Buradasınız
7,67 Trilyonun Sahipleri: Limon Satanların Öyküsü!

Müjde, dünyamız artık daha zengin! Bir ekonomi dergisi olan Forbes geçtiğimiz günlerde, her yıl yayınladığı dünyadaki en zengin 100 kişinin listesini açıkladı. Listede yerini koruyanlar da var “çok çalışıp” yeni eklenen zenginler de! Forbes dergisinin açıklamalarına göre 2017 yılında dünyadaki toplam dolar milyarderi sayısı, geçen yıla göre %13 artarak 2043’e ulaştı. Bu zenginlerin toplam serveti de %18 artarak 7,67 trilyon doları buldu. 7,67 trilyon dolar ağzımızdan kolay çıkabilir, bizi yanıltmasın. 100 dolarlık banknotları 1 gram kabul edersek; açıklanan toplam servetin ağırlığı yaklaşık 75 bin ton ediyor. Binlerce ton ağırlıktaki bu serveti ise sadece 2 bin kişi bölüşüyor. 100 doların lira olarak karşılığının yaklaşık 400 lira olduğunu da eklersek, mesele daha da anlaşılacaktır.
Şimdi listeye bir göz atalım, Microsoft’un sahibi ABD’li Bill Gates yine birinciliği kimseye kaptırmamış. Bu yıl da çok “çalışmış” olacak ki serveti 10 milyar dolar artarak 86 milyar dolara ulaşmış. ABD’de yaşayan yaklaşık 60 milyon evsiz de tembellik etmeyip Bill Gates gibi çok çalışsaydı kim bilir onlar da girebilirlerdi bu listeye! En azından birer ev sahibi olurlardı fena mı? Listenin 14. sırasında ise dünyanın en zengin kadını olan Liliane Bettencourt bulunuyor. Bettencourt’un ülkesi Fransa’da yoksulluk sınırının altında ücret alan yaklaşık 4 milyon kadın, onun kadar akıllı ve yetenekli olmasa gerek! Yoksa onlar da dâhiyane fikirler bulup milyarlarca dolarlık sermayenin sahibi olabilirlerdi! Ne de olsa aklını kullanıp çok çalışan herkes bir gün çok zengin olabilir, değil mi? Devam edelim; Hindistan’dan 101 dolar milyarderi çıkmış. Her biri ülkelerindeki 44 milyon çocuk işçi gibi bir zamanlar çok yoksullardı. Çok çalıştılar, mesela kilo kilo limon sattılar da şimdi kilo kilo para sayıyorlar!
Bu masallar her gün anlatılıyor bizlere. Şimdi yüzümüzü kendi gerçeklerimize dönelim. Sadece milyarderlerin sayısı ve onların servetleri artmıyor; yoksulluk, açlık, çaresizlik de artıyor. Mesela savaş, kıtlık ve kuraklık sorunu yaşanan Somali, Nijerya, Güney Sudan ve Yemen’de 22 milyon çocuğun acil yardıma ihtiyacı olduğu söyleniyor. Bu çocukları kurtarmak için gerekli olan para ise sadece 225 milyon dolar. Fakat Yemen’deki çocuklar kurtarılmıyor!
Patronlar sınıfı zenginliklerin yarıştırıldığı listelere girmeye çalışırken bizim payımıza düşen yoksulluk oluyor. Onlar milyar dolarlar kazanırken dünya nüfusunun 5’te 1’i yani yaklaşık 1,5 milyar insan günde 1 doların altında gelirle yaşıyor, tabii buna yaşamak denirse! İşçi sınıfı olarak hanemize milyarlarca para değil milyarlarca acı ve ölüm yazılıyor. Patronlar maliyet olarak gördükleri iş güvenliği önlemlerini almadıkları için dünyada her 15 saniyede bir işçi ve her gün yaklaşık 6 bin 300 kişi iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybediyor.
İşte gerçekler bunlardır kardeşler. Bu düzen var oldukça bizim kanımızla semiren asalaklar zenginliklerine zenginlik katmaya devam edecekler. İşçi sınıfı bir araya gelip mücadele etmediği sürece çile çekmeye, patronlar sınıfının hırslarına kurban gitmeye mahkûm kalacak. Onların ışıltılı dünyası bizim dünyamızı karanlığa boğarak var oluyor. Onların bize reva gördüğü yaşam koşullarına son verelim; kendi kendimizi yönetebildiğimiz, sınıfsız, sömürüsüz, eşit ve özgürlük dolu bir dünyayı ellerimizle inşa edelim!
Anneannemin Hikâyesi
- Soma Katliamının 11.Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
- Koca Yürekli İnsan, Güle Güle…
- “Gerçek Enflasyonun Altındaki Zammı Kabul Etmiyoruz!”
- “Deprem Siyaset Üstüdür” Yalanına Kanmamak İçin Örgütlü Mücadeleye
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- Liseliler Ayakta: “Öğretmenime Dokunma!”
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
Son Eklenenler
- Tez-Koop-İş Sendikası 2025 yılı kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünün bir an önce imzalanması ve işçilere alın terinin karşılığının verilmesi talebiyle 14 Mayısta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kitlesel basın...
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...