Buradasınız
TAYSAD İşçileri “Durmadan” Çalıştırmanın Formülünü Arıyor!
Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi’nden bir deri işçisi
Geçtiğimiz günlerde Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneğinin (TAYSAD), sanayi tesislerinde teknik sorunlardan kaynaklı üretimin durdurulmasının önüne geçmek için, üyeleri arasında bir “bakım çalışma grubu” oluşturulacağını belirttiği bir haber okudum. Bir sanayi işçisi olarak okuduğum bu haberden yola çıkarak dikkatimi çeken hususları sizlerle paylaşmak istiyorum.
TAYSAD Başkanvekili Alper Kanca, bakım grubunu kurmaktaki amaçlarını şu cümlelerle özetlemiş: “Tedarik zinciri dediğimiz sistem binlerce dişliden oluşuyor. Herkesin işini zamanında yapacağı varsayılıyor. Eskiden haftalar sonrasına sevkiyat tarihi verilirken, şimdi gündelik hatta saatlik teslimatlar oluyor. Hız inanılmaz arttı. Hızlı balıkların önem kazandığı bu dönemde olası bir arıza sebebi ile birkaç saat duran bir makine büyük sıkıntılar yaratabilir. Hiçbir müşterinin beklemeye tahammülü yok. Bazı firmalar tezgâhlarında oluşacak arıza sebebiyle ikinci bir tezgâh yatırımı yapıyor ve yedekleme ile riskini azaltıyor. Başka bir ifade ile bakım konusundaki yanlışlarını ilave finansman ayırarak kapatmaya çalışıyorlar. Tabii ki bu da maliyetleri artırıyor. Makinelerimizi, tesislerimizi yeterince yüksek kapasite ile kullanamıyoruz.”
Yıllardır sanayi işçiliği yaparım, sınıfımın örgütlü mücadelesinden de öğrendiğim şey, tıpkı TAYSAD’ın yaptığı gibi patronlar sınıfının kendi kârları dışında bir şey düşünmediğidir. Fabrikalarında işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayan, en basit koruyucu malzemeleri gereksiz maliyet olarak gören patronlar, konu üretim hızının aksamaması olunca maliyetten kaçınmıyorlar. Neden? Çünkü hiçbir müşterinin beklemeye tahammülü yokmuş!
Yıllar önce deri üretiminde köpek dışkısı kullanılırdı. Ancak işe yarayabilmesi için dışkının vakit kaybetmeksizin üretime yetiştirilmesi gerekirdi. Yani acele edilmesinin haklı bir nedeni vardı. Bugün gereksiz acele edenler için “tabakhaneye bok mu yetiştiriyorsun?” sözü bu yüzden kullanılır. Ben de bir deri işçisi olarak bu haberi okuyunca bu sözü hatırladım. Pek çok fabrikada “acil siparişler” yüzünden milyonlarca işçi insanüstü bir tempo ile çalışmaya zorlanıyor. Bu da meslek hastalıklarını ve iş kazalarını daha da artırıyor.
Sürekli bir telaş içinde bizi üretime zorlayan kapitalizmin bu akıl dışılığına karşı, işçi örgütümüzün başlatmış olduğu “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyasına güç vermeli, fabrikalarda bu kampanyayı patronlara inat güçlendirmek için çalışmalıyız.
Analar
Bu mu Zafer?
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...