Buradasınız
Ekmek ve Güller
Esenler’den bir kadın işçi
“Yürürken biz, yürürken günün güzelliğinde, karanlık mutfaklara, gri fabrika kuytularına…” diyen kadın işçiler ekmek ve gül istiyorlardı. Bundan 101 yıl önce 1908 yılında New York’ta 128 kadın işçinin bir fabrikada yanarak can vermesinin ardından 15 bin kadın işçinin yürüyüşe geçtiklerinde haykırdıkları sloganmış “EKMEK VE GÜL”.
Tam 15 bin kadın işçinin “ekmek istiyoruz, gül de” sloganıyla New York sokaklarında yürüyüşü gözümde canlandı, UİD-DER Esenler Temsilciliğinde yaptığımız “8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü” etkinliğimizde. Bizler UİD-DER’li işçiler olarak kapitalizmi yıkıp sınıfsız, sömürüsüz, insanın insan gibi yaşayacağı bir dünya için mücadele ediyoruz. 8 Mart’ı da kadının ezilmişliğine, insanın insanı sömürmesine hayır diyen erkek arkadaşlarımızla birlikte kutladık. Bütün kadınlara karanfil verildi. Sunum, şiir, müzik, yemek, serbest kürsü içerikli olan etkinliğimizde işyerlerinden, mahalleden dostlarımız da aramızdaydı. Sunumda 8 Mart’ın Emekçi Kadınlar Günü olarak neden ve nasıl ilan edildiği, “Kadınlar Günü” olarak değil de neden Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanması gerektiği, kadının nasıl özgürleşeceği anlatıldı. Neden mücadele etmemiz gerektiği, kadının mücadeledeki yerinin ne kadar önemli olduğu anlatıldı. Sunumla iç içe olan şiirlerle, şarkılarla vücudum ürperdi, saçlarım diken diken oldu; hüzünlendim, mutlu oldum ve coştum. Etkinlikte ağlayan arkadaşlar oldu ve benim bu sisteme olan kinim, öfkem, binlerce, yüz binlerce kat daha büyüdü.
Bu sistem en güzel günümüzde bile insanın gerçekten mutlu olmasına izin vermiyor. Ama bizler inadına mutlu olmak, hayata sımsıkı sarılmak zorundayız; bunu bir kez daha anladım. Herkes etkinliği çok güzel buldu. Sıra sınıf kürsümüze gelmişti ve bu benim en mutlu olduğum anlardan biriydi. Dışarıda konuşmaya hakkı olmayan biz işçiler, işçi kürsüsünde düşüncelerimizi rahatça aktarabildik. Kimse bizi konuştuklarımız için ayıplamıyor, azarlamıyor.
Konuşan bütün arkadaşlar bunun samimiyetini hissetmişlerdi. “UİD-DER bize uzak, sürekli gelemiyorum, yakında olsa her gün işten geldikten sonra gelirim, bizim oraya da açılsın!”, “kadınların erkeklerden daha çok mücadele etmesi gerekiyor”, “işçi sınıfının kadınlarıyla patronlar sınıfının kadınları asla aynı değildir” … diyerek duygularını anlatanların ne kadar mutlu oldukları yüzlerinden ve gözlerindeki ışıltıdan anlaşılıyordu. Duygularını şiirle anlatanlar da oldu. Aramızda çoğumuzun annesi ninesi yaşında olan kadınlar vardı, geçmişte yaşadıklarını anlatanlar oldu. Genç bir erkeğimiz buraya gelmek için annemle çok mücadele ettim ve başardım, isteyince her şey oluyor, yeter ki isteyelim dedi. Kendi yazmış olduğu “Emeğin Devi” adlı şiirini okudu. Halaylar çektik, sloganlar attık, dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa diyerek zıpladık. İşçi sınıfının uluslararası mücadelesinin simgesi olan kavgamızın marşı Enternasyonal’i yumruğumuz havada gür sesimizle söyledik. UİD-DER’de bir günümüzü daha dolu dolu ve mutlu geçirdik.
Patronlar sınıfını ortadan kaldırıp yok etmediğiz sürece işçi sınıfının kadını da erkeği de özgür olamaz. Dünyayı var eden biz işçilerin kadınıyla erkeğiyle el ele omuz omuza mücadele etmesi gerekiyor. Biz UİD-DER’li işçiler bunu yapıyoruz. Ben UİD-DER’li bir kadın işçi olarak bütün işçi arkadaşlarımı UİD-DER çatısı altında mücadeleye davet ediyorum.
Yaşasın İşçilerin Uluslararası Mücadele Birliği!
Son Eklenenler
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...