Buradasınız
Anne-Oğul UİD-DER’liyiz, Mutluyuz, Gururluyuz
Sancaktepe’den bir anne ve oğul

Biz anne ve oğul olarak selamlamak istedik mücadele örgütümüzün 15. yılını. Ben gencecik bir anneydim İşçi Öz-Eğitim Grupları ile tanıştığımda. Direnişteydim ve 2,5 aylık oğlum kucağımdaydı. İnsanın yaşamında bir tercih yapması gereken zamanlar vardır. Benim için bunlardan biri işyerinde yaşadığımız direniş sürecidir. Diğeri ise çocuğumun varlığıdır. Direniş süreci bana bu düzende iki sınıf olduğunu öğretti. Ben bir işçiydim ve geleceğe hazırlamam gereken bir çocuğum vardı. İşte bu süreçte İşçi Öz-Eğitim Gruplarıyla tanışmam yaşamımda yapacağım tercihi belirledi. Artık kararımı vermiştim; bundan sonraki yaşamımda İşçi Öz-Eğitim Gruplarıyla birlikte güzel bir dünya mücadelesinin içinde olacaktım. Çocuğumu da bunun bir parçası olarak büyütecektim. Hem sınıfım hem de çocuğumun geleceği için en doğru karar buydu. Oğlum şimdi 23 yaşında ve birlikte UİD-DER çatısı altındayız. Şimdi oğlum alsın sözü…
Kendimi bildim bileli bu büyük ailenin bir parçasıyım. Çocukken derneğe gittiğim, ders kitaplarımı yanımda götürdüğüm zamanları hatırlıyorum. Orada hocalarımızla ders çalışırdım. Gitar kursu, resim kursu, etkinlikler, slayt gösterimleri, müzik, şiir… Bunlarla büyüdüm ben. Siyasetten, gündemden, işçi haklarından söz edildiğinde pek bir şey anlamazdım ama ailemi çok severdim. Yani UİD-DER’de bir sürü abim, ablam, dayım, teyzem, amcam vardı benim. Hani insan akrabalarını, ailesini koşulsuz sever ya; ben de öyle seviyordum onları. Benimle sohbet ederlerdi. Neler konuştuğumuzu hatırlamıyorum ama beni ciddiye aldıklarını, dinlediklerini, önemsediklerini hatırlıyorum. Çocukken hep duyardım “çok şanslısın” sözünü. Ama anlamazdım neden böyle dediklerini. “Herkesin ailesi böyle değil mi zaten” diye düşünürdüm. Üniversiteye gittiğimde, hayatıma ailem dışında insanlar girdiğinde anladım ne demek istediklerini. İnsan hayatı tanımaya başlayınca, bu düzenin insanları ne hale getirdiğini görünce daha iyi anlıyor buranın değerini.
Büyüdükçe burada konuşulanların, yapılanların ne kadar önemli ve doğru olduğunu anlamaya başladım. Savaş, dünya, kriz, gençliğin sorunları, işsizlik… Bunlar bizim sınıfımızın sorunları… Özel bir üniversitede burslu okuyunca sınıf farkını gördüm. Zamanla sınıf mücadelesi denilen şeyin ne olduğunu anlamaya başladım. Sınıf mücadelesi sadece meydanlarda slogan atmak, ya da tartışmak değil. Sınıf mücadelesi aslında bir yaşam tarzı... İnsanın her açıdan değişip dönüşmesi, hem kendisine hem de başkalarına sürekli bir şeyler katması, sağlam ve çıkarsız dostluklar kurması, yaşamı tüm yönleriyle anlama ve dönüştürme çabası… Evet ben hep UİD-DER’liydim ama bu ailenin içine doğduğum için öyleydi. Bugünse bu benim tercihim… Yaşam tarzı ve düşünce olarak UİD-DER’li olmakla gurur duyuyorum. Son söz yine annenin olsun.
Kardeşler, 23 yıl boyunca mücadele geleneğimizi başta çocuğum olmak üzere bizden sonraki kuşaklara aktarma çabası içinde oldum. Ne mutlu ki mücadele bayrağını bizden alıp geleceğe aktaracak gençlerimiz var ve bunlardan biri benim oğlum. Bir anne için bundan daha mutluluk verici bir şey olabilir mi? Bu geleneği bize aktaranlara, böyle bir mirasa bizi ortak edenlere büyük bir teşekkür borçluyuz. Hayalini kurduğumuz sınıfsız, sömürüsüz bir dünyayı bu mirasa sahip çıkan işçi kuşakları var edecek. Buna yürekten inanıyoruz!
- UİD-DER Olmasaydı Ben Bu Koca Dünyada Kaybolurdum
- Düş Değil Bu, Hayal Değil!
- Direnişçi Bir İşçi Ailesinden ve Belediye İşçilerinden Merhaba!
- UİD-DER ile Değişen Hayatım
- İnsan Kalabilmek
- Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Akiko Hoşino’dan UİD-DER’e Teşekkür Mesajı
- UİD-DER ile Yeniden Doğdum
- UİD-DER Nefestir Bizim İçin
- Yolumuz Daima Açık Olsun!
- Suriyeli İşçi: “Derneğiniz Ne Güzel İnsanlar Yetiştirmiş”
- Anne-Oğul UİD-DER’liyiz, Mutluyuz, Gururluyuz
- Kökleri Derinlerde Bir Çınar, UİD-DER
- UİD-DER’le Bakmayı ve Baktığımı Görmeyi Öğrendim
Son Eklenenler
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...