Buradasınız
Emekli-Sen Kapatılmak İsteniyor
diğer yazarlar
Sendikamız Emekli-Sen 12 Temmuz 1995 yılında, 149 kurucu üye tarafından kuruldu ve ilk toplantısında Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonuna (DİSK) katılma kararı aldı. 12 yıl önce doğru bir ihtiyaçtan yola çıkılarak kurulan Emekli Sen çok kısa zamanda örgütlenmesini ülkenin büyük bir bölümüne taşıyarak gücünü büyüttü. Bugün ülkemizde 60’a varan ilde 46 şubesi, 37 temsilciliği, 30 bine varan üye sayısı ile alanında önemli bir güçtür Emekli Sen.
Ülkemizde kurulan ilk emekliler sendikası olan Emekli Sen’in tam açılımlı ismi Tüm Emekliler Sendikası’dır. Adından da anlaşılacağı gibi sendikamız SSK, BAĞ-KUR, Emekli Sandığı, Özel Sandık emeklileri ile onların dul ve yetimlerini bir çatı altında toplamayı hedeflemektedir. Bugün ülkemizde büyük bir çoğunluğu SSK emeklisi olmak üzere 7,5 milyona yakın emekli bulunmaktadır. Özel sandıklardan dul-yetim maaşı alanları da saydığımızda bu sayı 8 milyonu geçmektedir.
Ne yazık ki ülkenin gelişme ve kalkınmasında çok önemli görevler üstlenmiş bulunan emeklilerimizin, bugün çok büyük bir kısmı açlık ve yoksulluk sınırının altında bir maaş ile geçinmeye çalışmaktadır. Bu nedenle sendikamızın ortaya çıkarken önüne koyduğu öncelikli hedeflerin başında Emekliler Sendikası Yasasının (statü yasası) çıkartılması gelmektedir. Sendikamız, yasa çıkartıldığında, emeklilerin insanca yaşaması için toplu sözleşme yapabilmeyi, ücret ve sosyal haklar konusundaki taleplerini masada müzakere edebilmeyi hedeflemektedir.
Bugün Türkiye dışındaki pek çok ülkede yasal olarak kurulmuş emekli sendikaları vardır. Sendikamız Emekli Sen de bu ülkelerdeki sendikaların bağlı bulunduğu uluslararası Yaşlılar ve Emekliler Sendikası (FERPA) üyesidir. Gerçekler böyle olmasına karşın ne yazık ki iktidarda bulunan siyasi partiler, sendikamız kurulduğu günden bu yana uluslararası sözleşmelerin altına imza attıklarını unutarak, sendikamızın kapatılması için girişimlerde bulunmaktadırlar. Buna gösterdikleri gerekçe ise Anayasanın 51. maddesinde yazan “çalışanlar ve çalıştıranlar sendika kurabilir’ ibaresidir. Oysa mevcut Anayasada “emekliler sendika kuramaz” diye bir madde olmadığı gibi, Türkiye birçok uluslararası sözleşmenin altına, bu anlaşmalardaki hakları kendi ülkemin insanlarına da tanıyacağım diyerek imza atmıştır.
Bütün bunlara karşın geçtiğimiz haftalarda Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Anayasanın 51. maddesini gerekçe göstererek sendikamızın kapatılmasını isteyebildi. 17. Asliye Hukuk Dairesi de ne yazık ki bu yönde karar verdi. Bütün bu hukuksuzluğa rağmen Emekli-Sen olarak dünden daha karalı bir şekilde sendikal mücadelemizi sürdürürken diğer yandan konuyu AİHM dahil olmak üzere her zemine taşıyacağız. İnanıyoruz ki, 8 milyon emekli adına sürdürdüğümüz bu haklı mücadeleyi sonunda biz kazanacağız. Sınıf mücadelesinden emekli olunmaz!
Kaplumbağalar da Uçar
Deri İşçilerinin Sorunları
- Şimdi Daha Fazla Birleşerek ve Örgütlenerek Mücadeleyi Büyütme Zamanı
- Barutçu Tekstil İşçilerinden Direnişin 200. Gününde Açıklama
- Eğitim-Sen: Eşit İşe Eşit Ücret, Gerçek Bir Meslek Kanunu ve Grevli Toplu Sözleşmeli Sendika Hakkı
- Maya Mekanik’te İşçiler Sendika Hakkı İçin Mücadele Ediyor
- AFP’nin Türkiye Ofisi Greve Çıktı
- Ankara’da Sendika ve Meslek Örgütleri 1 Mayıs Programını Duyurdu
- Gübretaş’ta Grev Kararı Asıldı
- Meslek Örgütlerinden Açıklama: Meslek Hastalıkları Hastaneleri Kapatılmasın!
- İşten Atmalara ve Düşük Zam Dayatmasına Karşı Mücadele Sürüyor
- TEKSİF Gezer Terlik Önünde Eylem Yaptı
- Emek Örgütlerinden 1 Mayıs’ta İstanbul Maltepe’ye Çağrı
- Sendikalar ve Meslek Örgütleri: Yeni Bir Başlangıç İçin 1 Mayıs!
- Mata İşçileri: Biz Bitti Demeden Bu Mücadele Bitmez
- Deştin Köylüleri: Çimentocular Topraklarımızı İşgal Edemeyecek!
- DİSK/Emekli-Sen: “Emeklilerden Demokrasi Düşmanlarına Oy Yok!”
- Kartonsan Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- Mata Direnişçisi Kadın İşçiler: Bu Bir Onur Mücadelesi!
- Düşük Zam Dayatmasına İşçiler Mücadeleyle Cevap Veriyor
- Mata Direnişi ve Sermayenin Fıtratı
- Mata İşçileri Direnişlerinin 30. Gününde Ankara’daydı
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...