Buradasınız
Düzen Partilerinin Vaatlerine Kanma, Mücadeleye Katıl!
Gebze’den bir metal işçisi
Türkiye’de yaklaşan yerel seçimler neticesinde düzen partilerinin oy avcılığı da tüm hızıyla sürüyor. Düzen partilerinin adayları kahvehaneleri, sivil toplum kuruluşlarını, sendikaları dolaşarak işçi-emekçi insanların duygularını istismar etmekte ve tutamayacakları sözleri sıralamaktadırlar. Özellikle sendikalarımıza geldiklerinde ortaya koydukları vaatler, burjuva siyasetin ikiyüzlülüğünü açıkça bizlere göstermektedir.
Geçtiğimiz günlerde Gebze’deki sendikaları gezen bir burjuva parti adayı, “işçilerin sosyal haklarının güvence altında olması ve bunun da giderek artırılması gerektiği” gibi sözler sarf ederek biz işçilerin yanında olduğunu belirtti. Aynı zamanda seçildiği takdirde bu konuda elinden gelen gayreti de göstereceğini sözlerine ekledi. Yerel yönetimlere aday olanların birçoğu işadamı, yani patron! Bu vaatleri sıralayan aday da patrondu! Ama sözde, işçilerin örgütlenmesi, haklarının güvence altına alınması ve daha da geliştirilmesi gerektiğini düşünüyormuş. Yalanın bini bir para anlayacağınız. Derinleşen kriz sonrası yüz binlerce işçiyi sokağa atan patronlar sınıfının mensubu olan bu zatın alay edercesine yaptığı bu oy avcılığına sendika yöneticileri de seyirci kalmakta, hatta düzen partilerinin kuyruğuna takılmaktadır. Sınıf sendikacılığı anlayışının olmadığı koşullarda sendikalarımızın durumu maalesef budur ve sınıf bilinçli işçiler çalışmadıkça, mevzileri ele geçirmedikçe de bu durumun değişmesi olanaksızdır.
Düzen partileri, biz işçilerin kriz karşısında daha da kötüleşen hayat koşullarımızı iyi bilmektedirler. Bu yüzden çeşitli yardımlarla, yani seçim rüşvetleriyle oyumuzu almaya çalışmaktadırlar. Biz işçiler yaşadığımız bu insanlık dışı koşullardan kurtulmak için düzen partilerinden medet ummamalıyız. Birlikte, sınıf bilinciyle hareket edip patronlar sınıfının düzenini yıkmalıyız. Aksi takdirde çocuklarımıza bırakacak bir gelecek kalmayacak. Kurtuluşu düzen partilerinde değil, kendi gücümüzde aramalıyız. Yani örgütlenmeliyiz. O yüzden,
Düzen Partilerine Oy Yok!
Birleşen İşçiler Yenilmezler!
Gelecek Sosyalizmdedir!
Ekmek ve Güller
İran’da Nushab İşçileri Grevde
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.