Buradasınız
Performans Düşüklüğü İşten Atılma Sebebi Değildir!
Sarıgazi’den bir işçi

Çalıştığınız işyerinde performans düşüklüğü gerekçe gösterilerek kaç işçi işten atıldı? Benim çalıştığım işyerinde en az 5-6 işçi, “performansı düşük olduğu” gerekçesiyle işten atıldı. Biliyorum ki bu sorun sizlerin çalıştığı işyerinde de birçok kez karşınıza çıkıyor. Peki, bu durumda ne yapmalıyız?
Dilek Duru adlı bir işçi kardeşimiz özel bir bankada uzun yıllardır çalışıyordu. Patronu, performans düşüklüğünü gerekçe göstererek onu işten attı. Duru, boyun eğip gitmedi. Patrona dava açarak hakkını aradı. Dört yıl süren mahkemenin sonunda açtığı işe iade davasını kazandı. Bu mahkeme kararı bir örnek teşkil ediyor, patronların performansı gerekçe göstererek bizleri işten atamayacağını ortaya koyuyor.
Zaten İş Kanunu’nun 18. ve 19. maddelerinde işçinin verimi ile ilgili bir sorun yaşanıyorsa, patronun işçinin savunmasını almadan işçiyi işten atamayacağı belirtiliyor. Bu durum 19. maddede şöyle açıklanıyor: “Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.” Oysa patronlar istedikleri işçileri işten atabiliyorlar. Örneğin, mesaiye kalmayan bir işçiyi performans düşüklüğü gerekçesiyle haksız yere işten atabiliyorlar.
Performans kelimesi çok çalışma, başarılı olma, yüksek verim elde etme anlamına geliyor. Patronlar işyerinde bizlere sürekli “çok çalışın”, “daha hızlı çalışın”, “acele edin” diyerek az zamanda çok iş çıkartmamızı istiyorlar. Kısa zamanda çok iş, daha çok kâr! Bizler işyerlerinde günde en az 10-12 saat çalışıyoruz. Çalışma koşullarımız çoğunlukla iyi değil. Üstelik asgari ücretle ağır ve sağlıksız iş koşullarında çalışmak zorunda kalıyoruz. Bu koşullarda bu kadar çok çalışarak aslında bizler imkânsızı başarıyoruz. Fakat buna rağmen patronların gözünde hiçbir zaman çok çalışmış gözükmüyoruz. Bizlerden sürekli normalden daha çok çalışmamızı istiyorlar. Bunu yapmadığımızda da kapıyı gösteriyorlar. Bizleri robot yerine koyan patronlara haykırıyoruz; biz köle değil insanız!
Biz insanca çalışmak isterken patronlar her işin başına performans kıstası koymaya başladılar. Ellerinde kronometrelerle, çizelgelerle başımızda durup performansımızı ölçüyorlar. Belirli bir saat için rakamlar çıkartıyorlar ve bu rakamları sürekli yükseltiyorlar. Bizleri yarış atı gibi görüyorlar. Bu yarışta geri kalan işçiyi de acımasızca işten atıyorlar. Her birimiz performans düşüklüğü bahanesiyle yarın işten atılabiliriz. Bu durumda boyun eğmek yerine mücadeleyi tercih etmeliyiz. En yakın işçi arkadaşımızdan başlayarak birbirimizi desteklemek için yardım istemeliyiz, yardım etmeliyiz. İşyerlerinde bizlerin iş güvenliğini koruyacak olan tek şey örgütlü gücümüzdür. Haksız yere işten atılmamak için birleşmeliyiz. Bir araya gelen, örgütlenen, bilinçlenen ve mücadele eden işçiler işten atmaların karşısına geçer, dur der!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- Hak Verilmez, Alınır!
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Tüm dünyada ekonomik yıkımın emekçileri, emekçi gençliği çıkışsız bıraktığı bir dönemde, Türkiye’de de baskıları, yasakları arttıran, korku iklimi yaratarak...
- Merhaba kardeşler. Biz İstanbul Avrupa Yakasında yaşayan kadınlarız. Kimimiz çeşitli sektörlerde çalışan işçileriz, kimimiz emekliyiz, kimimiz de ev emekçisiyiz. Ankara’dan, Gebze’den UİD-DER’li kadınların 1 Mayıs’ta haykıracakları taleplerini...
- Bizler genç işçi ve öğrencileriz. Kendimizi bildik bileli, “böyle gelmiş böyle gider” denildi bize hep. “Bu insanlardan bir şey olmaz, sen sesini çıkarırsan yalnız kalırsın”… Fakat geçtiğimiz günlerde neredeyse bütün kentlerde işçi ve emekçiler, ön...
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...