Buradasınız
“Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
Sancaktepe’den bir grup işçi
Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri ortaklaşmış durumda. Geçim sıkıntısı, yoksulluk, çocuklarımızın beslenme çantalarını boşalttı. Bu nedenle çocuklarımızın gündeminde dahi ekonomik durum var. Kısacası tüm toplum, içinde bulunduğu zorlu koşulların farkında ve iliklerine kadar hissediyor, herkes sorunlardan dert yanıyor.
Biz örgütlü işçiler olarak, bulunduğumuz her alanda, işçilerin sorunlarının ortak olduğunu ve bu sorunların ancak örgütlü olursak, yan yana gelirsek çözülebileceğini söylüyoruz. Tek tek işçiler olmaktan çıkarak, işçi sınıfı olarak birleşerek sınıfımızın siyasetini ortaya koymamız gerektiğini anlatıyoruz. Önceleri bu gerçeği dile getirdiğimizde işçi arkadaşlarımız genellikle şöyle diyordu: “Ben siyasetle ilgilenmiyorum.” Ama siyasetin bizimle nasıl yakından ilgilendiğini bizzat yaşayarak gören işçi arkadaşlarımız artık bu cevabı vermiyorlar. İşçi anayasal hakkı olan sendikalaşma hakkını kullanmak istediğinde, müftüsünden polisine, valisinden kaymakamına devlet, siyasi iktidar karşısına dikiliyor. “Vergiyi tabana yayacağız” diyerek sırtımızdaki kamburu büyüten, emeklileri sefalet ücretine mahkûm eden, asgari ücreti açlık sınırının altında tutan yine siyasi iktidar. Demek ki, bizler siyasetle uğraşmazsak siyaset, bizim soframızdaki ekmeği küçültmek için uğraşmaya devam ediyor.
Emekçi kardeşlerimiz aslında bu gerçeklerin farkındalar. Ama farkında olmak yetmiyor. Çünkü pek çok işçi kardeşimiz bu sefer de “hiçbir şey değişmiyor” diye düşündüğü için şikâyetçi olduğu sorunla uğraşmak istemiyor. “Kim uğraşacak bununla şimdi”, “Benim elimden ne gelir ki?” diyor. Oysa bu bakış açısı yanlıştır ve bize hiçbir şey kazandırmaz. Emek vermeden sorunlarımız kendiliğinden çözülmez. Türkiye’de aynı sorunları yaşayan, koşullarının değişmesini isteyen milyonlar var. Bu işçi ve emekçilerin bir araya geldiğini, sorunları çözmek için uğraştığını, örgütlendiğini, miting yaptığını, greve çıktığını düşünelim. O zaman sorunların kaynağı olan egemenlere dur diyemez miydik, bizi dikkate almak zorunda kalmazlar mıydı?
Demek ki çözümsüz, çaresiz, çıkışsız değiliz. Bize dayatılan yaşamdan ve koşullardan memnun değilsek, değişim istiyorsak kendimizden başlayalım, üzerimize düşeni yapalım ve işçilerin birleşmesi için mücadele edelim. Emin olalım ki hiçbir çaba boşa gitmeyecek ve yaşamı üreten milyonlarca hünerli el eninde sonunda birleşip örgütlü bir güç haline gelecektir.
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- Konserve Yapmak Çözüm mü?
- “Çocuklarınız Zekiyse Bile İş Bulamaz!”
- Avrupa Bizi Kıskanırken Market Raflarına Ne Oldu?
- Biri Yıllık İzin mi Dedi!
- Annelerin Acıları Bize Ne Anlatıyor?
- Borsa’da Sadece Para mı Kaybedilir?
- Tatlı Meyve, Acı Reçete
- Bu Ülkenin Gündeminde Ne Var?
- Su Tasarrufu Çözüm mü?
- Haksızlığın Karşısında UİD-DER Var
- “Burada Ne İşiniz Var, Gidin Evinizde Dinlenin”
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
Son Eklenenler
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...
- İstanbul’da Maltepe Belediyesi ile İzmir’de Buca Belediyesi işçileri, Denizli’de Pamukkale Üniversitesi İktisadi İşletmelerde çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktılar. Çeşitli illerden gelerek...
- “Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir. Yoksa bileklerine bağlıyorlar prangayı, yürü yürüyebilirsen. Bu ülke bu şekilde sıçramaz.” Erdoğan’ın 2015’te söylediği bu sözlerin amacı işçi...
- İspanya’da 29 Ekimde yaşanan sel felaketi Valencia bölgesinde 250 insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. Onlarca insan hâlâ kayıp. Şehir, evler harap olmuş durumda. Felaket boyunca kendi başının çaresine bakmak zorunda kalan, sevdiklerini,...
- Kanada’nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası limanlarında işçiler, 4 Kasım itibariyle 72 saatlik grev kararı aldılar. Geçtiğimiz yıldan bu yana Kanada’nın çeşitli limanlarında gerçekleştirilen kısmi grevlerin ardından gelen yeni grev kararı, devam...
- Son zamanlarda siyasi iktidar vergi düzenlemeleri konusunda sınır tanımayan bir performans sergiliyor. O kadar ki hiç harcamadığımız ya da hiç almadığımız şeylerden bile vergi almak için kolları sıvadı. 100 bin liranın üzerinde kredi kartı limitine...
- “N’olmuş yani, yarın süte daha fazla su karıştırır satarsın, yapmadığın iş sanki!” Kemal Sunal’ın oynadığı “Yüz Numaralı Adam” filminde geçen bu cümle trajikomik bir durumu ifade ediyor. İzlerken gülüyoruz ama yaşadığımız tam da bu. Soralım...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- Japonya’da çeşitli sendikalar, 2-3 Kasımda yaptıkları eylemlerle derinleşen kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı mücadele çağrısında bulundular. İnşaat ve Taşımacılık İşçileri Dayanışma Sendikası Kansai Bölgesi Şubesi (Kan-Nama), Metal ve...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...