Kemal Türkler Mezarı Başında Anıldı

DİSK ve Maden-İş’in unutulmaz işçi önderi Kemal Türkler mezarı başında sendikalar ve işçi örgütleri tarafından anıldı. Faşist güçler bundan 31 yıl önce Kemal Türkler’i katletmişlerdi. Kemal Türkler’in Topkapı’daki mezarı başında düzenlenen anmaya Türkler’in ailesi, KTEV, DİSK ve BMİS yöneticileri, Genel-İş ve Nakliyat-İş üyesi işçiler, Legrand Direnişçileri, UİD-DER, Tüm İGD ve TKP katıldı. Kortejler halinde yürüyen kitle “Kemal Türkler Ölümsüzdür!” sloganını haykırdı.

UİD-DER’li kadın ve erkek işçiler iki pankart arkasında yürüdüler. “Kemal Türkler’i Unutmayacağız! Maden-İş’in Mücadeleci Sendikacılık Geleneğini Yaşatacağız!-UİD-DER’li Metal İşçileri” ve “Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!-UİD-DER Kadın Komitesi” yazan pankartlar açıldı.

Mezarı başında saygı duruşunda bulunuldu ve Kemal Türkler’in hayatı, mücadeleleri, işçi sınıfına bıraktığı mücadele geleneğine ilişkin konuşmalar yapıldı. İlk sözü DİSK Yönetim Kurulu Üyesi Ali Cancı aldı ve yaptığı konuşmada, “Kemal Türkler mücadelelerde hep yanımızda ve bize güç katıyor. Türkler’e verilecek en güzel söz ülkemizin, demokrasi, özgürlük, barış, eşitlik, bağımsızlık ve sosyalizm yolunda aydınlık bir Türkiye olması sözüdür. Bize düşen, Genel Başkanımızın yürüdüğü bu yolda bıkmadan usanmadan kararlıca yürümektir” dedi.

Ailesi adına kızı Nilgün Soydan babasına seslendi ve “ne yazık ki sana güzel haberler veremiyoruz. Mahkemenin 1 Aralık 2010 tarihinde verdiği zamanaşımı kararına itirazımız, yargıtaydan da olumsuz olarak geldi. Biz 15 gün içinde AİHM başvuracağız” dedi. Soydan ailesine adına kendilerini yalnız bırakmayan sınıf dostlarına teşekkür etti.

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, “31 yıllık süre içinde öfkeliyiz, hüzünlüyüz ama umudumuz da çoğalıyor” dedi. Serdaroğlu “Kemal Türkler’in MESS karşı verdiği mücadelenin, biz ikinci yarısını verdik ve MESS’e diz çöktürdük. Biz kazandık. MESS’i ve sermayeyi dize getirdik” iddiasında bulundu.

DİSK Genel Sekretesi Tayfun Görgün de yaptığı konuşmada, Kemal Türkler’in işçi sınıfının öğretmeni olduğunu söyledi. Görgün konuşmasında, Kemal Türkler’i kast ederek, “Sınıf mücadelesinin işyeriyle sınırlı olmadığını öğretti. İşçi sınıfının uluslararası dayanışmasını yani enternasyonalizmi öğretti. Maden-İş ve DİSK onun başkanlığında çok büyük mesafeler kaydetti. Ortadoğu ve Avrupa sendikalarıyla dayanışmalar kurdu. Dünya proletaryasının ortak çıkarlarını savundu. Faşizme ve emperyalizme karşı dünya barışını savundu. Savaşlara karşı durdu. BMİS ve DİSK bu mücadeleyi sürdürüyor. Ondan çok şey öğrendik. Türkiye de 1 Mayıslar kitlesel olarak kutlanıyorsa bunu Kemal Türkler’e borçluyuz. Yıllar sonra da 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmasıyla Türkler’e olan borcumuzun bir kısmını ödemiş sayıyoruz. Kemal Türkler’in katilleri hâlâ cezalandırılmadı. Arkadaki güçlerden hâlâ hesap sorulmadı. 12 Eylül zihniyetinin neden olduğu cinayetleri ve Maraş katliamlarının aydınlatılması boyunuzun borcudur, bu borcu bir gün mutlaka ödeyeceğiz. Kemal Türkler’e borcumuz devam ediyor. Saldırı ve hak kayıplarını durduramadık. Mücadele ediyoruz ama karşı duramadık. Bu mücadeleyi başarıya ulaştırmak boynumuzun borcudur. Bütün bunlar tarihsel sorumluluğumuzdur” dedi.

Konuşmalar ardından mezarın başına çiçekler bırakıldı, UİD-DER ise “Kemal Türkler’in anısı mücadelemizde yaşıyor!” yazan bir çelenk bıraktı ve “Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor!” sloganı atıldı.

Kemal Türkler’in yaşatılması için sendikal bürokrasi ve patronlara karşı kararlıca mücadele edilmesi gerekiyor. Bu mücadele işyerlerinde örgütlenerek, sermayenin saldırılarına karşı durarak hayata geçirilebilir. İşçilerin sendikalarda söz ve karar sahibi olmasıyla, sendikalar gerçek birer işçi örgütü haline gelecektir.