Buradasınız
TOBB Başkanından İtiraflar

İktidar yetkilileri, sermaye sınıfının temsilcilerine hitaben yaptıkları konuşmalarda, OHAL vesilesiyle grevleri nasıl yasakladıklarını, onlar için nasıl dikensiz gül bahçesi yarattıklarını her fırsatta dile getiriyorlar. İktidarın sermaye yanlısı bu politikaları, sermaye sınıfının kârını alabildiğine artırırken, işçi sınıfının daha fazla sömürülmesine ve yoksullaşmasına yol açtı. İşçilerin iş güvencesi ortadan kaldırıldı, ücretler düşürüldü, hayat pahalılığı arttı. İş kazaları ve iş cinayetleri tırmanarak devam ediyor. Yasalarda işçilerden yana ne varsa yok ediliyor. Nitekim aynı zamanda bir patron olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, AKP’nin sermaye yanlısı politikalarını itiraf etmekten geri durmuyor. Yeniden başkan seçildiği TOBB’un 74. Genel Kurulunda konuşma yapan Hisarcıklıoğlu, arabuluculuk uygulamasından iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına, istihdam maliyetlerinin düşürülmesine, vergi indirimlerinin sağlanmasına kadar birçok alanda patronlar lehine yapılan düzenlemeleri şöyle ifşa etti:
“Kültürümüzde güzel bir söz var: Zorlaştırmayın, kolaylaştırın. Biz de iş ve yatırım ortamı önündeki engelleri tespit edip, hükümetimizle birlikte kaldırdık. En çok şikâyet ettiğimiz konu olan, istihdam maliyetlerinin düşürülmesini sağladık. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatı KOBİ’lerimize büyük yükler getiriyordu, bunları kaldırttık. Sanayicinin üzerindeki emlak vergisi yükünün azaltılmasını sağladık. Konutta, beyaz eşyada, mobilyadaki vergiler, bizim önerimizle indirildi. Turizm sektöründe uçak ve kurvaziyer destekleri, bizim talebimizle getirildi. Hep şikâyet ettiğimiz damga vergisinin kapsamını daralttık. Yıllardır hep talep ederdik. Vergisini düzenli ödeyen mükellef için, yüzde 5 vergi indirimi de nihayet geldi. Biriken KDV alacaklarımız konusunda da talebimiz üzerine bir çalışma başlatıldı. Bunun da sonuçlanmasını bekliyoruz. Özellikle iş mahkemelerindeki davalarda, işveren yüzde 99 haksız çıkıyordu. Bunu değiştirmek üzere, zorunlu arabuluculuk sisteminin uygulamaya alınmasını sağladık. Bu vesileyle, bizlere her zaman destek olan sayın cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza, bakanlarımıza ve Meclis’imize, bizimle birlikte çalışan, emek veren bürokratlarımıza, camiamız adına teşekkür ediyorum.”
Hisarcıklıoğlu’nun açıklamaları işçi sınıfının haklarına saldırıları bir kez daha gözler önüne serdi. AKP hükümeti, işe iade ve benzeri davalarında arabuluculuk sistemini getirirken, bu adımın işçilerin çıkarına olduğunu, artık kimsenin mahkeme kapılarında sürünmeyeceğini söylüyordu. Oysa gerçek, Hisarcıklıoğlu’nun itiraf ettiği gibi tam tersidir.
Hisarcıklıoğlu’nun sözünü ettiği patronların işini kolaylaştıran uygulamalar işçiler için şu anlama geliyor:
- AKP hükümeti istihdam maliyetlerini düşürdü. Yani kiralık işçi büroları ve taşeron çalışmanın yaygınlaştırılması gibi uygulamalarla işçi ücretlerini düşürdü. İşçileri fazla mesailere mahkûm etti.
- İktidar, iş sağlığı ve güvenliği mevzuatının patronlar sınıfına getirdiği büyük yükleri kaldırdı. Soma ve Ermenek gibi toplu iş cinayetlerinin ardından iş güvenliği ve sağlığı konusunda atılan adımları büyük oranda geri çekti, ilgili kanunun birçok maddesini erteledi veya esnetti.
- Patronların hep şikâyet ettikleri damga vergisinin kapsamını daralttı, vergi indirimi sağladı. Fakat bu arada milyonlarca asgari ücretli işçiden yüksek oranda vergi kesilmeye devam edildi. AKP’nin iktidara geldiği 2002’deki seçim beyannamesinde asgari ücretliden vergi alınmayacağı vaadinin olduğunu da hatırlatalım.
İş mahkemelerin yükünü hafifletmek gerekçesiyle arabuluculuk uygulaması getirildi. Daha önceki düzenlemelerle dava açmaları zaten zorlaştırılan işçilere bir zorluk daha getirilmiş olundu. Uğradıkları haksızlıklara karşı işçilerin dava açmadan önce arabulucuya başvurmaları zorunlu hale getirildi. Hisarcıklıoğlu, bu uygulamanın iş mahkemelerinde işçilerin yüzde 99 gibi yüksek bir oranda haklı çıkmalarına karşı getirildiğini itiraf etti.
TOBB başkanı, işçilerin çalışma koşullarının ağırlaşmasına, ücretlerin düşürülmesine, iş güvencesinin ortadan kaldırılmasına ve iş cinayetlerinin artmasına neden olan düzenlemelerin, talepleri üzerine uygulamaya sokulduğunu ballandıra ballandıra anlatıyor. Tüm bunları, sermaye sınıfının arzusu üzerine AKP iktidarı hayata geçirmiştir. Tüm işçiler bu gerçeği görmek ve sermaye sınıfının temsilcisi olan bir iktidardan işçilere hayır gelmeyeceğini kavramak zorundadırlar!
Özgürlük Mirası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
- Koca Yürekli İnsan, Güle Güle…
- “Gerçek Enflasyonun Altındaki Zammı Kabul Etmiyoruz!”
- “Deprem Siyaset Üstüdür” Yalanına Kanmamak İçin Örgütlü Mücadeleye
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...