Buradasınız
Asgari Ücrete Komik Zam
İstanbul’dan bir büro işçisi
Müjde! Asgari ücrete öyle bir zam yapıldı ki harca harca bitmez. Patronlar sınıfının temsilcisi AKP hükümeti işçi sınıfıyla dalga geçercesine asgari ücrete 22,55 lira zam yaptı. Oysa bıraktık yapılan zammı, asgari ücretin kendisi bile bir aylık kirayı ve faturaları karşılamaya yetmiyor. Asgari ücret 576,57 liradan 599,12 liraya yükseldi. Yapılan zammı güne böldüğümüzde 75 kuruş ediyor, yani bu parayla ancak 30 gram et alabiliyoruz. Bugün iğneden ipliğe her şeye zam geliyor, üstelik gelen zamlar asgari ücrete yapılan zammın iki katı. Normalinde enflasyon oranında zam yapılması gerekirken enflasyon oranın yarısı kadar bile zam yapılmıyor. Ama doğalgaza, elektriğe %20 zam yapmasını biliyorlar.
Yapılan bu zamla hangi ihtiyacımızı karşılayacağız acaba? Dört kişilik bir ailenin sadece karnını doyurması ve ölmeyecek kadar beslenmesi için gereken ücret (yani açlık sınırı) 817 lira. Bunun yanında kira, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık vb. ihtiyacını karşılayabilmesi için gereken ücret (yani yoksulluk sınırı) ise 2664 liradır. Yapılan zam ise 22,55 liradır. Peki, biz bu yapılan zammı nereye harcayacağız? Okuttuğumuz çocukların dershanelerine mi, ev kirasına mı, yemeğe mi, gezmeye mi, giyinmeye mi, yoksa 30 gram ete mi? Patronlar sınıfının bu kadar saldırgan olmasının ve bizlere insanlık dışı bir yaşamı dayatmalarının altında yatan biz işçilerin örgütsüzlüğüdür.
İşçi sınıfının birlik olmadığı her dönem patronlar sınıfı ve onun temsilcisi hükümetler işçi sınıfına saldırmışlardır. İşçi sınıfının birliğinin olduğu dönemlerde ise durum tam tersidir. Örneğin işçilerin örgütlü olduğu ve patronların yüreğine korku saldığı 70’li yıllarda asgari ücrete yapılan zamlar %100 düzeyine ulaşmıştır. 1977’de 1800 lira olan asgari ücret 1978 yılında 3300 liraya yükselmiştir. O zaman neden patronlar şimdi olduğu gibi komik zamlar yapamıyormuş diye kendimize sormamız gerekiyor. Tabiî ki işçiler örgütlü olduğu için patronların istedikleri zam oranı değil işçilerin istekleri zam oranı geçerliydi. Çünkü işçi sınıfının sendikaları, mücadele örgütleri vardı. Bugün ise işçiler olarak sendikasız, sigortasız ve düşük ücretlerle çalışmakta. İşçi sınıfı olarak bu duruma son vermek için mücadeleci sınıf sendikalarını yeniden canlandırmalıyız. Fabrikalarımızda, işyerlerimizde örgütlenmeliyiz. Aksi takdirde bu sefalet koşullarında yaşamaya devam edeceğiz. Patronların yaptıkları bu komik zam işçilerin onuruyla oynamaktır. İnsan gibi bir yaşam ve çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak istiyorsak mücadele etmeli ve örgütlenmeliyiz.
Kendimizle Yüzleşelim
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- Aralık ayında tüketici fiyatlarının yüzde 1’in biraz üzerinde yükseldiği, yıllık enflasyonunsa azalarak yüzde 44 civarında gerçekleştiği açıklandı. Bu oranlara bakarak enflasyonun hız kestiğine, ücret zamlarının “beklenen enflasyona” göre belirlenip...
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...