Buradasınız
Sudan Genel Grevde!

Sudan’da Aralık ayında ekmek ve akaryakıta gelen zamlar bardağı taşıran son damla olmuş, yoksulluk, işsizlik ve diktatörlüğün baskıları nedeniyle bunalan halk sokaklara çıkmıştı. Sudanlı emekçiler, aylardır mücadelelerini sürdürüyorlar. Başkent Hartum’da başlayan ve tüm ülkeye yayılan mücadele 30 yıllık Ömer El Beşir iktidarını devirdi. Emekçilerin ekmek, demokrasi ve özgürlük talepleri tüm ülkede yankılandı. Nisan ayında diktatör Ömer El Beşir’in devrilmesiyle ordu yönetimi eline almak istedi ancak Sudanlı emekçiler orduya da “Hayır!” dediler. “Bir diktatörü devirdik, yeni bir diktatörlük istemiyoruz” diyen halk, demokratik talepleri için mücadelesini sürdürdü. Sudanlı emekçiler 28 Mayısta aynı taleplerle ülke genelinde genel greve gittiler.
Muhalefetin çatı örgütü Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri geçtiğimiz hafta askeri yönetime son verilmesi ve halkın demokratik taleplerinin karşılanması talebiyle grev çağrısında bulundu. Bunun üzerine baskılarını arttıran askeri yönetim, grev çağrısına uyan işçilerin işten çıkarılacağı tehdidinde bulundu. Ancak Sudanlı emekçiler tüm engellemelere ve baskılara rağmen askeri yönetime son verilmesi, demokratik hakların ve özgürlüklerin tanınması taleplerinden geri adım atmadılar ve genel greve çıktılar. 28 Mayıs sabahı banka, telekomünikasyon, liman, havayolları, petrol ve maden gibi birçok sektörde çalışan işçiler grev çağrısına uyarak iş durdurdu. Ağırlıklı olarak ulaşım sektöründe etkisini gösteren genel grevin ilk gününde iç ve dış hatlarda uçak seferleri iptal edildi, otobüs firmalarında ve otogarlarda çalışan işçiler iş bıraktı. Sudan Doktorlar Komitesi ise acil, yoğun bakım servisleri, diyaliz merkezleri ve küçük yerleşim birimlerindeki sağlık merkezleri dışında sağlık çalışanlarının greve gittiğini açıkladı.
Ülke genelinde uygulanan grev 2 gün boyunca sürecek. Genel greve katılan ve gerçek bir değişim isteyen Sudanlı emekçiler, grevin ardından askeri yönetim son bulana kadar kitlesel gösterilerine ve yürüyüşlerine devam edeceklerini belirtiyorlar.
- İsrail’de Yüz Binler Haykırdı: Savaşı Durdurun!
- ABD’li Emekçiler Filistin Halkının Yanında!
- Sırbistan’da Öğrenciler Hesap Sormaya Devam Ediyor!
- Dünya İşçi Sınıfı Filistin Halkının Yanında, Emperyalist Savaşın Karşısında!
- İşçiler Kemer Sıkma Politikalarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- İngiltereli Emekçiler Filistin Halkı için 30. Kez Meydanlarda!
- Dünya Meydanlarında “Gazze’yi Aç Bırakmaya Son Verin!” Eylemleri
- İngiltereli Emekçiler Filistin Halkıyla Dayanışmaya, Protesto Hakkına Sahip Çıkmaya Devam Ediyor
- Dünya İşçi Sınıfı “Mücadeleye Devam” Diyor
- İspanya’da Metal İşçilerinin Grevi Bitti, Mücadele Devam Ediyor
- Hindistan’da 250 Milyon İşçi ve Emekçi: Boyun Eğmiyoruz!
- ABD’de Trump’a ve Otoriterleşmeye Karşı Öfke Büyüyor
- Kenya’da İşçilerin ve Emekçi Gençliğin Yükselen Mücadelesi
- İspanya’da Metal İşçileri Grevde
- Dünya Meydanlarında Emperyalist Savaşa Hayır Sesleri Yükseliyor
- İtalya’da Savaşa Karşı Genel Grev ve Protesto
- Dünya Meydanlarında Milyonların Sesi
- Filistinli İşçi ve Emekçilerle Uluslararası Dayanışma Büyüyor
- ABD’de Göçmen Karşıtlığına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- İngiltere’de İşçiler Kemer Sıkma ve Savaş Politikalarına Karşı Meydanlarda
Son Eklenenler
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...