Buradasınız
Geleneğimize Sahip Çıkalım, Mücadeleyi Güçlendirelim
Sarıgazi’den bir tekstil işçisi
DİSK 48. kuruluş yıldönümünü kutlamak için Kocaeli’de bir miting düzenledi. Mitinge mücadele örgütümüz UİD-DER de katıldı. Mücadeleci ve örgütlü bir işçi olarak DİSK’in 48. kuruluş yıldönümünde o alanda olmak benim için anlamlıydı. Çünkü 1967 yılında mücadeleci işçiler, baskılara, tutuklamalara, yasaklamalara rağmen bedeller ödeyerek kurdukları DİSK’i, biz mücadeleci ve devrimci işçilere miras bırakmışlardı. O mücadeleci işçiler yasaklara rağmen işçi sınıfının içinde örgütlü mücadeleyi örerek Kavel ve Paşabahçe grevleriyle kurmuşlardı DİSK’i. DİSK’i kuran devrimci işçiler ve onun unutulmaz önderi Kemal Türkler, mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını bu topraklarda hayata geçirdiler ve bize o kültürü miras bıraktılar.
DİSK’i var eden işçiler, 1960’lı ve 1970’li yıllarda işçi sınıfının içinde sabırla çalışma yürüterek, işçileri bilinçlendirerek, işçilerin işyerlerinde örgütlü bir şekilde hareket etmelerini sağlayarak büyütmüşlerdi mücadeleyi. İşçiler “birimiz, hepimiz, hepimiz birimiz için” deyip kenetlenmişlerdi birbirlerine. Haklarına ve birbirlerine sahip çıkan işçiler, patronlar tarafından kapatılmak istenen sendikalarına da sahip çıkarak, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişini başlatarak sendikalarını kapattırmamışlardı.
Biz işçilerin bugün, geçmişin mücadele deneyimlerine ve tarzına sahip çıkmamız ve onu yaşatmamız büyük önem taşıyor. Çünkü patronlar sınıfı ve onun hizmetkârı hükümetler çıkardıkları yasalarla biz işçilerin haklarını gasp ediyor, bizi susturmaya ve sindirmeye çalışıyorlar. Cam, lastik, maden ve hava işçilerinin grevlerini yasaklayan patronlar sınıfı, son olarak yine hükümetle el ele verip metal işçilerinin grevini yasakladılar. Binlerce metal işçisinin düşük ücret ve 3 yıllık toplu sözleşmeyi kabul etmeyerek çıktığı grevi “milli güvenliği tehdit ediyor” diye ertelediler. Grev işçilerin üretimden gelen gücünü patronlar sınıfına karşı kullandığı mücadele silahıdır. Patronlar üretimden gelen gücümüzü kullanmamamız için türlü yasaklamalarla biz işçileri engellemeye devam ediyorlar. 1963’ten önce de işçilerin grev yapmaları yasaktı. Kavel grevine çıkan işçiler verdikleri kararlı mücadeleyle toplu sözleşme ve grev hakkını yasalara yazdırdılar.
Bugün genel grev, dayanışma grevi, siyasal grev yasak. Yasaklar ancak işçilerin örgütlü mücadelesiyle aşılabilir. İşçiler geçmişte nasıl “birimiz, hepimiz, hepimiz birimiz için” deyip birbirine kenetlenmişler ve birbirlerine sahip çıkmışlarsa biz de bugün bunu yapmalıyız. Grev yasağına ve MESS dayatmalarına karşı birlikte örgütlü mücadeleyi yükseltmeliyiz.
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...