Buradasınız
DİSK: Krizin Yükünü Taşımayacağız!

DİSK yönetim kurulu, 6 Aralıkta Ankara Bölge Temsilciliğinde, ekonomik kriz tartışmaları ve krizin çalışma ve yaşam koşullarına etkisi ile ilgili bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya DİSK’e bağlı sendikaların genel merkez ve şube yöneticileriyle üye işçiler katıldılar.
Açıklama DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Kani Beko tarafından yapıldı. Türkiye’nin yeniden hızla bir ekonomik krize sürüklendiğini, başta döviz kurları ve istihdam olmak üzere neredeyse bütün ekonomik göstergelerde hızlı bir bozulma oluştuğunu dile getiren Beko, liranın dolar karşısındaki kaybının gizli bir “devalüasyon” anlamına geldiğine dikkat çekti.
Ekonomik göstergelerdeki bozulmanın döviz kurlarıyla sınırlı olmadığını ifade eden Beko, ekonomide meydana gelen sıkıntıları şöyle sıraladı:
- Türkiye ekonomisinin 2012’den beri yavaşladığı biliniyor. 2016’da ise bu yavaşlama eğiliminin arttığı görülüyor. Eylül ayı büyüme verisi eksi olarak açıklandı. Öte yandan iç talepte bir gerileme yaşanıyor.
- İşsizlikte de patlama yaşanıyor. TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı resmi işsizlik oranı bir önceki yılın Ağustos ayına göre 1,2 puan artarak yüzde 11,3’e yükseldi.
- İşsiz sayısı bir önceki yılın Ağustos ayına göre 435 bin kişi artarak 3 milyon 493 bine yükseldi. Konfederasyonumuzun araştırma enstitüsü DİSK-AR tarafından hesaplanan geniş tanımlı işsiz sayısı ise 6,5 milyona yükseldi. İşsizliğin gerçek boyutlarını yansıtan geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 20’ye yaklaştı. Genç işsizliği de yüzde 20’ye dayandı.
- Tarımda ve sanayide istihdam kaybı sürüyor. Tarımsal istihdamda 257 bin, imalat sanayiinde 53 bin kişilik bir azalma yaşandı. TÜİK tarafından açıklanan sanayi üretim endeksine göre Türkiye’nin imalat sanayi üretimi bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 4 oranında geriledi.
- Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından açıklanan sigortalı işçi sayılarında da düşüş yaşanıyor. 2015-2016 Ağustos ayları arasında sigortalı işçi sayısında 245 bin kişilik azalma yaşandı.
- Türkiye ekonomisinde son yıllarda belirginleşen yavaşlama, son zamanlarda döviz kurlarında yaşanan artış ile birleşince, Türkiye hızla bir krize doğru sürükleniyor. Merkez Bankası net döviz rezervlerinde erime yaşanıyor. Bu durum Türkiye’den ciddi miktarda döviz çıkışı olduğunu anlamına geliyor.
Kani Beko, liranın değersizleşmesinin zam ve pahalılık anlamına geldiğini, bunun sonucu olarak da emekçilerin alım gücünün düştüğünü söyledi. Kurlardaki hızlı yükselişten dolayı hükümetin enflasyon tahminlerinin tutmayacağını ifade eden Beko, reel sektörde kriz ihtimalinin çok yüksek olduğuna dikkat çekti.
“Ekonomideki olumsuzlukların giderek bir krize dönüşmesinin temel nedeni siyasidir” diye konuşan Beko, “AKP hükümetinin izlemiş olduğu iç ve dış siyaset Türkiye ekonomisini daha da kırılgan hale getirmektedir” dedi.
Olağanüstü hal uygulamalarına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Olağanüstü halin adeta olağan bir yönetim biçimine dönüşmesi, ülkenin Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetilmesi, demokratik hak ve özgürlüklere ve insan haklarına yönelik ihlallerinin yoğunlaşması ve başkanlık rejimi konusundaki ısrar, Türkiye’yi ekonomik açıdan da istikrarsız bir ülke haline getirmektedir.”
Ekonomik krizin faturasının bugüne kadar emekçilere yüklendiğini hatırlatan Beko, “Tekrar bir kriz yaşamak ve krizin faturasını ödemek istemiyoruz” dedi.
Kani Beko, işçiler olarak hükümetini uyardıklarını, krizin bedelini ödemeyeceklerini ifade ederek taleplerini sıraladı:
- Kriz bahane edilerek asgari ücretin baskı altına alınmasına hayır diyoruz.
- AKP hükümetini uyarıyoruz! Kıdem tazminatı hakkımızın budanması girişiminden vazgeçin.
- Zorunlu BES uygulamasından vazgeçin.
- Olağanüstü Hal uygulaması son bulmalıdır. Türkiye olağan yönetim biçimine dönmelidir.
- Türkiye’nin sorunu başkanlık değil demokrasidir, iştir, aştır, barıştır. “Milli irade” iş ve aş istemektedir!
- Hükümet demokratik hak ve özgürlüklere yönelik ihlalleri durdurmalı ve başkanlık rejimi ısrarından vazgeçilmelidir.
- AKP hükümetini ekonomik krizi tetikleyen iç ve dış politikalardan vazgeçmeye çağırıyoruz.
Basın açıklaması şu sözlerle sona erdi: “Ekonomik krize ve ekonomik krizin bedelinin işçilere ödetilmesi girişimlerine karşı, DİSK demokrasi için ve emeğin hakları için mücadele etmeye devam edecektir.”
Şişme Yatak-Yorgan-Yastık
- İşçiler, Emekçiler, Emekliler Eylemde
- Kamu Emekçileri ve Belediye İşçilerinden Eylemler
- Tez-Koop-İş’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Eylem
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- Emek Örgütlerinden Çalık Holding Önünde Eylem
- Emekçiler Baskılara ve Hak Kayıplarına Karşı Mücadele Ediyor
- TÜPRAŞ İşçileri Sefalet Zammını Kabul Etmiyor
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Belediye İşçileri Sendikal Baskılara, İşten Atma Saldırısına, Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Eğitim Sen: “Öğretmenler Sizin Projeniz Değil! Sürgüne Hayır!”
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- “Tutuklu Öğrencileri Serbest Bırakın” Eylemleri
- DİSK: “Emeğimiz, Haklarımız, Geleceğimiz ve Demokrasi İçin Ayaktayız”
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Sağlık Çalışanları Tıp Bayramında İş Bıraktı
- Tersane ve Belediye İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Metal İşçisi “Grev”, Belediye İşçisi “Ücret Gaspına Hayır” Dedi
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/