Buradasınız
Taşeron Bile Değil Ballı Teşvik: İş Başı Eğitim Programı?
Gebze’den bir işçi

İşbaşı eğitim programı kapsamında, ücretleri ve primleri İşsizlik Fonu’ndan ödenen, SGK’nın 4/a kapsamında saydığı, “işi teorik ve pratik anlamda öğrenmek için işverenin yanında çalıştırılan kimse” olarak tanımlanan İŞKUR stajyer ve kursiyerliği nedir, ne değildir?
Stajyer ve kursiyerlerle ilgili 2016 yılında önemli değişiklikler yapıldı. 16 Şubat 2016’da, 6676 sayılı Kanun ile stajyer adı altında çalışanların kapsamı genişletildi. “Staja tabi tutulan öğrencilerin” yanında “kamu kurum ve kuruluşları tarafından desteklenen projelerdeki görevliler de kapsama alındı. Bu kategoride çalışanlar 5510 sayılı yasanın 4/a maddesi içeriğince genel sağlık sigortalısı sayıldı. Böylece kriz sebebiyle işsiz kalan yüz binlerce işçi İşbaşı Eğitim Programı adlı İŞKUR projeleri kapsamında İŞKUR stajyer ve kursiyeri olarak işyerlerinde çalıştırılmaya başlandı. Fabrikalarda ve çeşitli işyerlerinde bu stajyer ve kursiyerlerin sayısı arttıkça işçilerde de bu projeye yönelik “devlet ve İŞKUR taşeronluk yapıyor” diye tepkiler yükselmeye başladı. Herhangi bir sosyal haktan ve sosyal güvenceden yararlandırmadan işçi çalıştırılması bakımından ilk bakışta taşeronluğu andıran bu sistem, devlet tarafından patronlara verilmiş ballı teşvikten başka bir şey değildir.
Stajyer, kursiyer olarak işe başlayacak kişilere, İŞKUR’a kayıtlı olması, 15 yaşını tamamlamış olması, emekli olmaması, İŞKUR teşviklerinden yararlanması yasaklanmamış olması, program öncesindeki 1 aylık süreçte işe girişi bulunmaması, program öncesindeki 3 aylık dönemde ise stajyer olarak çalışacağı işyerinde çalışmamış olması şartları getirilmiştir. Patronların ise İşbaşı Eğitim Programından yararlanabilmesi için en az 2 çalışanı olması yeterlidir. 10 çalışana dek 1 kursiyer, 10 çalışandan sonra ise çalışan sayısının %10’u kadar kursiyer kontenjanı kullanılabilir. İşveren, İŞKUR’un bu teşvikinden devam eden aylarda da yararlanabilmek istiyorsa başvuru esnasında talep ettiği kursiyer sayısının en az yarısını kurs bitiminde kadrolu olarak işe alacağını taahhüt etmelidir. Örneğin; ilk aşamada 10 kursiyer ile program başlatıldığı varsayılırsa, programın sonunda en az 5 kursiyerin işe girişinin yapılması gerekir.
İşbaşı eğitim programı dâhilinde İŞKUR stajyer ve kursiyerleri cep harçlığı karşılığında, üstelik İş Kanunu kapsamı dışında tutularak sigortalı sayıldı. Cep harçlığı diyoruz çünkü İşbaşı Eğitim Programı süresince İş Kazası ve Meslek Hastalığı Sigortası ile Genel Sağlık Sigortası İŞKUR tarafından karşılanan ve sözleşmeleri gereği resmi tatiller ve hafta tatillerinde çalışmaları yasak olan stajyer ve kursiyere, günlük 77,70 lira harcırah ödeniyor. Bu ödenek kursiyerin öğrenci olması halinde 58,27 lira, işsizlik maaşı alıyorsa 38,85 lira olarak hesaplanmaktadır. Yani bir kursiyer normal bir ayın en fazla 24 günü çalışabildiği için alacağı maaş ancak 24x77,70=1864 liradır. Eğer kursiyer, stajyer işçi öğrenci ise ya da o ayın içerisine herhangi bir resmi tatil gelmişse bu ücret çok aşağılara düşmektedir.
İŞKUR kursiyer ve stajyerlerinin ücretleri ve yalnızca kaza sigortaları İŞKUR tarafından üstelik işsizlik fonundan ödenmektedir. Patronlar yemek ve yol masrafı dışında bu kursiyerler için herhangi bir ücret, sosyal hak ve sigorta pirimi ödememektedir. Böylece işyerinde 50 kursiyer çalıştıran bir patronun cebinde kalan para aylık 150 bin lirayı aşmaktadır. Bu miktar kursiyer sayısıyla doğru orantılı biçimde katlanarak artmaktadır. Ücretleri ve primleri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan ödenen stajyer ve kursiyerler elbette İŞKUR tarafından finanse edilen ucuz işgücü deposu anlamına gelmektedir ama klasik taşeron sisteminden farklıdır. Taşeron sisteminde işçi kiralayan istihdam bürosu, kiraladığı işçilerin sırtından cebine para koyar. Bu ücreti de işçiyi kiralayan patronlar öder. Bu sistemde ise para bizzat işçiyi kiralayan İŞKUR’un kasasından üstelik bizim işsizlik fonumuzdan çıkmaktadır.
İşçi kardeşler, geçtiğimiz yıl İşsizlik Sigortası Fonu’nun gelirinin yüzde 34’ünden fazlası (6,7 milyar lira) stajyer ve kursiyer için sağlanan teşvikler kapsamında harcandı. İşsizlere yapılan ödeme ise 3,2 milyar lira düzeyinde kaldı. Bu rakamlar 2019 yılı için henüz açıklanmış değildir. Yasal değişiklikler ve teşvikler stajyer ve kursiyer sayısını 2019 yılında ciddi biçimde arttırdı. Ballı teşviki gören patronlar aç kurt gibi saldırıyorlar ve işsizlik fonumuzu yağmalıyorlar. Çünkü işçileri bedavaya sömürüyorlar.
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz
- İşçiyiz, Filistin Halkına Yapılan Zulmü Kabul Etmiyoruz!
- Talan Yasasına Karşı Köylülerin Mücadelesi Sürüyor
- Sivas Katliamı 32. Yılında Lanetlendi, Katledilenler Anıldı
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- “Halkımız Yoksul Değil, Devletimiz Sosyal”
- Gazze’de Yardım Merkezine Saldırı: Kapitalizmin Geldiği Nokta
- Dünya Mülteciler Günü: Umut Kapitalizme Karşı Mücadelede!
- Genel-İş Sendikacıların Tutuklanmasını Protesto Etti
- Sağlık Emekçileri: “Bitmeyen Eziyet Bitmeyen Rezalet! Hasta Gelmedi Ceza Geldi”
- ABD Büyükelçiliği Önünde Eylem: “Filistin’de Ablukaya ve İşgale Son”
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...