Buradasınız
Sefaköy’de İşçiler Ermenek İçin Yürüdü
Patronlar azgın kâr hırslarıyla büyümeye, işçiler ise ölmeye devam ediyor. Her gün üçer beşer ölmemiz patronlara yetmiyor. Gerekli önlemler alınmadığı için iş cinayetleri toplu kıyımlara dönüşüyor. Sermaye sınıfı işçilerin kanı, canı üzerinden büyüyor. Her geçen gün patronlara karşı öfkemiz büyüyor. Devam eden iş cinayetleri, biz işçilere mücadele ve örgütlenmeden başka yol olmadığını gösteriyor.
31 Ekim Cuma günü UİD-DER’li işçiler olarak Ermenek’te maden ocağında mahsur kalan 18 işçi için Sefaköy metrobüs durağında bir araya geldik. Arama çalışmalarına rağmen günlerdir ulaşılamayan su dolu maden ocağındaki sınıf kardeşlerimiz için yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdik. “Soma’dan Ermenek’e Madenci Katliamı Devam Ediyor, Hesabını Soracağız!” yazılı pankartla birlikte gerçekleştirdiğimiz yürüyüş boyunca “İş Kazası Değil Bu Bir Cinayet”, “Katil Şirket Hesap Verecek”, “Birleşen İşçiler Yenilmezler”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek!” sloganlarını haykırdık. Yaptığımız eylemde Isparta Yalvaç’ta ölen işçi kardeşlerimiz de unutulmadı. 27 kişilik araca 45 işçinin balık istifi bindirilmesi sonucu çoğu kadın 17 mevsimlik tarım işçisi yaşamını yitirdi, çok sayıda işçi yaralandı. Gerçekleştirdiğimiz eylemde bunun bir kaza değil cinayet olduğunu dillendirdik. Soma, Mecidiyeköy, Ermenek, Yalvaç ve daha birçok işçi katliamının sorumlularının hükümet ve patronlar sınıfı olduğu haykırıldı.
Yürüyüş boyunca bildirilerimizi dağıtırken çevredeki birçok işçi-emekçi evlerinden, iş yerlerinden, arabalarından alkış, ıslık ve kornalarıyla eylemimize destek verdi. Pek çok işçi, emekçi, öğrenci kortejimize katılarak bizimle birlikte yürüdü. Ağlayan, gözleri dolan kadınlar yaşanan bu olaylara isyan ettiklerini ve artık katliamların son bulmasını istediklerini dillendirdiler. Bildirilerimizden alan emekçiler haklı bir iş yaptığımızı, bizi desteklediklerini ifade ettiler.
Basın açıklamasını gerçekleştirmek üzere Sefaköy Taşkasap önüne geldiğimizde temsilci arkadaşımız basın metnini okudu. İşçi arkadaşımız, patronların iş güvenliği önlemlerinin maliyeti arttıracağı, küçük maden ocağı sahiplerinin zarar edeceği ve madenlerin kapanacağı bahanesiyle işçilere işsizlik kırbacı gösterip ölüm koşullarını dayattığını belirtti. İşçilerin hayatının patronların umurunda olmadığını ve onlar için önemli olanın daha fazla kâr ve ekonominin büyümesi olduğunu ifade etti. AKP’nin ve patronların iş cinayetlerini “normalleştirmeye” ve “kader” olarak algılatmaya çalıştığını vurgulayan UİD-DER temsilcisi, artarak devam eden işçi katliamlarını durdurmak için işçilerin bir araya gelerek mücadele etmesi gerektiğine dikkat çekti ve tüm işçi kardeşlerimizi UİD-DER saflarında mücadele etmeye çağırdı.
Yürüyüş ve basın açıklamasının ardından UİD-DER Sefaköy temsilciliğimizde toplandık. Sorunlarımızı ve çözüm yollarını konuşmak üzere eylemimizi sonlandırdık.
Barış
30 Madencinin Hesabını Vereceksiniz!
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Amasra’nın Anlattığı: Her Şeyin Başı Örgütlülük!
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...