Buradasınız
Honda Patronu Krizin Faturasını İşçilere Kesiyor
Bir Honda işçisi
Dünyanın dört bir yanında büyük tekeller işçi kıyımına devam ediyor. İşçiyi doğada bulunan bir yemiş türü olarak algılayan bu dev şirketler, sistemleri krize girdiğinde ve üretimleri düştüğünde, işçileri yoksulluğa, açlığa terk etmekten hiç çekinmiyorlar. Ben de 3 senedir Şekerpınar Honda fabrikasında çalışmakta olan bir işçiyim. Çalıştığım fabrika geçtiğimiz senenin sonuna kadar büyüme planları olan ve bu büyüme üzerinden işçilere vaatte bulunan bir fabrikaydı. Şimdi ise 500’e yakın işçiden kurtulmanın yollarını arıyor.
Şubatın son haftası, insan kaynakları bölümü, alttan alta yaydığı haberlerle psikolojik hazırlığa başladı. Önceleri fabrikanın kapanma ihtimali olduğundan bahsedildi. İşçiler korkutuldu. Güya sevgili “insan kaynakları” birimimiz kapatmaya engel olabilmek için elinden geleni yapıyormuş. Sonra gitmek isteyenlere öncelik tanınacağı ve teşvik için gidenlere 1 yıllık maaşlarının verileceğinden söz edildi. Böylece işçiler, alacakları para ile neler yapabileceklerinin hesabına koyuldular. Küçük-burjuva hayallerin tozundan göz gözü görmez olmuştu ki, 1 aylık izne çıkarılacağımızı ve fabrikanın mart ayında çalışmayacağını öğrendik. İzne çıkarılacağımız güne kadar söylentiler devam etti ve bize bir açıklama yapılmadı.
İzne çıkartılacağımız gün, ilk dalga olarak bazı üst düzey müdürlerin işlerine sabahtan son verildiğini öğrendik. Böylece işçiler şaşırarak durumun kötü olduğuna kanaat getirdiler. Öğleden sonra, “insan kaynakları” bölümünden gelen üç sayfalık fermandan şunları öğrenebildik: fabrika krizden dolayı iki vardiyalı üretime devam edemeyecekmiş ve nisan ayına tek vardiya ile başlanacakmış, ayrıca gitmek isteyenlere fırsat tanımak açısından, gidenlere tüm hakları verildikten sonra, kıdeme göre fazladan maaş teşviki de vereceklermiş. Teşvikten yararlanıp gitmek isteyenlerin, bir hafta içinde kararlarını vermeleri gerektiği ve bu sürenin sonunda gitmeyip de şirket tarafından gönderilenlerin, malum teşvikten yararlanamayacağı bildirildi.
Akabinde bu fermanlardan birer nüsha elimize verip bizi izne gönderdiler. Aslında şirketi bu yola başvurmaya iten kaygı, yüzlerce işçiyi bir anda kapının önüne koyduğunda, işçilerin hukuk ya da direniş yolu ile bir mücadele sergilemesinden korkması. Şimdi eski yeni her işçi, evinde karar vermeye çalışıyor; “acaba bu parayı alıp işsizler ordusuna mı katılsam? Yoksa reddedip işte kalmak için şansımı mı denesem?” diye. Her şey şu meşhur yarışma programına benziyor. Yani patron diyor ki; “bu parayı alıp gidiyor musunuz? Yoksa kutunuzu mu açalım?”
Şimdi biz bu krize örgütsüz yakalanmanın cezasını çekiyoruz aslında. Patronlar hayatlarımızla kumar oynamamızı istiyorlar bizden, yaptıklarını da sanki “kıyakmış” gibi sunuyorlar bizlere. Oysa örgütsüz ve bilinçsiz olduğumuzda bize kalan hep açlık ve yoksulluk. Tek başımıza düşündüğümüz sürece ne gitmek ne kalmak kurtarır bizi. Patronların oyunlarına kanmayalım, örgütlenelim ve mücadele edelim.
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...