Buradasınız
Ankara’da “Kıdem Tazminatlarımız İş Güvencemizdir, Dokunma!” Eylemi

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK, 10 Şubatta “Kıdem Tazminatlarımız İş Güvencemizdir, Dokunma!” kampanyası kapsamında Ankara’da yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Milli Kütüphane önünde bir araya gelen işçiler, kortejlerini oluşturduktan sonra sloganlarla Çalışma Bakanlığı’na doğru yürüyüşe geçtiler.
DİSK adına basın açıklamasını yapan Kani Beko, “hükümetin 2016 eylem planında yer alan düzenlemenin amacı, patronların işçileri işten çıkartma maliyetlerini düşürmektir. Kıdem tazminatlarımız, yani ücretimizin ödemesi sonraya bırakılmış kısmı sermaye için yük olarak görülmektedir” dedi. Çalışma Bakanı’nın “işverenlerimizin kıdem tazminatı yüzünden kâbuslar görmesini istemeyiz” sözünü hatırlattı.
Beko, kıdem tazminatı fona devredildiğinde, işverenin işçi çıkardığında toplu bir ödeme yapmak zorunda kalmayacağını hatırlattı. “Böylece işten çıkarmalar kolaylaşacaktır ve sendikalaşma imkânsızlaşacaktır” dedi. Mevcut koşullarda işçilerin kıdem tazminatını sadece işten atıldıklarında değil birçok durumda da alabildiğini ancak fona devredilmesiyle bunun mümkün olmayacağını dile getirdi. Geçmişte oluşturulan Konut Edindirme Yardımı hesaplarını, İşsizlik Fonunu hatırlatarak bu fonların hepsinin iktidarlar tarafından yağmalandığını vurguladı. Beko, “Türkiye’de milyonlarca işsiz açlıkla mücadele ederken İşsizlik Fonu’ndan patronlara 50 milyon liraya yakın kaynak aktarılmıştır” diyerek yağmaya dikkat çekti. “Kıdem tazminatını kaldırmaya çalışanlara cevabımız genel grev olacaktır” diyen Beko, bütün işçi konfederasyonlarını da bu konuda dayanışmaya çağırdı.
Basın açıklamasına katılan Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) Genel Sekreter Yardımcısı Monserrat Mir Roca yaptığı konuşmada “Avrupa genelindeki 60 milyon işçiyle beraber Türkiye’deki sendikaların iş güvencesi için verdiği mücadeleyi destekliyoruz” dedi.
Basın açıklaması “Genel Grev, Genel Direniş!”, “Direne Direne Kazanacağız!”, “Kıdem Tazminatı Engellenemez!” sloganlarıyla bitirildi.
- Doktorların “Beyaz Yürüyüş”ü Devam Ediyor
- Belediye İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara ve Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
- Başpınar İşçilerine Yönelik Baskılar ve BİRTEK-SEN Genel Başkanının Tutuklanması Protesto Edildi
- BİRTEK-SEN Genel Başkanının Tutuklanması Protesto Edildi
- Antep Başpınar İşçileriyle Dayanışma Eylemleri
- Ağız ve Diş Sağlığı Çalışanları İş Bıraktı
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Digel Tekstil İşçileri: Sendikalı Çalışmak İstiyoruz!
- Çayırhan İşçilerinin Ankara Yürüyüşü Sona Erdi
- Antep: İşçiye Yine Baskı ve Yasak!
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Çayırhan İşçileri Özelleştirmeye Karşı Ankara’ya Yürüyüş Başlattı
- KFC ve Pizza Hut İşçileri Haklarını Arıyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- İzBB ve Turkcell Global Bilgi İşçileri İşten Atma Saldırısına Karşı Mücadele Ediyor
- Tekstil İşçileri Sendika Düşmanlığına, Beltur İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Mücadele Ediyor
- “Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”
- “Patronlara Değil Eğitime Bütçe!” Eylemi
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Sermaye sınıfı, burjuvazi, sağıyla soluyla, iktidarıyla muhalefetiyle bir bütündür ve yoksul halka, işçi sınıfına düşmandır. Ancak bu utanmaz sınıf ve politikacıları, bizleri kandırmak için yapmadıklarını bırakmazlar....
- Türk Tabipleri Birliği (TTB), 25 Şubatta “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün, Başka Bir Hekimlik Ortamı Mümkün!” diyerek İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. İstanbul Kadıköy’de bir basın açıklaması yaparak yürüyüşlerini başlatan hekimler,...
- İstanbul Beşiktaş Belediyesi ve Seyhan Belediyesi işçileri ücret gaspına karşı 24 Şubatta geciken ödemelerinin yapılması talebiyle iş bıraktı.
- Bugün ilaç yazdırmak için aile hekimime gittim. Ama onu hiç bu kadar üzgün görmemiştim. Normalde güler yüzlü, hastalarına iyi davranan, insani ilişkileri güçlü biriydi. Üzüntüsünün sebebini sorduğumda iç çekerek anlatmaya başladı: “Gerçekten çok...
- Patronlar sınıfının biz işçilere topyekûn savaş açtıkları çok açık şekilde ortadadır. Her fırsatta mikrofonu kapan patronlar ve siyasetçiler büyümekten, gelişmekten, enflasyonun kısa sürede sona ereceğinden bahsediyor. Ancak gerçekler bunun tam...
- İşçi eylemlerinde, grev ve direnişlerde çokça atılan bir slogan vardır: Hak Verilmez Alınır! Bu yalnızca bir slogan değil, işçi sınıfının mücadele tarihinin bir özeti gibidir. Geçmişten bugüne sendikal ve siyasal hakların mücadeleyle kazanıldığını,...
- UİD-DER, 6 ay boyunca haklarını almak için mücadele eden ve sonunda patrona geri adım attıran Polonez işçileri ile birlikte 23 Şubatta etkinlik düzenledi. Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleştirilen “Polonez İşçileri Diyor ki:...
- Hepsiburada’nın taşımacılık şirketi olan HepsiJET’in İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda çalışan 4 kadın işçi 17 Şubatta depo önünde direnişe başladı. DİSK/Lastik-İş Sendikası, örgütlenme faaliyeti yürüttüğü İstanbul Esenyurt’ta bulunan Huhtamaki...
- İstanbul’da çeşitli sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in 17 Şubatta “çalışma hürriyetinin ihlali” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamasıyla tutuklanmasını ve Antep’te çeşitli fabrikalardan...
- Dünyanın en yüksek sendikalılık oranına sahip ülkelerinden biri olan Finlandiya’da birçok sektörde sendikalar ve işverenler arasındaki toplu sözleşme süreci devam ediyor. Ücret artışları, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, sözleşme süreleri gibi...
- Güven kelimesi aslında ne kadar derin bir anlama sahiptir. Güven, bireyler arasındaki ilişkilerin sağlıklı ve sürdürülebilir olmasını sağlayan temel bir unsurdur. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde, güven duygusu yaşamın vazgeçilmezidir....
- Mücadele örgütümüzün yayın organı İşçi Dayanışması’nın 201. sayısının arka kapağında yer alan “Suriyeliler Geri Dönecek mi?” yazısını ben de okudum. Yazıda, “Almanya’ya giden insanların ne kadarı kalıcı olarak Türkiye’ye geri döndü?” diye bir soru...
- Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında aralarında otel çalışanlarının ve çok sayıda çocuğun da olduğu, 78 kişi hayatını kaybetti. Sömestr tatili olduğu için ailelerin çocuklarıyla birlikte gittiği otelde toplu bir katliam yaşandı. Akabinde ortaya...