Buradasınız
Mücadele Her Zaman Önde Gelir
Gazi Mahallesi’nden bir lise öğrencisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Merhaba dostlar, Mart ayında koronavirüs hayatımıza gireli bir yıl olacak. Bu bir yıl yine patronlara yarayıp emekçilere zehir oldu. Bu süreci öyle bir kullandılar ki rahatça örgütsüz insanları yalanlarına inandırabildiler ve hâlâ da devam ediyorlar.
Öncelikle tüm dünyayı saran ekonomik krizin bütün yükünü virüse yüklediler, bununla beraber işsizliği, yoksulluğu, açlığı normal gösterip çalışır durumda olanların şükretmesi gerektiğini söylemeye başladılar. Bununla kalmayıp insanların sosyal hayatlarına müdahale etmeye başladılar. Önce aramıza bir metreyi soktular, bu da yetmedi yasaklar ve kısıtlamalar girdi gündemlerimize. Ben de bu yasakların gençleri nasıl etkilediğinden bahsetmek istiyorum sizlere.
İlk olarak hayatımıza uzaktan eğitimi soktular. Bu durum bizlere büyük sorunlar yaşatmaya başladı. Maddi imkânsızlıklar, derslere giremeyenler, takip edemeyenler, sistemin çökmesi gibi bir sürü sayamadığımız sıkıntılar başladı. Aslında eğitimde koca bir yılımız yalan oldu. Bununla beraber depresyonlar çoğaldı. Bu da yetmezmiş gibi 20 yaş altı sokağa çıkma yasaklarımız başladı. Bu süreçte arkadaşlarımla telefonla haberleşmeye başladık. Evdeki sorunların artmasından bahsediyorlardı çoğu. Çünkü evi hem işsizlik hem stres sarmaya başlamıştı. Bu süreçte gençlerin psikolojileri darmaduman olmaya başladı. İçine kapanıklık, odaklanma sorunu, hiçbir şey yapmak istememe ve karamsarlık gibi durumlar yaygınlaştı. Aslında yavaş yavaş asosyalleşmenin zemini oluşturuldu. Birçok yakınım eve alıştığından bahsetmeye başladı. Evet, kapitalizm gençlere bireyselliği aşılıyor sürekli, o yüzden bu dönem onların işine çok iyi yaradı ama şunu bilmeleri gerekiyor ki gençler yavaş yavaş bu duvarları yıkmaya başladılar. Çünkü kimse sonsuza dek yalnız kalmak istemez, bir kere bu insanlığımıza aykırı bir durumdur.
Bunu fark edip önleri açılan gençler olarak gerçekleri gördükçe daha güçlü adımlarla geleceğe yürüyeceğiz, bundan çok umutluyum. Son zamanlarda yaşanan örnekler de bunu bizlere çok iyi gösteriyor. Mesela küresel iklim değişikliğine karşı yapılan gösterilerde gençler başı çekiyor. Keza ABD’deki “Nefes Alamıyoruz” eylemlerinde de öyleydi. Bir siyah emekçinin katledilmesinden sonra insanlar dışarıya aktılar, önlerde yine gençleri gördük. Türkiye’de de Boğaziçi Üniversitesinde gençlerin rektör atamalarına karşı sergiledikleri dik duruş tüm gençleri etkiledi ve etkilemeye de devam ediyor. Gençlik arasında dayanışma ve mücadele ruhu benimsenmeye başladı. Biliyorum ki yaşanan bütün sorunlara karşı mücadele ruhu önde gelecektir. İşçi sınıfının mücadeleci gençlerini asla yalnızlaştıramayacaklar. Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
Kozlu Maden Faciasını Unutma!
Bel Karper’de Direniş Var!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
Son Eklenenler
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.