Buradasınız
UİD-DER Bakırköy’de İşçilerle Buluştu

İşçi sınıfına yönelik saldırılar hızla artıyor. Düşük ücretler, uzun iş saatleri, güvencesiz çalışma ve ölüm anlamına gelen taşeron belası işçilerin hayatını iyice çekilmez kılıyor. Bu sorunların çözümü ancak işçilerin örgütlenmesi ve mücadeleye atılmasıyla son bulabilir. Bu mücadeleyi örmek için çalışan işçi örgütümüz UİD-DER, meydanlarda işçilerle buluşmaya ve sorunlarımız için işçileri mücadele etmeye çağırıyor.
Bu amaçla 29 Mart Pazar günü, Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda UİD-DER’li işçiler olarak stant açtık. Özgürlük Meydanı’nda grev çadırını kuran Bakırköy Belediyesi işçileriyle yan yanaydık. İşçi Dayanışması bültenimizin ve kampanya bildirilerimizin yanı sıra, grevci işçilerin mücadelesine destek vermek ve dayanışmayı büyütmek için işçilerin hazırladığı bildiriyi de Bakırköy halkına uzattık.
Konuştuğumuz birçok işçi kampanyamızın çok acil sorunları ele aldığını dile getirdi. Aldığımız ücretlerle yaşamanın ne kadar zor olduğunu söyleyen fabrika işçisi bir kadın “günde 10 saat çalışıyorum ve aldığım ücret 1200 lira. Hafta sonu mesailerini de söylemiyorum. Tabii mesai diyoruz ama mesaimizin karşılığında bir ücret alamıyoruz. Bu yüzden gerçekten artık bu koşullar değişmeli. Teşekkür ediyorum bu çalışmanız için” diyerek duygularını paylaştı. Meydandan geçen birçok işçi “helal olsun”, “yanınızdayız” diyerek destek oldular. Bakırköy Belediyesi işçilerinin yaşadıkları süreçten bahsettiğimiz işçiler ise “Emekten yana olduğunu, demokrat olduğunu söyleyen CHP, kendi yönetiminde bunu işçilere nasıl yapar? Sendikalı olmak işçilerin anayasal hakkıdır. Kime güveneceğiz artık?” diyerek tepkilerini ortaya koydular. Bunun yanı sıra birçok işçi standı ziyaret etti ve kampanya taleplerimizin altına imza atarak sahiplendi.
Bizler UİD-DER’li işçiler olarak, ulaştığımız her işçiye, herhangi bir düzen partisinin peşine takılmadan, işçi sınıfının bağımsız örgütlenmesi ve kendi sınıf siyasetini güçlendirmesi gerektiğini anlattık. Çıkar yolu göremeyen birçok işçiye, yolumuzun kendi mücadelemizden geçtiğini söyledik. Bugün, var olan en temel haklarımıza bile gözlerini dikmiş patronlar sınıfı ve onların temsilcileri karşısında, işçi sınıfı olarak örgütlenmekten başka yolun olmadığını vurguladık.
Daha sonra grev çadırının önüne gelerek, grevci işçilerle sohbet ettik. Bizlere verdiğimiz destek için teşekkür ettiler. Hep birlikte grev halayları çekerek dayanışma duygularımızı güçlendirdik.
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...