Buradasınız
Migros’ta İşten Atılan Yeğenim İşe İade Edildi
İzmir’den UİD-DER’li bir işçi

Merhaba işçi kardeşlerim. Yeğenim Migros’ta çalışırken çöpe atılmak üzere ayrılmış simidi ısıtıp yediği için 2021’in Kasım ayında işten atılmıştı. İşbaşı yaptırılmadığında beni aramıştı. Mücadele örgütümüz UİD-DER aracılığıyla bir avukata yönlendirmiştik. Avukatı işe iadesi ve tüm hakları için dava açmıştı. Yeğenim davayı kazanacağına hiç mi hiç inanmasa da UİD-DER’in avukatı davanın peşini bırakmadı. Haksız, saçma sapan durumu ortaya serdi ve çöpe atılmak için kenara konan simidi yemesinin suç olamayacağını ısrarla savundu. Yeğenimin avukatı UİD-DER’i ve işçilerin örgütlenmesi için verilen mücadeleyi bilenlerden biridir.
Yeğenim o zaman beni aradığında “dayı, çöpe atılmak için kapı dibine konmuş tepsideki yağlı simitten birini kendim birini de arkadaşım için almıştım. Isıtıp yemiştik. Müdür kameradan benim aldığımı görmüş dün. Bugün işe geldiğimde parmağımı okuttum. Makine parmağımı okumadı. Müdürün yanına gittim. Müdür, ‘dün çöpe atılacak ürünü yemişsin. Şu kâğıda ürünü yediğini yaz. İmzala. İdari izne çıkacaksın. Kurul çarşamba günü toplanıp karar verecek. Suçlu bulunursan, işten çıkartılacaksın’ dedi” diyerek olayı anlatmıştı. Yeğenimin çöpe atılmak için kapı dibine konmuş yağlı simidi yediği için işten atıldığını yazmıştım. Mektubum UİD-DER web sitesinde çıkmıştı. UİD-DER işçilerin sınıf temelinde örgütlenmesi için on yıllardır mücadele veren bir işçi örgütü olduğu için yeğenimin haksız ve saçma sapan, sudan sebeplerle işten atıldığını gündem etmişti.
Ben de o zaman yeğenime ne yapması, nasıl davranması gerektiğini anlatmıştım. Ama yeğenim örgütsüz bir işçi olduğu için müdürün karşısında korkudan tir tir titremiş ve hiçbir hak alamayacağına da inandırılmıştı. Ben ise yeğenime “hiçbir şey yapmazsan zaten kaybedersin. Hakkının peşine düşmezsen patronun kasasına kalır senin tazminatların” demiştim. Nihayetinde hakkının peşine düştüğü için işe iade edildi. Çöpe atılmak için kenara ayrılmış yağlı simidi yediği için “patronun malını çaldı, yedi” diye işten atılmıştı. Şimdi başı dik ve gururla, atıldığı işinin başına geçip çalışabilecek. Migros patronu şayet işbaşı yaptırmazsa tazminatlarını faiziyle birlikte kendisine ödemek zorundadır.
Sevgili işçi kardeşlerim, ben UİD-DER’in ve işçi sınıfının çalışkan, yaşını almış bir aktivistiyim. Bıyıklarımın ilk terlediği 17 yaşından beridir bilinçli bir işçi olmaya çalıştığım için de çok mutluyum. Dünyaya örgütlü bir işçi olarak kendi gözlerimle ve sınıfımızın penceresinden bakıyorum. Sınıf düşmanımız burjuvaziye karşı uyanık olur örgütlü işçiler. Yeğenim “dayı gözümü açtım, sen yıllardır sendika falan işleriyle uğraşıyordun. Hâlâ da uğraşıyorsun. Değişen bir şey yok. Her şey aynı, böyle gelmiş, böyle gider” derdi hep. Burjuvazinin, örgütsüz işçilerin beynine paket halinde soktuğu çok eski ve bayat yalanlardır bunlar. Ben de “yeğenim, mücadele edenler mutlaka kazanır” diyerek, 8 saatlik işgünü mücadelesini yani 1 Mayıs gibi örnekleri anlatırdım ona. Açıkçası yeğenim başı sıkışmadan beni hiç aramamıştır. Ben de genelde başı sıkıştığında aradığı için “bak yeğenim, sana çokça anlatmaya çalıştım, sınıf mücadelesinde herkes önce kendisi için, ama aynı zamanda tüm işçi kardeşleri için mücadele eder” derdim.
Ben 58 yaşındayım. Sınıf temelinde örgütlü ve emekli bir işçiyim. 98 yaşında olduğumuzda da sınıf mücadelesine katkımız ve faydamız olur. İşçi çocuklarımıza ve torunlarımıza geçmişin deneyimlerinin canlı tanığı olarak yaşadıklarımızı anlatırız. Yani mücadeleden emekli olunmuyor. Sınıf mücadelesi içerisinde herkese, her yaştan insana düşen işler var. Ve sınıf temelinde mücadele etmeye devam ediyorum. Ömrümün sonuna kadar da örgütlü mücadelenin bir neferi olmaya devam edeceğim. Çünkü örgütlü olmak yalnız olmamaktır, umutlu olmaktır, ileriyi görebilmektir. Hangi yaşta olursak olalım. Her gün kendimizi geliştirmek ve etrafımıza faydalı olmak için çalışmaktır. Yani işçiler hem kendileri hem de diğer sınıf kardeşleri için birleşirse bir güç olur. Birleşip bir güç haline geldiğimizde aşamayacağımız engel yoktur. Birlik olursak patronları yenebiliriz. Durma öyle kenarda uzakta, gel yanımıza, gir kolumuza, örgütlü ol, güçlü ol!
Geleceğe Çağrımız Var
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Tüm dünyada ekonomik yıkımın emekçileri, emekçi gençliği çıkışsız bıraktığı bir dönemde, Türkiye’de de baskıları, yasakları arttıran, korku iklimi yaratarak...
- Merhaba kardeşler. Biz İstanbul Avrupa Yakasında yaşayan kadınlarız. Kimimiz çeşitli sektörlerde çalışan işçileriz, kimimiz emekliyiz, kimimiz de ev emekçisiyiz. Ankara’dan, Gebze’den UİD-DER’li kadınların 1 Mayıs’ta haykıracakları taleplerini...
- Bizler genç işçi ve öğrencileriz. Kendimizi bildik bileli, “böyle gelmiş böyle gider” denildi bize hep. “Bu insanlardan bir şey olmaz, sen sesini çıkarırsan yalnız kalırsın”… Fakat geçtiğimiz günlerde neredeyse bütün kentlerde işçi ve emekçiler, ön...
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...