Patronlar Gençliğimize Göz Dikmiş Durumda

Patronlar sınıfı, sömürüyü daha katmerli hale getirmek için her yola başvuruyor. Her dönem üretimi arttırmak adı altında sömürüyü derinleştirmek üzere işlerine geldiğinde yasalara başvuruyor, işlerine geldiğinde yasaları tanımıyorlar. Canları nasıl isterse öyle davranıyorlar. Özellikle meslek liselerinin staj adı altında işyerlerine öğrenci göndermesiyle birlikte son yıllarda, öğrenciler patronlar için tam bir sömürü kaynağına dönüştü. Genç ve tecrübesiz işçiler, gönderildikleri işyerlerinde staj adı altında her türlü haksızlık ve usulsüzlükle karşı karşıya kalıyor.

Stajyer öğrencilerin işyerlerinde vasıflı işçilerle aynı işi yapmalarına rağmen aldıkları ücretler komik düzeyde, asgari ücretin yarısına dahi ulaşmıyor. Özellikle büyük fabrikalarda, angarya işlerden en ağır işlere varıncaya kadar pek çok iş bu gençlerin sırtına yıkılıyor. Eğitiminin yarım kalacağı korkusu yaşayan bu gençler verilen her işe boyun eğmek zorunda kalıyorlar. Yeni yetişen genç işçi kuşağı daha çocuk yaşta kendini sömürünün korkunç çarkları arasında buluyor. Ne teorik olarak ne de pratik olarak nitelikli bir eğitimden geçirilmeyen bu gençler işyerlerindeki ağır çalışma koşullarıyla, devasa makinelerin dişlileriyle baş başa bırakılıyor. Stajyer işçilerin iş kazası ve ölüm haberlerinin giderek artması tesadüf değildir! 

Mesleki eğitim kuşkusuz önemlidir, ancak onların mesleki eğitimden anladıkları patronlar için sömürü cennetinden başka bir şey değildir. Patronların ürünleri daha ucuza mal etmesinin yollarından biridir bu. Eşit işe eşit ücret verilmelidir, stajyer öğrencilerin ücretleri arttırılmalıdır. Gerekli yasalar çıkarılmalı, stajyerlerin de sendikalaşmasının önü açılmalıdır. Sadece gençler için değil, fabrikalarda, işyerlerinde çalışan hepimiz için yükseltilmesi gereken taleplerdir bunlar. Genciyle yaşlısıyla işçi sınıfı gençliğine, geleceğine sahip çıkmalıdır.