Buradasınız
Tekimsa İşçileri Krizin Faturasını Ödemeyi Reddediyor
Gebze’den bir metal işçisi
Ben Tuzla Mermerciler Sanayi Sitesinde bulunan Tekimsa fabrikasında çalışıyorum. Tüm dünyada yaşanan ekonomik krizin ağır yükünü biz işçilerin omuzlarına yıkmaya çalışan patronlar sınıfı her geçen gün saldırılarını arttırmakta. Bizim patronumuz da krizin bedelini bize ödetmek için saldırıya geçti. Çalıştığım fabrikada Çelik-İş sendikası örgütlü. Bizler sendikalı işçiler olarak yaşanan bu krizin bedelini ödemek istemiyoruz.
Fakat bizler için yaşanan bu kriz, birlikte davranmayı öğrenmemiz açısından bir derece avantaj yarattı. Çünkü artık birlikte hareket edip, kararlar alıp, bunları patrona dayatabiliyoruz. Bunu sadece krizle açıklamak da doğru değil. Kısa bir süre önce işyerimizde temsilci seçimleri oldu ve bugün sağladığımız birlikteliğin en önemli nedenlerinden biri budur.
Daha önceki süreçte temsilcilerin ve sendika yöneticilerinin yanlış tutum ve davranışları yüzünden biz işçilerin sendikaya güveni giderek azalmıştı. Bunu fırsat bilen patron da ücretsiz izinleri bize dayatmaya başlamış ve açıklama yapmadan her ay bazı işçi arkadaşlarımızın iş akitlerini sonlandırmıştı. Dahası işten çıkartılanların tazminatlarını taksitlere bölmüştü ve öderken de türlü zorluklar çıkartıyordu.
Son süreçte yaşanan temsilcilik seçimleri sonrasında artık biz Tekimsa işçileri için süreç çok farklı gelişecekti. Yeni seçilen temsilcilerimiz yaşadığımız sıkıntıları çözmek ve patronun saldırılarına karşı mücadele etmek için öne atılmış, biz işçilere neler yapılması gerektiği konusunda yolu göstermişlerdi. Bizler de artık tek ses olarak gösterilen yolda, birlikteliğimizden aldığımız güvenle yürümeye başladık. Önce dayatılan ücretsiz izinlerin yerine bizim verdiğimiz teklifler içerisinden telafi çalışmasını işveren kabul etmişti. Yani artık dayatan patron değil biz işçilerdik. Geç ödenen ücretlerimiz ve verilmeyen geriye dönük haklarımızı da bir bir geri almaya başladık. İşverenin “artık 93 kişiye ihtiyacım kalmadı” (daha sonra bu rakam 123’e çıktı) tehdidine karşı bizler mücadele kararıyla karşılık verdik. 8 gündür alamadığımız avanslarımızın yatırılması için saat 15’e kadar süre tanıdık. Ayrıca geriye dönük haklarımızın ödenmesini ve ücretlerimizin bayram öncesi yatırılmasını talep ettik. İşveren avansı hemen ve ücret harici alacaklarımızı en geç cuma gününe kadar ödeyeceğini taahhüt etti. Bizlerse maaşlarımız yatana kadar işyerinde bekleyeceğimizi bildirdik. Bu gerekirse bayramı da işyerinde geçirmemiz demekti.
Bu kararı işveren temsilcilerinin de bulunduğu yerde tek ses olarak almamız işvereni korkutmuş olmalı ki o günün akşamı mesai bitimine yarım saat kala toplamda 76 arkadaşımıza telafi çalışmasına istinaden izin verildi. Gerekçe olarak işlerin azalması ve sipariş iptalleri gösterildi. Fakat alınan bu karar ne sendikamıza ne de temsilcilerimize danışılarak alınmıştı. Bir oldubittiyle karşı karşıyaydık. Akşam 22.00–08.00 vardiyasına gelen biz işçiler panoya asılan duyurudan izinli olduğumuzu öğrendik. İşveren temsilcileri kimimizi aramış fakat çoğumuza haber vermemişti. Yazılı izin kâğıtlarımız olmadığı ve bu kararın sendikamıza danışılmadan alındığı için bizler fabrikadan ayrılmama kararı aldık. Çalışan arkadaşlarımız da bizlerle ekmeklerini paylaşmaya hazır olduklarını söyleyip moral verdiler. Geceye doğru hem insan kaynakları müdürü hem de sendika başkanı fabrikaya geldi. Yapılan hararetli tartışmaların sonrasında bizler sabaha kadar fabrikadan ayrılmayacağımızı yineleyip, sabah gelecek arkadaşlarımızla da fikir alışverişi yapacağımızı söyledik ve sabaha kadar fabrikada kaldık. İnsan kaynakları müdürü de gece fabrikayı terk etmedi. Saat 3’e kadar yanımızda kalıp sonrasında arabasında uyudu. Bu ne korku ki evine bile gidemedi. Sabah olduğunda gündüz vardiyasındaki kardeşlerimiz de fabrikaya geldi. Aynı zamanda izne çıkarılan arkadaşlarımız da bizimle birlikteydi. Sendika başkanının bizden aldığı güçle söylediği “Cumaya kadar ücretlerimiz ödenmezse çeşitli eylemliklere geçeceğiz, her arkadaşım cuma sabahı fabrikaya gelecek. Gerekiyorsa yürüyüp gelecek, ama hepimiz burada olup kararımızı uygulamaya geçireceğiz” sözlerinden sonra hep bir ağızdan “Zafer Direnen Emekçinin Olacak”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganlarını haykırdık. Slogan sonrası uzun süre alkışla birbirimize güven verdik. Gündüz izinli gösterilen arkadaşlarımız fabrikadan ayrılmadı, bizler ise evlerimize gittik.
Bu yaşadığımız süreç gösteriyor ki biz işçiler birlikte hareket edebilirsek, patronun saldırılarına gereken cevabı verebiliriz. Yani ÖRGÜTLÜYSEK HERŞEYİZ ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİRŞEY! Bizim için kavga daha yeni başlıyor. Patronun saldırıları daha da artacak ve bizler de buna hazırlanacağız. Bu sorunları sadece Tekimsa işçileri olarak bizler yaşamıyoruz. Milyonlarca sınıf kardeşimiz aynı sorunlarla boğuşuyor. Bizler mücadele ettiğimizi diğer fabrikalara da gösterebilirsek ya da anlatabilirsek onları da yaşanan saldırılara karşı hareket etmeye teşvik edebiliriz. Sınıf dayanışmasını örmek ve sınıfımıza yönelik saldırılara karşı ortak bir mücadeleyi yükseltmek hepimizin görevidir.
Yaşasın İşçilerin Birliği!
Zafer Direnen Emekçinin Olacak!
Krizin Faturası Patronlara!
Hayat
- Tekstil İşçileri Sendika Düşmanlığına, Beltur İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Mücadele Ediyor
- “Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”
- “Patronlara Değil Eğitime Bütçe!” Eylemi
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
Son Eklenenler
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.