Buradasınız
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu Gerçekleştirildi
TMMOB Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, iki yılda bir düzenlediği İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumunun üçüncüsünü 22-23 Eylül tarihlerinde, MMO İstanbul binasında gerçekleştirdi. Sempozyumda işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili konularda 15 farklı seminer gerçekleştirildi.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Makine Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Battal Kılıç esnek ve güvencesiz çalışmanın yaygınlaşmasıyla iş cinayetlerinin daha da arttığını vurgulayarak, “İSİG Meclisi verilerine göre son 15 yılda en az 17 bin 57 işçi yaşamını yitirmiştir. Sadece 2017’in ilk 8 ayında 1338 işçi kardeşimiz hayata veda etmiştir. SGK’nın yayınladığı iş kazaları ve meslek hastalıkları verileri ise gerçeğin küçük bir kısmını yansıtmaktadır. Çalışma Bakanlığı’nın başlattığı ‘hedef sıfır kaza’ kampanyası ve benzeri söylemler ise havada asılı kalmaktadır” dedi. Daha sonra İSİG Meclisi’nden ve MMO’dan alanlarında uzman doktor ve mühendisler kentsel dönüşümde toplum sağlığı, öğrenci yurtlarında yangın güvenliği gibi çeşitli konularda seminerler verdiler. 2017 İSİG değerlendirmesi yapan uzmanlar ise, işçi ve emekçilerin örgütsüzlüğü ile iş cinayetleri arasında önemli bir ilişki olduğunu vurguladılar. İşçilerin örgütlenmesi ve mücadele etmesi konusunda baskı ve engellemelerin giderek arttığı OHAL döneminde, toplam 2168 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini hatırlattılar.
İkinci günün sonunda, sempozyum boyunca gerçekleştirilen konuşmalar ve eğitimler doğrultusunda bir sonuç bildirgesi paylaşıldı. Bildirgede meslek odalarının, sendikaların önerileri dikkate alınmadan hazırlanan “yama” tedbirlerin iş cinayetlerini engellemesinin mümkün olmadığı, meslek örgütleri ve işçilerin bulunduğu bağımsız İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kurumu’nun oluşturulması gerektiği vurgulandı. KHK’ların geri çekilmesi ve grevleri yasaklamak için kullanılan OHAL’in derhal son bulması gerektiği belirtildi. Bilimsellikten giderek uzaklaşan eğitim müfredatlarından vazgeçilip, İSİG eğitimini de içeren bilimsel ve nitelikli müfredatlar için yeniden düzenlemeler yapılması gerektiğinin altı çizildi. İş güvenliği tedbirlerinin alınması ve meslek hastalıkları hastanelerinin ve bu konuda uzman hekimlerin arttırılması talep edildi. Bildiri, meslek odalarının işçilerin ve emekçilerin yaşamlarının güvenceye alınması yönündeki mücadelelerinin süreceği vurgusuyla son buldu.
Türkiye’de her ay yüzlerce işçi iş cinayetlerinden ya da meslek hastalıklarından kaynaklı olarak hayatını kaybediyor. Binlerce işçi ise sakat kalıyor. Ancak tüm bunların sadece bir kısmı gün yüzüne çıkıyor. Özellikle kayıt dışı çalışan işçilerin ölümleri duyulmuyor, görülmüyor. Meydana gelen iş kazalarının üstü kapatılmaya ve toplumdan gizlenmeye çalışılıyor. Meslek hastalıkları ise uzun yıllar içerisinde kendini gösterdiği için bu işçilerin ölümleri de “normal” ölümler olarak kayıtlara geçiyor. Emek örgütlerinin böylesi hayati bir konuda ortaya koyduğu çalışmalar, kamuoyu oluşturma çabası büyük önem taşıyor.
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...