bilmediğimiz neler varmış, köle gibi çalıştırmışlar bizi! Bilinçlendik, gözümüz açıldı. Bilmediğimiz kelimeler, sözler öğrendik. Kendi akrabalarımızla bile bu kadar yakın değiliz. Her gün birbirimize sarılmadan edemiyoruz. Biz önceden direniş yapanları görünce acıyorduk. Acınacak bir şey değil, takdir edilecek bir şeymiş. Hakkını arayan insana acınmaz. Biz 100. günü devirdik, tarih yazdık. Herkes hakkını arasın. Çünkü hakkını aramadığında eziliyorsun, aradığın zaman güçlü oluyorsun. Ne şartta olursa olsun hakkını arayacaksın, korkaklık yapmayacaksın. Biz hakkımızı alana kadar eyleme devam edeceğiz!
Sevilay: Direnişimiz sayesinde dostluk, arkadaşlık daha da büyüdü. Bütün Türkiye bizi duydu. Böyle bir şey aklımın ucuna bile gelmezdi. Ama gerçekleşti. Çok mutluyum. Ben hakkımı aramak için buradayım. 100 gün daha geçse yine de mücadeleye devam edeceğim.
Gülhan: Direnişimiz sayesinde insanların neden hak aradığını görmüş olduk. İçeride hâlâ 17 bin liraya çalışıyor olsaydık insanların neden hak aradığını, greve gittiğini de bilmiyor olacaktık. 17 bin lirayla yaşamaya çalışmanın ne büyük zulüm olduğunu direnişe çıktığımızda anladım. Enflasyon bu kadar büyürken, bugün aldığın bir şey ertesi gün iki katına çıkarken, beni hâlâ 17 bin liraya mecbur bırakıyorsa bu devlet, o zaman iyi ki çıkmışım direnişe, iyi ki hakkımı arıyorum. Önünde sonunda alacağız haklarımızı.
Temam: 40 yıl düşünsem bunları yaşayacağım aklıma gelmezdi. Direnişi kazanmak için yola çıktık. Arkadaşlık, dostluk, her şeyi kazandık. Sizleri tanıdık, sizlerle zaman geçirebildik. Buranın dışına çıktık, sizin derneğinize geldik. İyi ki bunları yaşadık. İlk gün nasılsam öyle heyecanlıyım, artık korkmuyorum. Sadece çalışmak değilmiş hayat. İnsanların bize uzattığı eli gördüm, dayanışmayı gördüm. Direniş bize her şeyi öğretti. Arkadaşlarla omuz omuza olmayı öğrendim. Ben bu onurlu mücadeleye katıldığıma hiç pişman değilim. Bizi destekleyen, hep yanımızda olan UİD-DER’lilere ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bizi bizden çok düşünen kardeşlerimiz var aralarında. Her hafta yanımıza geliyorsunuz. Sırf bunun için bile direnmeye devam ederim. Sizleri gördükçe direnme gücüm artıyor. Hepinizi ayrı ayrı çok seviyorum. Yaşasın sınıf dayanışması! Yaşasın kardeşlik!
Yasemin: Üç ayımız bir asır gibi dolu dolu geçti. Zorluklar da oldu: Polis baskısı, insanların bize terörist gibi bakması bizim için kolay olmadı. Saldırıya uğrayan işçileri televizyonda gördüğümde diyordum ki “bu insanlar niye gidip dayak yiyorlar?” İşin içine girince anladık. Meğer haklarını arıyorlarmış. İyi ki de yapmışlar. Şimdiden çok şey kazandık. Tanıdıklarımızla dost, arkadaş olduk. Tanımadığımız çok kişiyle tanıştık. Onları kazandık, direnişimizi de kazanacağız.
Senem: Direnişimiz sayesinde kendime güvenim arttı. Sosyalleştik, sizin gibi güzel insanlar tanıdık. Yanımızda olmanız çok değerli, çok teşekkür ediyoruz desteğiniz için. Geleceğimiz için de mücadele ediyoruz. Çoluk çocuğumuza iyi bir hayat istiyoruz. Her şey adaletli olsun. Kimse kimsenin hakkını yemesin. Çocuklarımıza bakmaya, okutmaya çalışırken emekli olamıyoruz. Çocukların ihtiyaçları o kadar çok ki yetişemiyoruz. Ama kararlı bir şekilde direnerek onlara da örnek olmaya çalışıyoruz. Mutluyuz, umutluyuz, gururluyuz. Sonuna kadar direneceğiz.
Emine: Bu kadar uzun süreceğini tahmin etmiyorduk. İlk günlerde üzülüyorduk. Sonra duygularımız öfkeye dönüştü. Sadece başarıya odaklandık, başaracağız dedik. Arkadaşlarımızla yan yanayken hep güçlü hissediyoruz. Burada gördüğüm en güzel şey, kimse kimsenin giyimine, kuşamına, mezhebine hiçbir şeyine bakmıyor. Arkadaşlarımızın gülümseyen yüzlerini görünce her şeye dayanabiliyoruz. Sizi gördüğümüzde de böyle hissediyorum. Gözlerinizdeki ışığı görüyorum. Başka bir dünya varmış gerçekten. İçeride çalışırken başka şeyler konuşuyorduk, şimdi haklarımızı konuşuyoruz. Bize insanlık öğretiyor burada yaşadıklarımız. İçeriye de girsek başka yerlerde de çalışmaya devam etsek, artık eskisi gibi olmayacak. Öğrendiğimiz çok şey var. Bildiğimizi düşündüğümüz birçok şeyi bilmiyormuşuz. Bunu direnirken öğrendik. Hayatımızdan gasp edilen çok şey varmış. Bize uzanan elleri gördüğümüzde biz çok duygulandık, çok sevindik. Bundan sonra biz de mücadele eden işçilere sahip çıkacağız. Bunlar bebek adımlarımızdı; belki daha sonra maraton koşacağız.
Sevcan: Direnişte 100 günü aşmak beklemediğimiz bir şeydi ama kararlıyız hepimiz. Kızım da “anne hakkınızı asla bırakmayın, direnin diyor, destek oluyor. Ben 6 buçuk aydır burada çalışıyordum. İçerden pek alacağım yok. Ama arkadaşlarımı bırakmam. Onların yanından ayrılmam. Bu konuda ailemden de çok destek görüyorum. Her zaman sadece burada değiliz. Mesela Ankara’ya gitmemiz gerekmişti; gidebilmem için eşim beni köyden alıp Çatalca’ya getirmişti. Ailem, “hakkınızı savunun, mücadeleye devam edin” diyor.
Saniye: Ben muhafazakâr bir ailenin içinde büyüdüm. Erkek işçi arkadaşlar kardeşimiz ama bugüne kadar bir masada yan yana bile oturamıyorduk. Sendikamızla birlikte tüm işçiler olarak mücadele ederken birlikte ne kadar güçlü olduğumuzu gördük. Emekçi sınıfının erkeği ya da kadını yok. Bunun bir parçası olmak çok güzel bir duygu. Ben çok mutluyum burada olduğum için. Çok gururluyum. Bu yaşadıklarım 40 kere daha başıma gelse yine hiçbir şey değişmez. Yine sendikama üye olurum. Yine işten atılırsam, yine direnirim. Geri adım atmam. Ben polisle karşı karşıya geldiğim gün geri dönmediysem bir daha da dönmem. Karşı taraf eğer bunu ümit ediyorsa daha çok bekler!
UİD-DER’li işçilerin çok iyi bildiği bir şeyi, Polonez direnişçisi emekçi kadınlar bir kez daha göstermiş oldular hepimize: Mücadeleye atılan işçinin bilinci gelişir, örgütlü olmanın ne demek olduğunu anlar ve eskisi gibi olmaz! İşçinin okulu mücadele alanlarıdır, örgütüdür! Polonez işçilerinin direnişi nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, daha şimdiden çok şey kazandıklarını görüyoruz. UİD-DER’li işçiler olarak, başta Polonez direnişçisi kardeşlerimiz olmak üzere, mücadele eden tüm işçilerin yanındayız!
Birleşen işçiler yenilmezler! Örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey!
5 Kardeş Neden Öldü?
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- “Şehrin En Güzel Yerindeki Mezar”
- Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
- Ne Kadar Örgütlüysek O Kadar Nefes Alırız
- Bursa’da Gelirde ve Vergide Adalet Eylemi
- Belediye İşçileri ve Sağlık Emekçileri Ücret Gasplarına Karşı Eylemler Yapıyor
Son Eklenenler
- Sendikalı oldukları için işten atılan ve 5 aydır işlerine sendikalı olarak dönmek için mücadele eden Polonez işçileri, tüm yasaklara, baskılara, karalamalara rağmen mücadeleden vazgeçmiyor. İşçiler direnişlerinin 146. gününde Çatalca’dan Ankara’ya “...
- Sermaye sınıfının tatlı kârları uğruna işçileri sefalete, kölelik koşullarına mahkûm etmek isteyen siyasi iktidarsa MESS’e bağlı fabrikalarda bir kez daha “erteleme” adı altında grev yasağı ilan etti.
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davanın 10...
- Her yılın sonunda asgari ücret ve bütçe görüşmeleri yapılıyor, yıl bitmeden de karara bağlanıyor. İşçilerin büyük bir kısmı asgari ücret görüşmelerini yakından takip ediyor, çünkü asgari ücrete yapılan zam oranı tüm çalışanları ilgilendiriyor. Ama...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu fabrikalardan Hitachi Energy’nin ardından 13 Aralık Cuma günü GE Grid Solutions ile Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli fabrikalarında da MESS grevleri başladı. Schneider Elektrik ve GE Grid...
- Her açıdan zorlu bir yılı geride bırakıyoruz. Ama işçi ve emekçiler olarak neredeyse hepimiz 2025’in daha zorlu bir yıl olacağında hemfikiriz. Çünkü sermaye sınıfı ve iktidar, neden oldukları ekonomik yıkımın bedelini biz işçi ve emekçilere ödetmeye...
- Sevgili UİD-DER’li kardeşlerimiz; sizi daha önceden tanımadığımız için üzgünüz. Bu kadar birikimi bize sunduğunuz, mücadele ateşini bize taşıdığınız, desteğinizi hiç esirgemediğiniz için teşekkür ederiz. Çok değerlisiniz bizim için. İşçi Dayanışması...
- Türkiye’de emekçiler, büyüyen yoksullaşma dalgasının altında ayakta kalma mücadelesi veriyor. Bu mücadeleyi tek başına veremeyeceğinin farkına varan işçiler, birlikte mücadele etmenin yollarını arıyorlar. Çalışma koşullarını iyileştirmek ve...
- Güney Kore’de devlet başkanı Yoon Suk Yeol’un sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından kitlesel protestolar devam ediyor. Güney Kore’deki sendikaların, siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla on binlerce kişi başkent Seul başta...
- İşçi Dayanışması Nisan 2008’de yola çıktığında tüm dünyada sarsıcı bir ekonomik kriz yaşanıyordu. Sermaye sınıfının hizmetindeki iktidarlar, krizin bedelini işçi sınıfına ödetmek için en yıkıcı politikaları hayata geçiriyorlardı. Aradan geçen...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 9 Aralıkta İstanbul Taxim Hill Otel’de düzenlediği basın açıklamasıyla DİSK Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan Asgari Ücret Araştırması Raporu’nu ve DİSK’in asgari ücret taleplerini açıkladı.
- 8 Aralık Pazar Günü, İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla binlerce işçi ve emekçi hayat pahalılığına, düşük ücretlere, vergi soygununa, kayyımlara, baskılara hayır demek için Kartal’da bir araya geldi. Mitingde DİSK ve KESK’e bağlı...
- Bizler çeşitli sektörlerde çalışan kadın işçileriz. Öncelikle İşçi Dayanışması bültenimizin 200. sayısını heyecanla bekliyoruz. Bültenimiz bundan 16 yıl önce, 2008 Nisanında çıktı ve ilk iş olarak mücadeleci işçi ve emekçileri 1 Mayıs’ta UİD-DER’le...