Buradasınız
Kapitalizm Virüsünden Korunmak İçin Örgütlü Ol!
İstanbul Havalimanından bir işçi
Merhaba dostlar, ben İstanbul Havalimanında uçak temizliğinde çalışan genç bir işçiyim. Geçtiğimiz haftalarda koronavirüs adlı yeni tip virüsün yüzü aşkın sayıda ülkede görüldükten sonra Türkiye’ye de geldiği duyuruldu. Virüs nedeniyle market ve pazar gibi yerlerde temizlik malzemelerinden yiyecek ve içeceğe kadar her şey ateş pahası. Görüyoruz ki kapitalizm virüsü bile kâra çevirebiliyor. Sadece bunlarla da kalmıyor; birçok işyeri kapatılıyor, işçiler ücretsiz izinlere çıkartılıp evlerine gönderiliyor.
Koronavirüsün havalimanında etkisi ise şöyle oldu: Covid-19, Çin’de can almaya başlayınca Çin’den Türkiye’ye uçuşlar iptal edildi. Virüsün birçok ülkeye yayılmaya başlamasının ardından iptal edilen uçuş sayıları arttı. Tabi iş yükünü azalttığından bu durum işyerindeki ağabeylerim ve arkadaşlarım tarafından başta sevinçle karşılandı. Çok geçmeden virüsün İran’a da geldiği haberiyse ortalığı iyice karıştırdı. Çünkü İran uçağına bizler hizmet veriyorduk. Ülkede virüs olmasına rağmen uçuşlarına devam eden İran uçağına girmeden önce üst üste 5 tane toz maskesi takıyorduk. Böylece “tedbir”imizi almış oluyorduk. İran uçağının iniş yaptığı bir gün, yolcular teker teker ateşleri ölçülerek indirildiği için 2 saat boyunca bekledik. Bu sırada uçak altında arkadaşlarla bol bol konuşma fırsatımız oldu. Kimisi virüs olan ülkenin uçağının Türkiye’ye alınmasına kızıyor, kimisi 5 tane toz maskesinin bizi virüsten korumayacağından dert yanıyordu. Sonraki günlerde de İran’dan uçaklar gelmeye devam etti. Ama bu kez boş geldiği için uçak temizliği istemiyorlardı. Bu durum da arkadaşlarımın hoşuna gitmişti. Ne de olsa bir uçak daha az temizlemiş olacaktık.
Çok zaman geçmeden uçaklarımız giderek azaldı. Fransa, Lübnan, Ürdün, Singapur ve daha birçok ülkeden gelen uçak ya artık gelmiyor ya boş geliyor ya da seferlerini azaltıyordu. Artık arkadaşlarım endişelenmeye başlamıştı. Koronovirüsün Türkiye’ye geldiğinin ilan edilmesinden sonra ise uçuşlar resmen durmuştu. 24 saat içinde toplamda 50’den fazla uçağımız varken bu sayı 8’e inmişti. Ve işten atmalar, yıllık izinler, avans izinleri ve ücretsiz izinler verilebilir diye duyurular gelmeye başladı. Türkiye’nin tek gündemi koronavirüs olurken işyerindeki herkes kara kara düşünüyordu. Biz çalışmazsak evimize ekmeği kim götürecekti? Ama herkes Çin’deki insanları suçluyordu. Kimse kapitalistleri görmüyordu. Kapitalistler ise işin içinden nasıl çıkacaklarını biliyorlardı. “Ekonomik kriz var, üretim yapılamıyor, suçlusu ise korona!” diyeceklerdi.
Çoğu insan dışarıya adım atmıyor. Sosyal medyada ise “evde kal!” kampanyası yayılıyor. Kimse de “işçilerin durumu ne olacak?” demiyor. Uzun lafın kısası Covid-19 kapitalistler için bir fırsat. Kapitalistlerin bu virüsü bahane ederek biz işçilerin haklarını daha da tırpanlamasına, birliğinden daha da uzaklaştırmasına izin vermeyelim!
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...