Buradasınız
Kepçe İşbaşında: İstanbul’da Ulaşıma Zam!

Asgari ücrete 300 lira zam yapan hükümet, iğneden ipliğe her şeye zam yaparak bunu işçilerin burnundan fitil fitil getirmeye kararlı. Hükümet, kaşıkla verdiğini kepçeyle geri alıyor. Zamlarla birlikte asgari ücret çoktan eriyip gitti. Bugün İstanbul’da ulaşıma yapılan zamla işçinin cebindeki üç kuruşun bir kısmı daha geri alındı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin kararıyla İETT, Otobüs A.Ş ve Özel Halk Otobüsleri ile raylı ve deniz ulaşım sistemlerinde uygulanacak ücret tarifesine büyük bir zam yapıldı. Pazar gününden itibaren geçerli olacak yeni fiyat tarifesine göre tam bilet 2,30 lira, öğrenci 1,15 lira, indirimli 1,65 lira oldu.
Aylık mavi kart tam 170 liradan 185 liraya, öğrenci indirimli kartı 77 liradan 80 liraya, sosyal kart 100 liradan 110 liraya yükseltildi.
Bu zamla birlikte, bir yerden bir yere en az iki ya da üç araç kullanılarak gidilen İstanbul’da ulaşım alabildiğine pahalanmış oldu. Bu zammın ve pahalı ulaşımın işçiler için anlamı gayet açıktır: 300 liralık asgari ücret bu zamlarla birlikte zaten erimiştir. Daha da önemlisi, varoşlarda yaşayan ve asgari ücret ya da biraz onun üzerinde ücret alan işçilerin kent merkezlerine gitmesi, İstanbul’un herhangi bir bölgesindeki akrabalarını ziyaret etmesi mümkün değildir. Hayat pahalılığı işçileri daha fazla çalışmaya, fazla mesai yapmaya mecbur ediyor. İşçiler zaten işle ev arasına hapsolmuş durumdalar. Pahalı ulaşım bunu daha da ağır hale getiriyor. İşçilerin gezmesi, deniz kenarına inmesi, akrabalarını görmesi haram! Böylece işçilere yalnızca çalışmak düşüyor ki, bunun yük hayvanından hiçbir farkı yoktur. Bu deli gömleğini parçalamak elbette işçilerin elindedir. Ancak bunun için işçilerin bir sınıf olarak bir araya gelmesi ve kendi hakları için mücadele vermesi gerekiyor. Bu mücadele başlıklarından birisi ise ücretsiz ulaşım olmalıdır.
Çözüm Örgütlü Mücadelede
Patron Bizi Gözetliyor
- Bu Düzende İşçiler Sağlıklı Yaşayamaz!
- Kozasından Çıkmaya Çalışan Kelebek ve Çocuklarımız
- Türkiye Genelinde 1 Eylül Dünya Barış Günü Eylemleri
- Meydanlarda Barış ve Demokrasi Talebi Yükseltildi
- Başka Bir Gezegen Gibi
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
Son Eklenenler
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...