Sefaköy’de Dostlarımızla Piknikteydik

1 Mayıs’tan sonra tiyatro, seminerler, direniş ziyaretleri derken Haziran’ı yarıladık. Yoğun çalışmalarla geçen ayların ardından, 17 Haziran Pazar günü, Sefaköy temsilciliğimizin düzenlediği piknikte işçi dostlarımızla hep birlikte çok güzel bir gün geçirdik.

Piknik alanında buluştuktan sonra emekçi ellerin hazırladığı güzel bir kahvaltı sofrasına oturduk. Görevli arkadaşımızın piknik programını açıklamasının ardından sohbetler eşliğinde kahvaltımızı yaptık. Bir gün evvel THY direnişini ziyaret ettiğimizde direnişçi işçileri pikniğimize davet etmiştik.  THY’de işten atılan direnişçi işçilerle sohbetlerimiz, piknikte de devam etti. Çeşitli oyunlar oynayarak hep birlikte eğlenmenin tadına vardık. Oyunlarımızla iyice eğlendikten sonra hep birlikte sohbete koyulduk. 

Sohbetimizin konusu 15-16 Haziran Genel Direnişi oldu. 1970 yılında fabrikalardan sokağa çıkan işçiler, nasıl örgütlenmiş ve ne istemişlerdi? Bir sel gibi İstanbul’un sokaklarına akan işçilerden, patronlar nasıl korkmuştu? İşçiler, sermayenin bekçiliğini yapan asker ve polisin barikatlarını nasıl aşmışlardı? Böyle başlayan sohbetimizi, işyerlerindeki sorunlarımız üzerine konuşarak sürdürdük. Hava, metal, inşaat sektörlerinde çalışan arkadaşlarımız taşeronlaşmaya dikkat çekti. Çalışma sürelerinin uzunluğu ve ücretlerin düşük olması en temel sorunlar olarak öne çıktı. Patronlar sınıfının saldırılarına karşı derneğimizin kampanyaları ve çalışmaları anlatıldı. “Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyeceğiz” adlı imza kampanyasına katılan işçi arkadaşlarımızın kampanya sırasında işçilerle yaşadıkları güzel diyaloglar aktarıldı. Derneğimizin, 15-16 Haziran Genel Direnişinin mücadele ruhuyla çalışmalarını sürdürdüğü vurgulandı. Bütün arkadaşlarımızı mücadeleyi yükseltmek için çalışmalarımıza davet ettikten sonra sohbetimizi bitirdik. 

Öğlen yemeği vakti geldiğinde hepimiz çok acıkmıştık. Tabaklarımızı alıp yemek sırasına geçtiğimizde önce gözlerimiz bir ziyafet çekti. Yemeğin ardından hem bilgilerimizi tazelemek için hem de bilmediklerimizi öğrenmek için bilgi yarışmasına katıldık. Bütün işçi dostlarımızın yüzünde paylaşmanın ve birlikte olmanın memnuniyeti vardı.

Sıra derneğimizin müzik ekibinin ve şiir grubunun hazırladığı müzik-şiir dinletisine geldi. Birbirinden güzel ezgilere bir de eşsiz şiirler eklenerek güzel bir program hazırlanmıştı. Müzik grubundaki işçi arkadaşlarımızın ağzında, türküler ve ezgiler daha da güzelleşiyor, seslerinin tınısı piknik alanını sarıyordu. İşçi sınıfının yiğit ozanlarının o güzel şiirleri, işçilerin sesinde daha da güzelleşiyordu. Okuduğumuz şiirlerle sınıfımızın ozanlarını ölüm yıldönümlerinde hatırlamış ve yeni işçi dostlarımıza anlatmış olduk.

Saatler oldukça hızlı ilerliyordu. Pikniğimizin sonuna geldiğimizde alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde omuz omuza halaylar çektik. Böylesine güzel bir gün geçirmiş olmanın mutluluğuyla, mücadele alanlarında tekrar görüşmek üzere piknik alanından ayrıldık.