Buradasınız
Okumak
Gebze’den bir metal işçisi
İlk okuduğum kitap Direnen Haliç romanıdır. Bizim şimdi yaşadıklarımız, romanda anlatılan dönemde yaşananlarla neredeyse birebir aynı. Üzerimizdeki baskılar ve sömürü alabildiğine artmış durumda.
Romanın kahramanı Birol fabrikada kaynakçıdır. Kaynaktan dolayı gözleri yanmaktadır. Revire gidip gözlerine damla damlatması gerekmektedir. Fakat Birol başındaki şef ve kısım amirinden çekindiğinden revire gitmeyi göze alamaz. Gözlerinin durumu daha da ağırlaşır ve hâlâ kaynak yapmaya devam eder. Artık yapması gereken tek şey revire gitmektir. Birol başında bulunan amirlere aldırmadan ve onları yok sayarak kalkar. Revire gider ve gözlerine damla damlatıp rahatlayınca tekrar işine geri döner.
Kitabın tam da bu kısımlarını okurken hafta sonu idi. Rahatsızlanmış ve özel klinikte muayene olmak zorunda kalmıştım. Tedavi işlemleri bittikten sonra ilaçlarımı alacaktım. İlaçların fiyatı çok fazla olduğundan alamadım. Ertesi gün ilaçlarımı fabrika doktoruna yazdırıp SSK’dan almayı düşünüyordum. Sağlık karnemi alıp revire gittiğimde revirde doktorun asistanı vardı. Reçetedeki ilaçları doktora yazdıracağımı söylediğimde asistanın tavrı sert oldu. Dışardan gelen reçeteleri doktorun yazmadığını söyledi. Hiç tepki vermeden dışarı çıkacaktım ki aklıma Birol geldi. Dönüp asistana, bölüm amirlerinin ve memurların dışardan gelen reçeteleri yazılıyor da benimki neden yazılmıyor diye sordum. Doktoru görüp durumu anlatacağımı ve bu ilaçları kullanmam gerektiğini söyledim. Asistanın az önceki tavrı değişmişti. Gerekli hallerde problem çıkarmayacak ilaçları yazdırabileceklerini söyleyip üstüne bir ilaç da kendisi tavsiye etti. Sağlık karnesini ve reçeteyi doktorun masasına bıraktım. Akşamüzeri ilaçlarımı aldım ve kullandım.
Eğer ben o kitabı (Direnen Haliç) okumasaydım, o ilaçları yazdırmak ve asistanın tepkisine karşı koymak aklıma gelmezdi belki de. İyi ki okumuşum. Her işçinin bu tür kitapları okuması gerekir. Bu tür kitaplar bizlerin sınıf bilincinin gelişiminde büyük öneme sahiptir.
İş Yasası ve İşçi Hakları
Hakkımızı Yedirmeyelim!
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
Son Eklenenler
- Sendikal hakları için 150 günden uzun süredir kararlılıkla mücadele eden Polonez işçileri Dayanışma TV’nin hazırladığı “146+Bir: Polonez” belgeselinin galasında buluştu. 22 Aralıkta Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleşen,...
- İşçi Dayanışması biz genç işçilerin adeta başucu kaynağı. Her konuda, hayatın her alanında fikirlerimizi besleyen, zihnimizi açan bir eğitim kaynağı niteliğinde.
- Birleşik Metal-İş Sendikası, Çalışma ve Toplum Dergisi değerlendirme toplantılarının yedincisini “Toplu İş Sözleşmesi Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları” başlığıyla 21 Aralıkta gerçekleştirdi. İstanbul Barosu konferans salonunda düzenlenen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Selçuk İzmir’in güney tarafında son ilçesidir. Daha Selçuk merkeze vardığımızda, gördüğümüz tarihi kalıntılardan pek çok medeniyete beşiklik ve ev sahipliği ettiğini anlarız. Selçuk merkezden sol tarafa gittiğimizde masmavi...
- İşçi Dayanışması’nın 200. sayısı yayımlandı. Heyecanlıyız, mutluyuz, gururluyuz. UİD-DER’in aylık yayını olan İşçi Dayanışması’nın her sayısında haberin kaynağından yazanına, yazıları kaleme alanından kontrolünü yapana, tasarımından baskısına,...
- Kasım ayı boyunca İstanbul ve İzmir’in ilçe belediyelerinde TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle grevler yaşandı. İstanbul’da Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Bayrampaşa ile Genel-İş’in örgütlü olduğu Ataşehir, Kadıköy ve Maltepe...
- Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından devlet başkanının azledilmesine yönelik önerge 14 Aralıkta mecliste kabul edildi. Devlet başkanı Yoon Suk Yeol görevinden uzaklaştırıldı. Başkent Seul ve diğer şehirlerde önergenin görüşüldüğü...
- Çalıştığım işyerinde bazı işçi arkadaşlarım aldıkları düşük ücretin sebebinin yaptıkları işten kaynaklandığını, daha iyi maaş alabilecekleri bölümlere, görevlere veya mesleklere gelerek maddi sorunlarının çözüleceğini düşünüyorlar. Bu yolla hem iş...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası kademeli grev kararı almıştı. 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin...
- Son zamanlarda her şey pahalanırken işçi ve emekçilerin hayatının ne kadar ucuzladığını hep birlikte görüyoruz. İzmir’de bir anne 5 çocuğunun üzerine kapıyı kilitleyip işe çıktığında, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında 1 ilâ 5 yaşındaki...
- Filistin’de bir yıldır süren savaşta 43 binden fazla insan katledildi. Sokaklarda çocukların sesleri yankılanırken şimdi bombaların gürültüsü ve sessiz çığlıklar yankılanıyor. Peki, Filistin’de bu kahredici savaşın tek sorumlusu Siyonist İsrail...
- Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz günlerde gerek kamuda gerekse de özel sektörde çalışan, farklı sendikalara üye doktor, hemşire, tıbbi sekreter, temizlik işçisi, paramedik, ATT gibi sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. UİD-DER’de daha önce...