Buradasınız
Çaykur’un Zararı Neyin Zararı?

Yaş çay üreticileri, ürünlerini çok düşük fiyatlarla özel şirketlere satmak zorunda bırakıldıkları için günlerdir protesto eylemleri düzenliyorlar. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Çaykur’un randevu, kontenjan ve kota uygulaması nedeniyle nasıl mağdur edildiklerini anlatmaya çalışıyorlar. Yetkililerse Çaykur’un hâlihazırda zarar eden bir kurum olduğunu, kapasitesinin çok üzerinde alım yaptığını, üreticinin tüm ürününü alamayacağını iddia ediyorlar. Çiftçilerse Çaykur’un zarar etmesinin arkasındaki nedenleri şöyle sıralıyorlar: Çaykur’un 2017’de Varlık Fonu’na devredilmesi, özelleştirilmek istenmesi, çayı işlemek üzere tek bir fabrika bile açılmaması, çay üreticisinin geçim kaynaklarından mahrum bırakılarak yoksulluğa itilmesi ve böylece Karadeniz’in inşaata açılmak istenmesi.
Çaykur neden “zarar” ediyor?
Çaykur, Varlık Fonuna devredildiği 2017’de 268, 2018’de 657, 2019’da 635, 2020’de ise 547 milyon lira olmak üzere tam 2,1 milyar lira zarar açıkladı. Oysa Türkiye, kişi başına 3 buçuk kilogram ortalamayla dünyanın en fazla çay tüketen ülkesi. Çaykur, iç pazarın %50’den fazlasına sahip. Dolayısıyla pazar oluşturmak için fazladan bütçe ayırmasına gerek yok. Üstelik Çaykur markasıyla satılan çayların fiyatı, muadillerinden daha düşük olmadığı gibi yer yer daha pahalı.
Çaykur’un zararı üretim giderlerinden de kaynaklanmıyor. Çünkü işçi sayısında ve işçi ücretlerinde sürekli düşüş var. 2008 yılında 10 binin üzerinde işçi çalışırken 2019 yılına gelindiğinde işçi sayısı 6772’ye geriledi. İşçilerin sosyal hakları son derece sınırlı. İşletme maliyete konu olacak yeni yatırımlar yapmadığı gibi çay bahçelerinin gençleştirilmesi için de harcama yapmıyor. Böylelikle Çaykur’un zararının iddia edildiği gibi pazar ve üretim faaliyetinden kaynaklanmadığı ve normal olmadığı anlaşılıyor. Peki, Çaykur neden zarar ediyor?
Çaykur’un zarar etmesinin nedenlerinden biri olarak gösterilen reklam giderleri önemli bir yekûn tutuyor. Reklam giderleri için 36 milyon lira, fuar benzeri etkinliklereyse 896 milyon lira harcanmış. Mesela tanesi 1 liradan 5 milyon bardağa 5 milyon lira ödeme yapılmış! Gazetecilerin ve muhalefet milletvekillerinin yaptığı araştırmalar Kamu İhale Kanununa bağlı olmayan Çaykur’da, bu tip reklam, fuar ve promosyon faaliyetlerinin yandaş sermaye gruplarına kaynak aktarmanın aracı olarak kullanıldığını ortaya koyuyor. Kurumun benzer kamu kurumlarında yapıldığı gibi bilerek zarar ettirildiği ve özelleştirmeye zemin hazırlandığı belirtiliyor.
AKP iktidarı döneminde bugüne kadar 62 milyar lira tutarında özelleştirme yapıldı, aslan payını iktidarın etrafına kümelenmiş sermaye kesimleri ve yabancı ortakları aldı. Özelleştirmelerle birlikte bu kurumlarda sendikalı ve güvenceli çalışma da hedef tahtasına konuldu, esnek çalışma ve işten atmalar yaygınlaştı. Bu nedenle çay üreticisinden kamu sektöründeki işçisine, iyice düşen ücreti ile çay almakta zorlanan emekçi kadından iş bulamayan gence kadar tüm işçilerin ve emekçilerin birlikte mücadele etmesi büyük önem taşıyor.
- Sivas Katliamı 32. Yılında Lanetlendi, Katledilenler Anıldı
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- “Halkımız Yoksul Değil, Devletimiz Sosyal”
- Gazze’de Yardım Merkezine Saldırı: Kapitalizmin Geldiği Nokta
- Dünya Mülteciler Günü: Umut Kapitalizme Karşı Mücadelede!
- Genel-İş Sendikacıların Tutuklanmasını Protesto Etti
- Sağlık Emekçileri: “Bitmeyen Eziyet Bitmeyen Rezalet! Hasta Gelmedi Ceza Geldi”
- ABD Büyükelçiliği Önünde Eylem: “Filistin’de Ablukaya ve İşgale Son”
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...
- Yıllar önce çalışıp ayrıldığım işyerinden bir işçi arkadaşım anlattı. Patron ekonomik krizden dolayı iflas ettiğini, işyerini kapatacağını söylemiş işçilere. Sonra patronla birlikte oturup ağlaşmışlar; “ne güzel bir işyerimiz vardı, ne güzel bir...
- Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “...
- Gebze Sendikalar Birliği, İsrail devletinin Gazze’de yürüttüğü katliamı, emperyalist savaşı lanetlemek, Filistin halkının sesi olmak, işçilerin dayanışmasını büyütmek için Filistinli sendikacılarla birlikte Gebze Kent Meydanında bir eylem düzenledi...
- Kenya’da, geçtiğimiz sene Haziran ayında, IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikaları doğrultusunda yeni vergi yasası hazırlanmıştı. Bu yasa tasarısı, işsizlik, yoksulluk ve artan hayat pahalılığıyla boğuşan işçilerin ve emekçi gençliğin öfkesini...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu, Kocaeli Dilovası ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında, düşük zam dayatmasına karşı greve çıkan işçilerin mücadelesi 44. gününde kazanımla sonuçlandı. İlk yıl için yüzde 73...
- İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek için çalışan UİD-DER, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yılı vesilesiyle 29 Haziranda, “Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!”...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kocaeli’nin Körfez ilçesinde faaliyet gösteren Gübretaş fabrikasında yüzde 30 sefalet dayatmasına karşı işçiler, 3 Temmuzda greve başladı. Devrimci Sağlık-İş Sendikasının, kamu işçilerine dayatılan sefalet...
- Geçtiğimiz hafta sonu, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55, UİD-DER’in kuruluşunun 19. yılı vesilesiyle Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde yüzlerce işçi arkadaşımızla yan yanaydık. Grevleri devam eden Petrol-İş üyesi DYO işçileri, DİSK’in kurucusu...
- Sivas katliamının 32. yılında Türkiye’nin birçok kentinde anma etkinlikleri ve eylemler düzenlendi. Katledilen 33 aydın ve sanatçı anıldı, katliam bir kez daha lanetlendi. Sivas katliamının unutulmadığının, tüm katliamların er ya da geç hesabının...
- Bak, ufukta görünen/ Özgürlüğün bayrağını sallayanlar/ Başı dik/ Gözleri umut umut bakanlar/
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın sefalet zammı dayatmasına karşı eylemlerine devam ediyor. 1 Temmuzda Türkiye genelinde kent meydanlarında kitlesel basın...
- İzmir Buca Belediyesi işçileri, birikmiş maaş ve alacakları ödenmediği için 18 Haziran’dan bu yana iş durdurmuş durumda. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereği yasal haklarını kullanan işçiler, belediye binası önünde maaş, gıda kartı ve diğer...