Buradasınız
Ödediğimiz Primlerden Payımıza Düşen Ne?
Kartal'dan bir işçi
Diyelim ki ihtiyaç duyduğumuz bir ürün ya da hizmet için peşin ödeme yaptık. Ürünü veya hizmeti alamadığımız halde ödediğimiz para bir türlü geri ödenmiyorsa ne düşünürüz? İlgili kişilerden iadeyi yapmasını isteriz, paramız iade edilmezse hukuki yollara başvururuz, öyle değil mi? Peki, şahıslara değil de devlete verdiğimiz paranın karşılığı bir türlü geri gelmiyorsa, o zaman ne yaparız? Tıpkı ödediğimiz vergilere rağmen sağlık, eğitim gibi hizmetleri yeterince alamadığımız gibi ücretlerimizden peşin peşin kesilen çeşitli primlerin de geri dönüşü olmuyor. Ödediğimiz primler adeta kara bir delikte kaybolup gidiyor.
Örneğin her ay bordromuzda brüt ücretimizden yüzde 1 oranında İşsizlik Sigortası Fonu için kesinti yapılıyor. Asgari ücret için 134 liraya karşılık gelen yüzde 1’lik bu oran, son derece düşük görülebilir. Ama 16 milyon işçiden bu prim toplandığında son derece büyük bir meblağa ulaşıyor. İşsizlik Sigortası Fonunun, adı üzerinde, işsizler için kullanılması gerekiyor. İşsiz kaldığımızda, bu fon sayesinde iş buluncaya kadar geçinebilmemiz, tasalanmamamız gerekiyor. Ama fonda biriken onca paraya rağmen, işsiz kalmaktan korkuyoruz çünkü fon işsizler için kullanılmıyor.
Peki, İşsizlik Sigortası Fonu nasıl kullanılıyor? Fon 2022’de fon 89 milyar liranın üzerinde gelir elde etti. Fakat bu gelirin çok cüzi bir kısmı işsizlere, büyük bir kısmı ise her zaman olduğu gibi sermayeye aktarıldı. 2022’de fondan harcanan toplam para 55 milyar lira. Bu paranın sadece 12 milyarı işsizlik ödeneği olarak harcandı. 2022’de 3 milyon kayıtlı işsizden sadece 812 bin 506 kişi İşsizlik Sigortası Fonundan yararlandı. Patronlara, işçinin ücretinin patron tarafından değil, fon dolayımıyla yine işçi tarafından ödenmesi anlamına gelen ücret destekleri verildi. Kısa çalışma ödeneğine 13 milyon, işbaşı eğitim programına 10 milyar 138 milyon, aktif işgücü desteğine 3 milyar 548 milyon, ücret garanti fonuna 38 milyon, nakdi ücret desteğine 4 milyon lira ödendi. Diğer giderler adı altında 998 milyon lira harcandı. Toplam harcamanın çok büyük bir kısmı, tam tamına 28 milyar 595 milyon lirası patronlara doğrudan teşvik ve destek ödemeleri adı altında aktarıldı. 2022 sonu itibariyle fonun toplam varlığı 124 milyar 307 milyon lira oldu. Fonun toplam büyüklüğü ve 2022 için yıllık geliri düşünüldüğünde işsizler için harcanan kısmının devede kulak kaldığı çok açıktır.
AKP döneminde özel sektör işverenlerine 76 milyar dolar SGK ve İŞKUR desteği verildi. Özel sektöre aktarılan teşvik ve kaynak miktarı, bu dönemde özelleştirmelerden elde edilen 63 milyar doların çok üstünde. Yani kaynak yok diyerek asgari ücrete zam yapmayan, emekli ücretlerini cep harçlığına dönüştüren, sağlık ve eğitime ayırdığı bütçeyi kısıtlayan iktidar, sıra patronlara gelince kesenin ağzını sonuna kadar açıyor. Hiçbir şekilde kaynak sıkıntısından bahsetmiyor.
Ödediğimiz vergiler gibi brüt ücretimizden kesilen primlerin de sermayeye kaynak olarak aktarılmasını kabul etmiyoruz. Her ay kesilen primler üzerinde işçi sendikalarının, işçi örgütlerinin denetimini istiyoruz. Tüm işsizlere şartsız, koşulsuz işsizlik ödeneği ödenmelidir. Sağlık hizmetleri ücretsiz hale getirilmelidir. Prim kesintilerimizin patronların arpalığı olmasına son verilmelidir.
Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- Yine, Tekrar, Bir Daha Şahlanıyoruz!
- Ucuz Bir Hayatı Neden Bu Kadar Pahalıya Yaşıyoruz?
- “Hiçbir Faydası Yoksa Neden Vergi Ödüyorum?”
- “Başımıza Ne Geliyorsa Nüfus Artışından” mı?
- Aman Bize Müjde Vermesinler!
- Onca Şeye Rağmen Gündemlerinde Yer Alamıyoruz
- Patronun Havucu İşçinin Onuru
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- Bir Değil, İki Değil, Üç Değil!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
Son Eklenenler
- Dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçilerin yoksulluğa, kamu hizmetleri yerine savaşa devasa bütçeler ayrılmasına, emperyalist savaşa karşı öfkesi ve mücadelesi büyüyor. Meydanlara çıkan işçiler sınıf dayanışmasını büyütüyor, hayatı cehenneme...
- Geçtiğimiz ay 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı başlatılan mücadele sürüyor. Başta aile hekimleri olmak üzere sağlık çalışanları “eziyet yönetmeliği”ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 30 Kasımda Ankara Tandoğan Meydanında “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz” şiarıyla miting düzenledi. Mitinge Türkiye’nin onlarca kentinden KESK’e bağlı sendikalara üye emekçiler...
- Lübnan Ulusal İşçi ve Çalışan Sendikaları Federasyonu (FENASOL), İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının yoğunlaşmasının ardından uluslararası dayanışma çağrısı yükseltmişti. UİD-DER, FENASOL’un dayanışma çağrısının ardından Lübnanlı emekçilerin...
- Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini aralıksız sürdüren İngiltere işçi sınıfı emperyalist savaş karşıtı mücadelesine devam ediyor. 28 Kasım gününü “Filistin için İşyeri Eylem Günü” ilan eden işçi, emekçi ve öğrenciler ülke çapında kitlesel...
- 30 Kasımda KESK tarafından Ankara’da düzenlenecek miting öncesi 2021 Tüm Emekliler Sendikası çeşitli kentlerde “Emekliler Ankara’ya Yürüyor” başlıklı basın açıklamaları gerçekleştirdi. Tekirdağ’da Hasan Ali Yücel Meydanı’nda gerçekleştirilen...
- Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı yeraltında ve yer üstünde eylemler yapan Türkiye Maden İşçileri Sendikası ve Tes-İş Sendikası üyesi işçiler, Enerji Bakanlığıyla yapılan görüşmelerden olumlu sonuç alınamaması...
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte, sendika yöneticilerinin, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü üyelerinin, gazeteci ve yazarların aralarında olduğu 200’den fazla kişinin gece yarısı...
- Türkiye’nin dört bir yanında, ücretlerini yükseltmek, sendikalaşmak istedikleri için mücadele eden işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Siyasi iktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin...
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...