Buradasınız
Patron İçin İşçi mi Makine mi Kıymetli?
Tuzla’dan bir metal işçisi
Her gün onlarca işçi kardeşimiz iş kazaları geçirerek yaralanıyor, sakat kalıyor, can veriyor. Hükümet bir yasa çıkardı ve sözüm ona yasayı işyerlerinde hayata geçiriyor. Böyle bir yasanın Meclis’ten geçtiğini birçoğumuz, işyerlerimize bir gün ansızın iş güvenliği uzmanlarının gelişiyle öğrendik. Öğrendik diyorum ama bu şanslı olanlarımız için geçerli. Birçok işyerinde bu uzmanlar sadece masa başında “işlerini” yaptıkları ve işçilere görünmedikleri için böyle bir uygulamayı fark etmeyen arkadaşlarımız da var.
Yasa gereği işçilere “iş güvenliği” eğitimi de verilmeli tabii. Çalıştığım metal işleme fabrikasında da uzun süredir iş güvenliği eğitimi verilmesi gündemdeydi. Ama patron bu eğitimin iş saatleri içerisinde verileceğini ve 3 saat boyunca makinelerin duracağını öğrenince aklı çıktı. Bu nedenle sürekli işlerin yoğunluğu nedeniyle eğitimi erteliyordu. Neyse ki sene sonu nedeniyle işler biraz hafifledi de, bu eğitim yapılabildi. Yapıldı yapılmasına ama işçilerin havalandırma gibi en temel sorunlarını dinleyen uzman çözümü zamana bırakıyordu. Bizlere de “sorunlarınızı söylemekten çekinmeyin, maliyetin söz konusu olmadığı sorunların çözümü için patron sorun çıkarmaz” diyordu. Ücretini bizim gibi aynı patrondan alan uzmanın sorunların çözümündeki acizliği gün gibi ortadaydı.
Eğitim devam ederken bir kısım arkadaşımız ise çalışmaya devam ediyordu. Birden içerden korkunç bir gürültü koptu. Birkaçımız hemen sesin geldiği makinenin başına koştuk. Bu ses torna makinesine bağlanan parçanın bağlandığı yerden kurtulup fırlamasının sesiydi. Makinenin başına vardığımızda, korkudan beti benzi atmış işçi arkadaşımızı gördük. Makinenin güçlü bir devirle döndürerek işlediği parça fırlamış, makinenin kapısını dahi yerinden söküp atmıştı. Şanslıydık ki arkadaşımız parçanın kendisine çarpmasından kaçabilmişti. Metal parçayı işleyen güçlü bir makinenin kapağını dahi söküp atan parçanın şiddetini düşündüğümde, makinenin önünden kaçmaması durumundaki sonucu düşünmek bile istemedim. Arkadaşımız ölümle sonuçlanabilecek korkunç bir kazanın kıyısından dönmüştü. Biz “geçmiş olsun” derken, patron gelip makinenin kapağını yerde görünce kıyameti kopardı. İşçi nasıl bir kaza atlatmış, umurunda bile değildi. Onun için önemli olan makineydi. İşçinin hiçbir kıymeti yoktu.
Bu kadar yakınımda hissettiğim bu kaza ile bir kez daha gördüm ki biz işçilerin canının hiçbir kıymeti yok. Patronlar için ve onların düzeni için sadece birer eşyayız, maddeyiz, robotuz… İşlerini gördüğümüz sürece varız, sonrasında ise kapının önündeyiz. Peki, insan olanın insanca yaşamaya ve insan gibi değer görmeye hakkı yok mu? İşçileri böylesine aşağılayan, görmezden gelen, değersiz kılan bu çürümüş sistemde yaşamaya mecbur muyuz?
Böylesine kahredici bir düzende yaşamak zorunda değiliz. Sorunlarımızın çözümü, gerekli önlemlerin alınmasının maliyet olarak görülmediği bir çalışma şekli mümkün. Yeter ki bizler birbirimizin sorunlarını sahiplenebilelim ve bu uğurda birleşebilelim. Gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Rüzgarlarım Konuşuyor
Kütahya’da İki İş Cinayeti
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...