Buradasınız
Sermaye Saldırıyor, İktidar Koruyor, İşçiler Direniyor!

Egemenlerin koronavirüs salgını üzerinden tüm dünyada korku fırtınaları estirdikleri dönemde, henüz sürecin başındayken işçi sınıfını bekleyen tehlikeye dikkat çekmiş, egemenlerin asıl niyetinin hak gasplarını büyütmek olduğunu söylemiştik. 14 Mart tarihinde yayınladığımız “İşçiler Koronavirüse Karşı Nasıl Savaşmalı?” yazımızda şöyle demiştik: “Şimdi koronavirüs ile kapitalizmin doğurduğu krizin üzerini örtmek, sistemin sorgulanmasının önüne geçmek istiyorlar. Önümüzdeki dönemde işten atmalar gündeme geldiğinde suçu Covid-19’a yükleyip kapitalist sistemi aklamaları, durumu normal göstermeye çalışmaları şaşırtıcı olmasın. Sermaye sınıfı, Covid-19’u bahane ederek esnek çalışmayı daha fazla yaygınlaştırmanın, karantina uygulanan ülkelerde işe gitmeyen işçilerin ücretlerinden kesinti yapmanın peşinde!”
Aradan geçen 8 aylık sürede patronlar sınıfının ve siyasi iktidarın Covid-19 salgınını işçi sınıfını daha fazla sömürmenin, haklarını kalıcı olarak gasp etmenin aracı haline getirmek istediği ayan beyan ortaya çıktı. Siyasi iktidar pandemi bahanesiyle hak gasplarının önünü açınca, sermaye sınıfı bu fırsatın üzerine atladı ve çalışma yaşamında orman kanunlarını hayata geçirmeye başladı. Kısa çalışma, ücretsiz izin, esnek çalıştırma, yemek hakkının gasp edilmesi, sendikasızlaştırma, ücretleri düşürme, tazminatsız işten atma, sigorta hakkının gasp edilmesi, iş saatlerinin uzatılması saldırıları giderek yaygınlaşıyor. Nisan ayından bu yana sözde işten atmalar yasak olduğu halde patronlar sınıfı iktidarı arkasına almanın verdiği güvenceyle sendikalaşmak isteyen, sağlıksız koşullarda çalışmayı reddeden, çalışma koşullarının ağırlaştırılmasına itiraz eden işçileri tazminatsız işten atıyor. Ancak bu saldırılar karşısında sessiz kalmayarak mücadele eden işçilerin sayısı da her geçen gün artıyor.
- Sinbo firmasının Haramidere’de bulunan fabrikasında pandemi gerekçesiyle çalışma koşulları ağırlaştırılan işçiler, kuralsız çalışma dayatmasını kabul etmeyince Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikasına (TOMİS) üye 6 işçi Eylül ayında iki aylık ücretsiz izne gönderilerek cezalandırıldı. 17 Kasımda işbaşı yapmayı bekleyen işçiler ücretsiz izin süresinin iki ay daha uzatıldığını öğrenince fabrika önünde direnişe başladılar. İşçiler, Sinbo yönetiminin sendikal örgütlülüğü kırmak ve kuralsız çalışma dayatmasını kabul ettirmek amacıyla ücretsiz izinleri uzattığını söylüyorlar. Üretimde azalma olmadığını, aksine sürekli yeni işçi alımı yapıldığını belirtiyorlar.
- Ücretsiz izin sopasını kullanan işyerlerinden biri de Kocaeli Dilovası’nda bulunan Systemair HSK fabrikası oldu. İşçilerin Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenmesinin ardından Bakanlıktan yetki tespiti belgesi gelmesine rağmen işveren sendikayı tanımayarak 45 işçiyi ücretsiz izne çıkardı. İşçiler ücretsiz izin dayatmasını kabul etmeyerek 20 Ekimde fabrika önünde direnişe başladılar. Sendikalaştıkları için işten atılan Özer Elektrik işçileri 27 Temmuzdan bu yana, Türk Metal’den istifa ederek Birleşik Metal-İş’te örgütlenen ve bu nedenle işten atılan Baldur Süspansiyon işçileri ise 31 Ekimden bu yana direnişteler. Direnişçi işçiler, sendikaları Birleşik Metal-İş’le birlikte işten atma ve ücretsiz izin saldırılarına tepkilerini göstermek, seslerini duyurmak, taleplerini dile getirmek için 24 Kasımda Ankara’ya bir yürüyüş gerçekleştirme kararı aldılar ancak polis saldırısına maruz kaldılar, gözaltına alındılar. Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu pek çok fabrikada saldırıları protesto eden eylemler ve basın açıklamaları gerçekleştirilmesinin ardından serbest bırakılan metal işçileri, 25 Kasımda Ankara’ya giderek ILO önünde basın açıklaması yaptılar.
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan KT Deri fabrikasında çalışan işçiler sendika değişikliğine giderek DİSK Tekstil-İş’te örgütlenmeye başladılar. Durumdan haberdar olan patron iki işçiyi işten attı. İşten atılan kadın işçiler 4 Eylülden bu yana direnişteler.
- Gebze’de bulunan FZK Mühendislik’te çalışan işçiler Özçelik-İş Sendikasında örgütlendiler. Sendikal örgütlenmeyi haber alan işveren 60’tan fazla işçiyi ücretsiz izne çıkardı. Çalışmaya devam eden işçilere ise mobing ve baskı uygulayarak sendikadan istifaya zorladı. Bu süreçte ücretsiz izne çıkardığı işçilerin yerine taşeron işçi alarak üretimine devam etti. Her zamanki gibi bu hukuksuz uygulamayı denetleyen, yaptırım uygulayan bir devlet kurumu yok! FZK Mühendislik işçileri Eylül ayından bu yana sendikalarının tanınması ve ücretsiz izin saldırısının sonlandırılması için direniyor.
- Gebze’de bulunan Lögel Makine işçileri ise Türk Metal Sendikasına üye oldukları için “işe zarar verme, ayıplı mal üretme, ayıplı malların iadesi” gerekçe gösterilerek tazminatsız işten atıldılar. İşten atılan 17 işçi sendikal örgütlenme haklarının tanınması için Kasım ayında direniş başlattı. Direniş devam ederken Bakanlıktan yetki belgesi gelmesine rağmen işveren sendikayı tanımıyor, masaya oturmaya yanaşmıyor, içerideki işçiler sendikadan istifa etmeleri yönünde baskı yapıyor.
- Gebze’de bulunan Onat Alüminyum fabrikasında da işçiler Türk Metal Sendikasında örgütlendiler. Sendikal örgütlenmeyi kırmak isteyen işveren 11 işçiyi ücretsiz izne çıkarırken, çalışan işçilere sendikadan istifa etmeleri için baskı yapmaya başladı. Bunun üzerine ücretsiz izne çıkarılan işçiler fabrika önünde direniş başlattılar. Onat Alüminyum patronu da FZK Mühendislik’in yaptığı gibi taşeron işçi alarak üretimine devam etti. İşçilerin günde 12 saat çalıştığı bir durumda ücretsiz iznin hiçbir hukuki dayanağı olmadığı ortada. Patronlara sınırsız ücretsiz izin yetkisi veren iktidar ise burada da sus pus…
- İzmir Torbalı’da bulunan Oral Ambalaj firmasında çalışan işçiler Selüloz-İş sendikasında örgütlendiler. Sendika üyesi 5 işçi, işten çıkarmalar yasak olduğu halde fazla mesaiye kalmayı kabul etmemek gibi hukuk dışı bir gerekçeyle işten atıldı. Atılan işçiler 26 Ekimde sendikalarının tanınması ve atılan işçilerin işe geri alınması talebiyle direniş başlattı.
- Muğla Milas’ta bulanan Kömürcüoğlu Çınartaş’ta çalışan işçiler çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla Nakliyat-İş Sendikasına üye oldular. Sendikal örgütlenmenin haberini alan işverenin 17 Mayısta sendika üyesi 10 işçiyi hukuksuz ve tazminatsız işten atması üzerine işçiler direnişe başladılar.
- Soma ve Ermenek madencileri ücret alacakları ve kıdem tazminatları için mücadele etmeye devam ediyor. Her seferinde önce polis ve jandarmayı kullanarak işçilere saldıran iktidar, madencilere verilen desteğin büyümesi üzerine çözüm sözü veriyor. Ancak verilen sözler tutulmuyor. Son olarak 16 Kasımda Somalı madencilerle görüşen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 15 Ocak’a kadar çözüm sözü vermiş, Ermenekli madencilerin sorununu ise iki gün içinde çözeceğini söylemişti. Ancak her zamanki gibi verilen söz tutulmadı. Bunun üzerine Ermenekli madenciler yeniden Ankara’ya yürüme kararı aldılar. 25 Kasımda Ankara’ya doğru yola çıkmak isteyen işçilere jandarma saldırdı. Biber gazı, plastik mermi, cop ve tazyikli suyla saldıran jandarma işçilerin darp raporu almasını engelledi, Ermenek sokaklarında adeta sıkıyönetim ilan etti. İşçileri ve sendika yöneticilerini gözaltına alarak mücadeleyi kırmaya, işçileri bir kez daha cezalandırmaya çalıştı. Madenciler bir avuç patrona ses çıkarmayan, hatta koruyup kollayan iktidarın işçileri şiddet kullanarak ezmesine karşı tepkililer ve haklarını alana kadar mücadeleye devam etmekte kararlılar.
- Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Termokar Isıtma, Soğutma ve Klima Sistemleri’nde çalışan işçiler 2018 yılında Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenmişlerdi. Sendikaya tahammül edemeyen işveren Bakanlıktan yetki belgesi gelmesine rağmen 7 işçiyi işten atmış, işçilere baskı uygulayarak örgütlülüğü kırmaya çalışmıştı. Atılan işçilerin işe iade davasını kazanması üzerine sendika korkusu depreşen patron bu sefer ücretsiz izin sopasına sarıldı. 285 işçiden 35’ini ücretsiz izne gönderen Termokar yönetimi çok sayıda göçmen işçi çalıştırmaya başladı. Göçmen işçiler örgütlenmemeleri ve sendikaya üye olmamaları konusunda büyük bir baskı görüyorlar. Termokar işçileri ve Birleşik Metal-İş Sendikası 27 Kasımda bir basın açıklaması yaparak ücretsiz izin dayatmasını kabul etmeyeceklerini dile getirdiler. Basın açıklamasında konuşan Adnan Serdaroğlu göçmen işçilerin sendikasızlaştırma aracı olarak kullanılmasının hem insanlık dışı bir uygulama olduğunu hem de yasalara aykırı olduğunu söyledi.
Bir İşçinin Düşünceleri
Ortak Mücadeleye
- Portakal-Porvil Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- Genel-İş Sendikası İzBB Grevi Hakkında Basın Açıklaması Yaptı
- Sağlıktan Petrokimyaya İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçiler Mücadelede Kararlı
- Toros Tarım ve DYO Boya İşçileri Grevde
- Hakkını İsteyen İşçilere Dayanışma İşçilerden Gelir
- Temel Conta İşçileri Basın Açıklaması Yaptı
- Queen Tarım İşçilerinden Dayanışma Çağrısı
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- İzmir Narlıdere Belediyesi İşçileri Greve Çıktı
- İşçilerin Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Erlau Metal, ATR Yapı, TÜPRAŞ İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Sakarya Şehir Hastanesi İşçileri Direnişte
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Oryantal Tütün Grevcilerinin Anlattıkları
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Tütün ve Maden İşçileri Aileleriyle Grevde, Eylemde!
- Tütün, Tekstil, Maden İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
- İzmir’de Sunel Tütün İşçileri Greve Çıktı
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...