Buradasınız
İşçi Sınıfı Ölüme Terk Ediliyor
Çatalca’dan bir işçi
Bugün dünyanın en ağır yükünü taşıyanlar yeryüzünün her yanında ölüme terk ediliyor. Biz işçilerin yoğun çalışma saatleri yüzünden 3 kuruş karşılığında pestilimiz çıkarken, şüphesiz patronlar sınıfı en ağır sömürülerle servetlerine servet katıyor. En ağır koşullarda çalışmamıza rağmen, ne yazık ki örgütsüzlüğümüzden dolayı her şeyden yine biz mahrum oluyoruz.
Tüm insanlık dışı uygulamalara rağmen patronlar sınıfı karşımıza geçip utanmadan kardeşlikten dem vuruyor. Krizle birlikte aslında değişen fazla bir şey olmadı. Yine utanmadan karşımıza geçip, bu zor günlerde omuz omuza vermemiz gerektiği söyleniyor, biz işçilerden fedakârlık isteniyor. Acaba nedir bu fedakârlık? Çok açık, patronların saldırıları karşısında sessiz kalmamız isteniyor.
Peki, nedir bu saldırılar? Aslında hepimizin bildiği gibi son zamanlarda çok yaygınlaşan insanlık dışı koşullarla birlikte bir de işten çıkarmalar. İşverenler krizden daha az zararla çıkmak için, krizin faturasını biz işçilere yıkmaya çalışmaktadır. Ayrı bir önemli nokta ise bu asalaklar sınıfı sanki bir masada oturup konuşmuşlar gibi hemen hepsi aynı şeyleri uygulamaya koymaktadır.
Hiç şüphesiz Türkiye’de yaşanan işten çıkarmalar her gün hız kazanmaya başladı. Dünyada da durum pek farklı değil. Bir örnek vereyim, yıllardır dünya çapında işçilerin kanını emerek bir deve dönüşen Japon elektronik firması SONY 8 bin kişinin işine son vereceğini açıkladı. Dünyanın 3. büyük madencilik şirketi Rio Şinto 14 bin çalışanını işten çıkarmaya karar verdi. Dünya devlerinden Citi Group 50 bin çalışanının ve Bank of Amerika 35 bin çalışanının işine son vereceğini açıkladı. Ayrıca dünyanın değişik yerlerinde işten çıkarmalar haberleri yansıyor basına.
İşten çıkarılmak dile kolay gelebilir, bir de yaşayana sormak lazım. Biz işçiler gece gündüz demeden canımızı dişimize takarak, aç susuz, uykusuz, bir sürü sorunla üretelim ve bir anda işler ters gitmeye başlayınca kıçımıza tekmeyi yiyelim.
Evet dostlar, şu kısa süre zarfında dünya çapında işten çıkarılanların sayısı milyonlara ulaştı. Yani açlığa, yoksulluğa, felâkete terk edilen bir sayıdır bu. Şundan hiç şüphem yok ki bu işçilerin büyük bir kısmı, bana bir şey olmaz, bizim işyerimiz sağlam, benim patronum iyi adam diyen işçilerdi. Bizim kanımızla beslenen asalak patronlar sınıfı, kimsenin gözyaşına bakmayarak krizin faturasını bizim sırtımıza yıkmaya çalışıyor. Oysa bu krizi biz yaratmadık, bu kriz onların doymak bilmez aç gözlülüklerinin sonucu, onların servet hırsı yüzünden ortaya çıkmıştır. Doğal olarak da faturayı onlar ödemelidir.
Şu da bir gerçek ki, patronların buna hiç niyeti yok. Fakat bu krizi onlara ödetmenin de muhakkak bir yolu vardır. O da birlik olarak ortak mücadele ederek mümkündür. Artık bana bir şey olmaz demenin zamanı çoktan geçti. Patronlar bizi felâkete ve ölüme terk ederken kafamızı kuma gömemeyiz herhalde?
Çocuklar Ağlamamalı, Gülmeli
Türk Metal Temsilcilerinin Tutumları
- Gene Takmışsın Kırmızı Şapkayı, Greve mi Gidiyorsun?”
- “Çöpçü” Demek Hakaret mi?
- Gençlere Örgütlü Mücadele Deneyimi Aktarmak…
- “Kurt Ağladı, Biz de İnandık”
- “Gerekirse Grev de Yap!”
- Sınıfımızın Yaşlılarının Payına Ölüm Düşüyor
- “Sınıfsal Bir Tarafı Var mı?”
- Ana-Baba-Oğul UİD-DER Saflarında Yürüyenlere Selam Olsun
- Bu Kalp Nasıl Atmaya Devam Edecek?
- Egemenlerin Değil, Sınıfımızın Gözüyle Bakalım!
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
Son Eklenenler
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...