Buradasınız
Sefaköy ve Esenyurt’ta Stant: Ortadoğu’ya Barış Halklara Özgürlük!

Ortadoğu’da, egemenlerin kanlı paylaşım savaşı sürüyor. Bu savaşta işçi-emekçilerin payına yine acı ve gözyaşı düşüyor. Her gün yüzlerce insan, kadın çocuk demeden öldürülüyor. Binlerce insan hayatta kalabilmek için evini, yaşadığı toprakları terk edip başka ülkelere sığınmak zorunda bırakılıyor. Savaşın sorumlusu patronlar sınıfı ve onların hükümetleri olmasına karşın bu savaşta yoksullukla, açlıkla, ölümlerle yüz yüze gelen yoksul emekçilerdir. Bu kirli savaşa bir dur diyebilmek için UİD-DER’li işçiler olarak bulunduğumuz bölgelerde stantlar açıyor, bildiriler dağıtıyoruz.
Esenyurt ve Sefaköy’de stantlar açarak yüzlerce işçiye ulaştık. Türkiye’nin yanı başında yaşanan bu vahşete işçiler olarak göz yummamamız gerektiğini dile getirdik. Suriyeli işçilere yapılan saldırıların haklı olmadığını, onların yaşadığı sıkıntıları ve mağduriyetlerini görmezden gelemeyeceğimizi anlattık. Pek çok kadın ve erkek işçi bizim söylediklerimize katıldıklarını, savaşın çok acı bir durum olduğunu dile getirdi. Bir işçi ağabeyimiz uzattığımız bildiriyi okuduktan sonra: “Ben hiç bu açılardan bakmamıştım. Bu yazılardan öğreneceğimiz çok şey varmış” diyerek bize teşekkür etti.
Patronların medyası yaşanan gerçekleri örtbas etmeye ve yürüyen bu kirli savaşı kanıksatmaya çalışıyor. Türkiye’deki işçiler ve emekçiler “savaş bizden çok uzakta” diye düşünüyorlar ama aslında savaş yanı başımızda. Bunun farkına varıp işçiler olarak birleşmediğimiz, savaşa karşı mücadele etmediğimiz müddetçe bu savaş bir gün bizim ocağımıza da ateş düşürecek. Bu nedenle işçiler olarak gasp edilen tüm haklarımız ve en önemlisi yaşama hakkımız için birleşmeli, patronların savaşına karşı savaş vermeliyiz.
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...