Buradasınız
Ünye Madencilik İşçileri Hukuk Mücadelesini Kazandı!
Ordu Ünye’de bentonit madeni işleten Ünye Madencilik patronu, DİSK’e bağlı Dev Maden-Sen’e üye olan ve iş güvenliği için iş bırakma eylemi yapan işçilerin birçoğunu iki yıl önce işten çıkarmıştı. İşten atılan bazı işçiler ise sendikanın avukatları aracılığıyla hukuk mücadelesi başlatmıştı. İşçilerin açtığı “işe iade” ve “sendikal tazminat” davaları kazanımla sonuçlandı. Sendika tarafından yapılan açıklamada “Dava açan tüm arkadaşlarımızın sendikal faaliyetler nedeniyle haksız ve geçersiz şekilde işten çıkarıldıkları mahkemece hükme bağlanmış, arkadaşlarımızın işe iadesine ve her bir işçi için işverenin 12 aylık brüt ücreti tutarında sendikal tazminat ödemesine karar verilmiştir” denilerek kazanım haberi kamuoyu ile paylaşıldı.
Ünye Madencilik’te işçiler adeta köle gibi çalıştırılıyordu. Yaklaşık 6 ay boyunca haftanın her günü zorla fazla mesai yaptırılıyordu. Üstelik mesai ücretleri ödenmiyordu. Maden ocakları için hayati önemdeki havalandırma sistemi bozuktu. İşçiler çalışırken sürekli bentonit tozu yutmak zorunda kalıyorlardı. Bentonit tozu meslek hastalıklarına yol açan kimyasal tozların başında geliyor. İşçiler bu zorlu koşulları değiştirmek için anayasal hakları olan sendikalaşma hakkını kullandılar ve Dev Maden-Sen’e üye oldular. Maden ocağında çalışan işçiler, çalışma koşullarının işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına uygun hale getirilmesi için bir gün boyunca iş bırakma eylemi gerçekleştirdiler. Patron ise işçilerin bu haklı taleplerine karşı sendikalaşan işçileri adeta cezalandırarak işten attı. İşçiler mücadeleden vazgeçmedi. Örgütlü bir şekilde hukuk mücadelesi de yürüten işçiler sonunda açtıkları davayı kazandılar.
Türkiye işçi sınıfı tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma’daki maden katliamını hatırlayalım. Soma madencileri de işyerindeki güvencesiz koşulları sürekli şikâyet etmişti. Havalandırma sistemleri yetersizdi, en basit önlemler dahi alınmamıştı. Madeni işleten şirketin patronu, maliyetten kaçınmak için maskeleri dahi yenilememişti. İşçilerin ikazlarına rağmen gerekli önlemler alınmadığı için resmi rakamlara göre 301 maden işçisi hayatını kaybetmişti. Dile kolay, yitip giden 301 can!
Her zaman dediğimiz gibi, örgütlülük işçilerin sigortasıdır ve hayat kurtarır. Hangi sektörde olursa olsun, işçiler ancak birlik olduklarında taleplerini patronlara kabul ettirebilir. Patronlara iş güvenliği önlemlerini aldırarak madenlerde, tersanelerde, şantiyelerde iş kazalarını durduracak olan işçilerin birliğidir.
Eşitlik Bunun Neresinde?
Toplum ve İnsanlığın Çalışkan Evlatları
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
- Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Tersane İşçileri Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Eylemlerini Sürdürüyor
Son Eklenenler
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...
- DİSK 24-27 Aralık tarihleri arasında bölge temsilciliklerinin olduğu şehirlerdeki vergi daireleri önlerinde, Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde “İnsanca Ücret Vergide Adalet” talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İşyerlerinde...
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...