Buradasınız
1 Mayıs 2023: Türkiye’nin Dört Bir Yanından “Artık Yeter” Sesleri Yükseldi!

1 Mayıs’ta İstanbul başta olmak üzere Konya’dan Dersim’e, Trabzon’dan Diyarbakır’a Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce emekçi alanlara çıkarak değişim iradesini ortaya koydu. Yoksulluğun, siyasal ve sendikal baskıların, kadın düşmanlığının, adaletsizliğin, rant düzeninin depremi felakete dönüştürmesinin yarattığı öfke ve değişim isteği 1 Mayıs alanlarına damgasını vurdu. Polisin baskısına ve engelleme girişimlerine rağmen, emekçiler alanlara çıkarak “artık yeter” dediler.
(İstanbul'da 1 Mayıs haberi için tıklayın)
Ankara
Ankara’daki 1 Mayıs mitingi Tandoğan Meydanında yapıldı. Burada bir konuşma yapan DİSK Genel-İş Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Zeynep Mucukgil, “6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenleri asla unutturmayacağız” diyerek sorumluların hesap vermek zorunda olduklarını belirtti. Mucukgil şöyle konuştu: “Bugün işçi sınıfı ve emekçilerin onlarca yıldır alınterini sermayeye peşkeş çeken, bizleri yoksulluğa, ölüme mahkûm edenlerden kurtulmanın arifesindeyiz. Farklı inançları, kimlikleri yok sayan, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak kadınların katledilmesinin önünü açan, doğayı ve her şeyi talan eden, toplumu kamplaştıran, ülkeyi açık cezaevine çeviren bu ceberuttan kurtulmanın arifesindeyiz. 14 Mayıs’ta sandıkta kararımızı vereceğiz; işçi sınıfı, emekçiler, çiftçiler, kadınlar, gençler, aydınlıktan yana olan herkes güçlerini birleştirerek kararını verecek. Kararımız özgürlükten, barıştan, kardeşlikten, demokrasiden, aydınlıktan yana olacak. 2023 1 Mayıs’ı yeni bir başlangıçtır.”
Kocaeli ve Gebze’de 1 Mayıs
Gebze Sendikalar Birliği’nin çağrısıyla, siyasi partilerin, demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların ve binlerce işçinin katılımıyla Gebze Kent Meydanında gerçekleştirilen 1 Mayıs mitinginde siyasi iktidarın işçi düşmanı politikalarına, çalışma ve yaşam koşullarının ağırlaştırılmasına yönelik tepki vardı. Gebze Sendikalar Birliği adına konuşma yapan Petrol-İş Gebze Şube Başkanı Eyüp Akdemir; “Grevlerimizi yasaklayan, bizleri yoksullaştıran, iş cinayetlerine seyirci kalan hükümete cevabımızı sandıktan vereceğiz” dedi.
Kocaeli’de de yağma ve rant düzenine tepki vardı. Mitingde yapılan ortak açıklamada iktidarın yağma düzeninin, ballı ihalelerin, vurgun projelerinin son bulmasından korktuğu belirtilerek “Bu düzen ya değişecek ya değişecek. Sömürüsüz ve özgür yaşamın emekçilerin elinde yükselecek” denildi.
İzmir
Ege illerinin en görkemli 1 Mayıs mitingi İzmir’de gerçekleşti. Gündoğdu Meydanı’nda gerçekleşen 1 Mayıs mitingine onbinlerce işçi ve emekçi katıldı. Basmane Meydanı, Alsancak Limanı ve Cumhuriyet Meydanında toplanan sendikalar, meslek örgütleri, dernekler, demokratik kitle örgütleri, Emek ve Özgürlük İttifakı bileşeni partiler ile çeşitli sektörlerden işçi ve emekçiler, coşkulu sloganlarla, şarkılarla, alkışlarla üç koldan Gündoğdu Meydanına yürüdü. 1 Mayıs alanında yapılan konuşmalarda, siyasi iktidarın baskı ve zorbalığına, ayrımcı politikalarına ve artan yoksulluğa karşı 14 Mayıs’ta değişim yaratmak üzere mücadele çağrısı yapıldı. İzmir 1 Mayıs programı Suavi’nin şarkılarıyla son buldu.
İzmir’in yanı sıra Manisa, Denizli, Aydın, Uşak ve Muğla’da işçi ve emekçiler 1 Mayıs meydanlarını doldurdu. Eşitlik, barış ve özgürlük taleplerinin dile getirildiği 1 Mayıs alanlarında, emekçilerin değişim isteği bir kez daha yankılandı.
Karadeniz’de 1 Mayıs
Trabzon, Samsun, Rize, Ordu, Zonguldak ve Bartın’da işçi ve emekçiler tek adam rejimine “Artık Yeter” demek için 1 Mayıs meydanlarına aktılar. Binlerce kişi düşük ücretlere, zamlara, baskı ve yasaklara karşı ortaklaşan talep ve sloganlarla yürüdü. Bartın’da Amasra katliamının hesabını sormak için yürüyen işçiler ve madenci yakınları “Hiçbir işin fıtratında ölüm yoktur, Amasra için adalet” yazılı pankart taşıdılar.
Hatay’da 1 Mayıs: Gitmedik, Buradayız!
6 Şubat depremlerinin büyük yıkıma yol açtığı Hatay’da da kitlesel 1 Mayıs mitingleri yapıldı. Antakya ve Samandağ’da gerçekleştirilen mitinglerde “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok”, “Ma rıhna, nıhna hon” (Gitmedik, buradayız) sloganları atıldı. On binlerce insanın enkaz altında kaldığı kentte felâketin sorumlusu olan siyasi iktidara, halkın sorunlarını daha da büyüten rant politikalarına yönelik öfke de vardı. Molozların yaşam alanlarına dökülmesine karşı çıkan Samandağlılar daha önce jandarmanın müdahalesiyle karşılaşmışlardı. Jandarma, “Moloz istemiyoruz, depremde ölmedik asbestten, kanserden ölmek istemiyoruz” diyen depremzedelere biber gazı ve coplarla saldırarak gözaltına almıştı. İlk kez 1 Mayıs’ın kutlandığı Samandağ’da da Antakya’da da taşınan pankart ve dövizlerde rejime duyulan öfkenin yanı sıra, yaşamı yeniden kurma ve kenti yeniden ayağa kaldırma umudu ve iradesi ortaya çıktı.
Diyarbakır
Diyarbakır’da Amed Emek ve Demokrasi Platformu’nun öncülüğünde düzenlenen 1 Mayıs mitinginde hem depremin felakete dönüşmesine hem de seçimler yaklaştıkça artan baskı ve tehditlere yönelik tepki öne çıktı. 25 Nisan’da Diyarbakır merkezli operasyonda aralarında avukat, siyasetçi, gazeteci ve insan hakları savunucularının da olduğu 130 kişi gözaltına alınmış, 48’i tutuklanmıştı. Mitingde konuşan KESK Şube Eş Başkanı Behçet Barut, tutuklamaların seçim arifesinde herkesi susturmaya yönelik bir adım olduğunu söyledi. Kayyum düzenine, adaletsizliğe, militarizme, gericiliğe, kadın karşıtlığına, Kürt sorununda inkâr politikalarına, demokrasinin ortadan kaldırılmasına karşı “sabrımız tükendi” diyen Barut’un konuşmasında değişim vurgusu vardı.
Barut şöyle konuştu: “Artık böyle gitmez dedik, gerçekten de gitmiyor. Eşitlik, özgürlük, adalet, barış, demokrasi ve laiklik için artık yeter diyoruz. Gün şikâyet etme günü değil. Bu düzen ya değişecek ya değişecek. Bu karanlığı işçi sınıfı, emekçiler, kadınlar, gençler, Aleviler, farklılıkları, cinsel yönelimleri reddedilenler, kölelik şartlarında yaşayan göçmenler, sizler, bizler yırtıp atacağız. Bizleri karanlıktan çıkaracak olan işte bu 1 Mayıs meydanlarında açığa çıkan iradedir.”
Diyarbakır’ın yanı sıra Elazığ, Malatya, Van, Mardin, Batman, Şırnak, Siirt ve Dersim’de binlerce emekçi, yağmacı rejimin on binlerce insanı enkaz altında bırakmasına, baskı ve zorbalığına karşı 1 Mayıs’ta alanlara çıktılar.
- Engeller Bizi Durduramaz, Rüzgârlar Savuramaz!
- UİD-DER Kortejinde 72’lik Bir Karslı: Memê!
- Kardeşim Muhsin!
- Sömürüsüz Bir Dünya İçin Mücadele Azmimizi Biledik!
- Hesap Günlerinin Gelmesi İçin…
- Gelenekten Geleceğe 1 Mayıs’taydık
- Emekçi Kadınlar, Kadın Düşmanlarına 14 Mayıs’ta HAYIR Diyecek!
- Sınıfımızın Safında Umudumuzu Büyütüyoruz
- 14 Mayıs’ta Asrın Kötülüğünün Hesabını Birlikte Soralım!
- Gün Gelir ve Yıkılır Mutlak Sanılan Düzen!
- İyi ki Oradaydık!
- Emekçi Kadınlar 1 Mayıs Coşkusunu Paylaşıyor
- Biz Çocukların da Değişmesini İstediği Şeyler Var!
- Samandağ’dan Mektup Var: Sevgili UİD-DER Ailesi!
- Yine UİD-DER’le Geldim, Yine Umutla Döndüm!
- 1 Mayıs 2023 Zorbalar Kalmaz Gider
- Dünya İşçi Sınıfı Farklı Dillerde Aynı Şeyi Haykırdı: Sömürüye Son!
- UİD-DER 1 Mayıs Meydanından Seslendi: “Yağmacı Enkaz Düzenine Son!”
- 1 Mayıs 2023: Türkiye’nin Dört Bir Yanından “Artık Yeter” Sesleri Yükseldi!
- İstanbul’da 1 Mayıs: Emekçiler Değişim İradesini Ortaya Koydu
Son Eklenenler
- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde yüz binlerce emekçi kadın dünya meydanlarına aktı. Dünyanın dört bir yanında derinleşen ekonomik krize, artan işsizliğe ve yoksulluğa, yaygınlaşan emperyalist savaşa ve yükselen faşizme karşı emekçi kadınlar...
- UİD-DER ve Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle 9 Martta, Avcılar Barış Manço Kültür Merkezinde “8 Mart Yol Gösteriyor: Engeller Mücadeleyle Aşılır!” şiarıyla etkinlik düzenledi. Düzenlenen...
- Elinizde tuttuğunuz broşür, İşçi Dayanışması bülteninde yer alan Emekçi Kadın köşemizde yayınlanan yazılardan bir seçki yapılarak hazırlandı. Gururla söylemeliyiz ki Emekçi Kadın köşemizdeki tüm yazılar işçi ve emekçi kadınlar tarafından yazıldı,...
- 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününde İstanbul’dan Diyarbakır’a, Kocaeli’den Antep’e, Hatay’dan İzmir’e Türkiye’nin dört bir yanında binlerce emekçi kadın engellemelere rağmen alanlara çıktı, taleplerini haykırdı. Diyarbakır’da kadınların...
- 8 Mart’ın ortaya çıkışının ve bir gelenek olarak yükselmesinin hikâyesi, emekçi kadınların birlik olup en zorlu engelleri aşmasının hikâyesidir. Gelecek kuşaklara nice deneyimleri, nice hakları miras bırakmasının hikâyesidir. Bu hikâye, bizim devam...
- Bizler 8 Mart’ı yaratan işçi kuşaklarının, emekçi kadınların direncini ve azmini yarınlara aktaracak bugünün işçi kuşaklarıyız. Tüm zorluklara rağmen, azimle mücadele ederek miras bırakılan bu geleneğe sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü savaşların...
- 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü, emekçi kadınların çalışma saatlerine, işyerindeki baskı ve tacizlere, düşük ücretlere karşı başlattığı mücadeleden doğdu. 8 Mart ne kadınlara hediye verme günüdür ne de bütün kadınları aynı potaya koyan, hangi sınıftan...
- Bizler farklı hastanelerde, branşlarda ve meslek gurubunda olan sağlık emekçisi kadınlarız. Bir kez daha 8 Mart coşkusu yaşıyoruz. Hastaneler, aile hekimlikleri ve daha nice sağlık kurumu ile evlerimiz arasında mekik dokuyarak geçiyor hayatımız....
- Biz emekçi kadınlar, kadın işçilerin sağlık, güvenlik ve aile yaşamı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle gece vardiyasının yasaklanmasını talep ediyoruz! Gece vardiyasının kadın işçileri fiziksel ve psikolojik olarak yıpratırken güvenlik riski...
- Bazen insan yaşadıklarını, içinde bulunduğu durumu tam olarak anlamlandıramaz. İşte benim durumum da buydu. Ben metal işkolunda, sendikalı bir fabrikada yıllardır çalışan bir kadın işçiyim. Tüm yaşamım mücadele içinde geçti. Bazen işyerinde verdim...
- Bizler fabrikalarda vardiyalı çalışan metal işçisi kadınlarız. Zorlu ekonomik koşullar altında, mutfakta tencereyi kaynatmaya çalışıyoruz. Bir taraftan evin işlerini sırtımızda taşırken, bir taraftan da çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeteri...
- Sözde aile içinde birlik beraberliğin korunması gerekçesiyle 2025’i aile yılı ilan ettiler. Ama aile içindeki huzurun bozulmasındaki en büyük nedenin geçim sıkıntısı olduğunu yok saydılar. Bir babanın kiraya, faturalara, çocukların eğitim...
- Bundan 168 yıl önce Amerika’da tekstil işçileri uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, insanlık dışı çalışma koşullarına karşı mücadele veriyorlardı. Fabrikada çıkan yangında 128 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 8 Mart işte bu yüzden...