Buradasınız
Sendikalardan TES’e Tepki: “Kıdem Hakkımız Gasp Edilemez!”
İktidara geldiği günden beri işçi sınıfının kazanılmış haklarına dönük saldırıları bir bir hayata geçiren siyasi iktidar, uzun bir süredir gözünü kıdem tazminatına dikmiş durumda. Medyada işçilere “müjde” diye servis edilen haberlerle toplumun algılarıyla oynanıyor, gerçekler ters yüz ediliyor. Bu çabaya rağmen son olarak gündeme getirilen Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi ve kıdem tazminatının fona devredilmesinin arkasındaki niyet ortadadır. Amaç tıpkı bundan önce yapıldığı gibi işçilerin paralarıyla oluşturulan fonlarla sermaye sınıfı için yeni kaynaklar oluşturmaktır. Dahası hükümetin planları arasında esnek çalışma modelinin alabildiğine yaygınlaştırılması, 25 yaş altındaki genç işçilerin ve 50 yaş üzerindeki işçilerin esnek çalışma sistemiyle fiilen kıdem ve ihbar tazminatı hakkından yoksun bırakılması gibi işçilerin çalışma ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirecek yeni saldırılar var. Koronavirüs bahanesiyle kitlelerin bilinçleri fazlasıyla bulandırılmışken yangından mal kaçırırcasına bu saldırıları gündeme getiren hükümet, kıdem tazminatının fona devredilmesini hızlandırmak istiyor. Buna karşı pek çok sektörden işçilerin ve sendikaların tepkileri de büyüyor.
24 Haziran günü kıdem tazminatı gündemiyle toplanan DİSK Başkanlar Kurulu toplantının ardından yayınladığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Kıdem tazminatını ortadan kaldırmaya, daraltmaya, budamaya, işçi sınıfının belirli kesimlerini bu haktan mahrum etmeye yönelik her girişim, direniş ile karşılanacaktır. Kıdem tazminatını bir işveren sorumluluğu olmaktan çıkaracak, iş güvencesi dayanağı işlevine son vererek işten çıkarmaları kolaylaştıracak, işverene iş sürecinde keyfiyet olanağı verecek, son ücret ile bağını kopararak kıdem tazminatının miktarını düşürecek planların müzakere edilecek hiçbir yanı yoktur. Fon, kıdem tazminatımıza, birikmiş emeğimize ve geleceğimize el koymak demektir. İşçi sınıfının kıdem tazminatına dair hassasiyetini, örgütlü ve kararlı bir irade olarak işyeri eylemlerine, yürüyüşlere, meydanlara, direnişlere, grevlere ve dişe diş bir mücadeleye taşıma kararlılığının altını çizen DİSK Başkanlar Kurulu, DİSK örgütünün bir bütün olarak tüm sendikalarımızla birlikte önümüzdeki günlerde açıklanacak eylem takvimini hayata geçirmek için hazır olduğunu ilan eder.”
Türk-İş Konfederasyonu da kıdem tazminatının fona devredilmesine karşı olduklarını belirterek 29 Haziran Pazartesi günü 81 ilde geniş katılımlı basın açıklamaları yapılacağını duyurdu. Petrol-İş Sendikası Gebze şubesi de kıdem tazminatının gaspına karşı örgütlü olduğu; DYO Boya, Plascam, Bayer Türk, Trelleborg, Novares, Alpla (Çayırova, Pelitli ve Konya), BASF Türk, Tekno Kauçuk, Cambro Özay, Ravago, Polinsu, Nedex, Saybolt, Unilever ve Durden Plastik fabrikalarında çeşitli eylem kararları aldı. 25 ve 26 Haziran tarihlerinde sendikanın örgütlü olduğu fabrikalarda vardiya giriş-çıkış saatlerinde yürüyüş ve basın açıklamalarıyla uyarı eylemleri gerçekleştirme kararı alındı. Fabrikalarda “Kıdem Tazminatıma Dokunma”, “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemine Hayır” pankartlarını açarak yürüyen işçiler, sık sık “Kıdeme Dokunma Greve Gideriz”, “Susma Haykır Kıdem Haktır” sloganlarını attılar. Eylemlerde işyeri sendika temsilcileri tarafından bu saldırıya ilişkin açıklamalar yapılarak, mücadele vurgusu yapıldı.
Çok açık ki siyasi iktidarın kıdem tazminatını fona devretme mantığı ile kıdem tazminatının varlık nedeni birbirine siyahla beyaz kadar zıttır. Çünkü fonla asıl amaçlanan şey işten atmaları önleyen mekanizmayı ortadan kaldırmak ve fon bahanesiyle patronlara verilecek teşvikler için yeni kaynaklar oluşturmaktır.
- İzmir, Manisa, İstanbul, Denizli: İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı Derhal Serbest Bırakılsın!
- Emekçi Kadınlar 8 Mart Coşkusuyla Alanlardaydı
- Güvenlik-Sen Vakıfbank’ta Mobbing ve Sürgünleri Protesto Etti
- Patronların Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Patronların Saldırılarına Karşı İşçi Direnişleri Sürüyor
- Tekgıda-İş’ten Perfetti Van Melle’de Basın Açıklaması
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
- DİSK Vergide Adalet Eylemlerini Sürdürüyor
- Sağlık İşçileri: 2024’te Her Şeye Rağmen Mücadele!
- Harb-İş Üyesi İşçiler Ek Zam Talebiyle Eylemler Yaptı
- Dev Sağlık-İş Sendikası Ek Protokol Talebiyle Eylem Yaptı
- Kamu Emekçileri Düşük Zamma Karşı Eylemler Yaptı
- DİSK Emekli-Sen Ankara’da Basın Açıklaması Yaptı
- Petrol-İş Gebze Şubesi Genel Kurulu Gerçekleştirildi
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...