Buradasınız
“İşler B.ka Sardı, İki Çuval Patates Aldım!”
Gebze’den bir metal işçisi
Son zamanlarda krizin etkisiyle iğneden ipliğe ne varsa en temel ihtiyaçlarımıza muazzam zamlar yapıldı. Ama hükümet yetkilileri “kriz filan yok” demekte. Ekonomideki kötü gidişatın sorumluları dış güçler ya da fırsatçı esnaflar olarak biz işçilere gösteriliyor. Böylelikle ekonomideki kötü gidişten sanki kendileri sorumlu değilmiş gibi işin içinden sıyrılma gayretindeler.
Geçtiğimiz günlerde markete girdim. Meyve sebze reyonunu gezerken domates filan alayım dedim. Bir de ne göreyim! Domates fiyatları tavan yapmış, 13-14 liraya domates var. Tabii hemen vazgeçtim almaktan. Diğer ihtiyaçları alıp çıktım. Sonra işyerinde çay molasında bu konu açıldı. Arkadaşıma “domatesin fiyatını gördün mü, ne olmuş öyle?” diye sordum. O da “hiç sorma ya, görmez olur muyum? Bir de kriz mriz yok diyorlar. Bir yandan da patır patır ekonomi paketleri açıklıyorlar. Madem kriz yok peki her şeye neden zam gelmiş? En temel ihtiyaçlarımızı alamaz hale geldik” diyerek tepkisini dile getirdi. Sonra anlatmaya devam etti. “Ya biliyor musun, baktım işler b.ka sarıyor, patates ucuzken gittim 2 çuval patates aldım ben de” diyerek kendince bulduğu çözümden bahsetti.
Bir başka arkadaşımla sohbet ettik. O da benzer bir olay anlattı. Eşi durakta servis beklerken alelacele arkadaşı arıyor. “Hemen eve gel” diyor. Arkadaşım hızlı bir şekilde koşarak merak içinde gidiyor eve. “Ya ne oldu?” diye merak içinde soruyor. Kadının cevabı ise “ucuz patates var, hemen 2 çuval alalım” oluyor. Alıyor, tekrar koşarak nefes nefese servis durağına geliyor işe yetişebilmek için. Durakta servis bekleyen diğer işçilerden biri onu böyle nefes nefese görünce dayanamayıp soruyor; “hayırdır ne oldu nefes nefese kalmışsın” diyor. Arkadaş nefes nefese cevap veriyor “sorma ya bizim hanım ucuz patates bulmuş, 2 çuval aldık” diyor. Bu örnekler ne kadar da birbirine benziyor. Yine işyerinden bir başka arkadaş domates almak için manava gidiyor. Fiyatları görünce şok oluyor. Domatesi almaktan vazgeçiyor. “Bari alamıyorum, o halde domatesle bir selfie çekip manavdan öyle ayrılayım” diyor, selfie çekiyor. Tuhaf gelse de bunlar hayat pahalılığı nedeniyle işçilerin bulduğu geçici çözümlerdir, bu tuhaflıklar karşısında ayakta kalma çabasıdır.
İşçiler olarak artık krizi iliklerimize kadar hissetmeye başladık. Kim ne derse desin kriz iyiden iyiye cebimizi vurmaya başladı. Gün geçtikçe açıktır ki kriz daha da derinleşmeye devam edecek. Durum böylesine vahimken patronlar ve iktidar artık açıktan açığa krizin faturasını vergilerle, yapılan zamlarla biz işçilere ödetmekten geri durmayacaklardır. Krizi biz işçiler çıkarmadık, faturasını da biz ödememeliyiz. Krizi çıkaran patronlar sınıfıdır, bedel ödemesi gereken onlardır. Biz işçiler örgütlenmeli, birlik olmalı ve krizin bedelini ödemeyeceğimizi patronlara ve onun hükümetlerine haykırmalıyız.
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının sömürüye, eşitsizliğe, adaletsizliğe karşı mücadelesinin sembolü haline gelmiş şarkılar vardır. O şarkıları üreten ve söyleyen ozanlar vardır işçilerin unutmadığı, kuşaklar boyu saygı ve sevgiyle andığı. Onlardan biridir Şilili ozan...
- ABD’nin Boston ve Connecticut eyaletlerinde binlerce otel çalışanı toplu sözleşme görüşmelerindeki anlaşmazlık nedeniyle grevler düzenledi. 1 Eylülde Massachusetts Park Plaza Hotel’in önünde gece yarısı eylem başlatan işçilere, ülkenin çeşitli...
- Topraktan başını güneşe uzatan filiz, meyve veren dal, ana rahminden kopup emekle, sabırla büyütülen çocuk… Yeşeren, serpilip gelişen, bugünden yarına geleceğe dönüşen yaşam… Biz emekçi kadınlar yaşam zahmetsiz, kahırsız, mutlulukla aksın isteriz....
- Burjuva partilerin vekil adayları seçim zamanı bizdenmiş gibi görünüp türlü vaatlerle oyumuzu almaya çalışırlar. Seçim biter bitmez sonraki seçime dek bizi umursamazlar. İşçi ve emekçilerin haklarına saldırı, sermaye sahiplerine kıyak anlamına gelen...
- 57 gündür direnişte olan Polonez işçileri gece ve gündüz fabrika önünde direnerek, polisin baskısına boyun eğmeyerek mücadele ediyor, sendikal haklarının tanınmasını istiyor. Antep’te bulunan Akcanlar Tekstil işçileri de 7’li vardiya sistemi...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 13 Eylülde Mersin’de Özgecan Aslan Barış Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu,...
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...
- 12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden 44 yıl geçti. Darbeyle hesaplaşamayan Türkiye işçi sınıfı uğradığı hak kayıplarını telafi edemediği gibi yeni kayıplar yaşadı, yaşıyor. Sınıfsal hafızaya vurulan ağır darbe yüzünden 1980 sonrası işçi...
- 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesiyle egemenler geçmişle gelecek arasındaki köprüleri yıkmak, işçilerin mücadele deneyimlerini unutturmak istediler. Toplumu baskı ve şiddetle susturdular, yıllarca sürecek bir karanlığa hapsettiler. Çekilen tüm...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 10 Eylülde Gebze Kent Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu, DİSK Birleşik Metal...