Buradasınız
Ölmemek İçin Ölesiye Çalışmak Zorunda mıyız?
Ankara’dan UİD-DER’li bir kadın işçi
Merhaba dostlar. Ben Damla-Çağlayan adında bir bakliyat fabrikasında çalışan bir kadın işçiyim. Her işçi gibi ben ve benimle aynı fabrikada çalışan işçi arkadaşlarım da büyük sorunlar yaşıyoruz.
Fabrikada çalışmaya başladığımda 60 kişiydik ve makine başına 4 işçi düşüyordu. Ben çalıştıkça ve zaman ilerledikçe gördüm ki, makinelerin başına düşen işçi sayısı azaldı. İki senedir çalıştığım bu fabrikada işe başladığımdan 6 ay sonra 40 kişi kalmıştık. Azalan işçi sayısına rağmen üretim hızı hep aynı ve sürekliliğini kaybetmeden devam etmekteydi. Patron krizi bahane ederek tam 15 kişiyi işten atmıştı. İşten atılan arkadaşlarımızın durumu hakkında fazla bir şey duymasak da, bildiğimiz şey onların da büyük sıkıntılar yaşadıklarıydı. Şimdi çalışan işçi sayısı 33 ilâ 35 arasında değişiyor. Patron 60 işçinin yaptığı üretimi şimdi 35 kişiden bekler oldu. Bir de utanmadan ustabaşı ve müdürler “hepimiz için, az elemana ve çok işe ihtiyacımız var arkadaşlar, durmayın çalışın” diyebiliyorlar.
Son zamanlarda yaşanan bir başka sorun ise zorunlu mesailer. Mesaiye kalmamız yetmiyormuş gibi bir de mesai ücretlerimizi alamıyoruz. Mesaiye kaldığımız için eve gelip çocuklarımıza zaman ayırmak mümkün olmuyor. Çoğu zaman ise yorgunluktan yemek yemeden yatmak zorunda kalıyoruz. Şimdi arkadaşlar soruyorum sizlere, ölmemek, yaşamımızı devam ettirebilmek için ölesiye çalışıp duracak mıyız?
Bizler UİD-DER’li işçi ve emekçiler olarak bu sorunun cevabını biliyoruz: “Patronların bu pervasız davranışlarına karşı biz asla boyun eğmeyeceğiz, ölmemek için ölesiye çalışmayacağız, insan gibi yaşamak için mücadele ederek haklarımızı gasp eden patronlara gücümüzü göstereceğiz.” Bütün bu sorunlar neredeyse her işçinin hayatında mevcut durumda, çünkü bize sunulan yaşam bellidir. Bizler işçiler olarak dünyanın en küçük taşlarından, kumundan kocaman şehirler inşa etmekteyiz ve yine biz işçiler bu şehre hayat verenleriz. Ancak bunun karşılığı sorunlar, sıkıntılar olarak bize geri dönüyor. Biz işçiler mücadele edip haklarımızı nasırlı yumruklarımızla söküp almaz isek hiç kimse bize haklarımızı geri vermez. Ben UİD-DER’li bir emekçi olarak buradan her işçiyi haklarımız için mücadeleye çağırıyorum.
Unutmayalım ki;
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Sa-Ba İşçilerine Polis Saldırısı
Bilirkişinin Körlüğü
- “UİDER” Değil, “UİD-DER”
- Sırrı Abimizi Mücadelemizde Yaşatacağız
- Erol Eğrekler ve İşçi Sınıfı
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...