Buradasınız
Bakan ve Patronlar Buyurdu: İşçiler Daha Çok Çalışsın!
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın “mesai saatleri gün ışıdıktan 1 saat sonra başlamalı, Cumartesi de çalışılmalı, Türkiye’nin büyümesi için çok çalışmalıyız” açıklaması patronları oldukça mutlu etmiş görünüyor. Bakanın bu açıklaması sonrası AKP kanadı ve işverenler dünyasından birbiri ardına destek açıklamaları geldi. Bakın kimi büyük patronlar bu öneri sonrası neler söylemişler:
Zorlu Holding Başkanı Ahmet Nazif Zorlu: Sonuna kadar destekliyorum. Türkiye’nin verimli ve çok çalışan bir ülke olması gerekiyor. ABD bu şekilde çalışıyor. Biz onlardan çok mu ileriyiz ki, bu kadar tatil yapıyoruz? Ben de her gün 06.30’da işe başlarım.
Sanko Holding Başkanı Abdulkadir Konukoğlu: Yıllarca saat 06.00’da uyandım. Birkaç yıldır yaşın da verdiği sebeplerden dolayı 07.00’de uyanıp, işbaşı yapıyorum. Başbakan bile birkaç saat uyuyor. Ne kadar ihtiyaç varsa o kadar uyumalı. Avrupa Birliği tembelliğin cezasını çekiyor.
Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu: Bir patron olarak Cumartesi değil, Pazar günleri de çalışılsın isterim. Hayatım boyunca 7’yi 1 geçe kalktığımı hatırlamam.
Limak Holding Başkanı Nihat Özdemir: Ben çalışma saatlerinin uzamasından yanayım. Cumartesi günü Türkiye çalışmalı. Cumartesi kamu dairelerinin de çalışması taraftarıyım. En azından saat 14.00’e kadar. Türkiye’nin bütün sıkıntılarından kurtulması için üretmesi gerek.
Fenerbahçe eski Başkanı, Bosphorus Gaz Başkanı Ali Şen: Spor yapmak gibi bir şey erken kalkmak. Daha dinç oluyorsunuz. Daha verimli ve daha sağlıklı düşünüyorsunuz. Ben yıllardır sabah 6, akşam 11 arasında hayatımı yaşarım. Bir Rumeli atasözü vardır; “Erken kalkan işine, altın takar dişine” diye...
Evet, patronlar dünyası bakanın önerisi karşısında niyetlerini gizlemeden işçilerin kendileri için durmadan çalışmalarını salık veriyorlar. İş öyle boyutlara vardırılıyor ki, patronlara bakacak olursak eğer Türkiye çok tatil yapmaya devam ederse Yunanistan gibi çökebilirmiş! Peki sormak gerekmez mi: İşçiler az çalıştıkları için mi Türkiye dünyanın 16. büyük ekonomisi? İşçiler çok tatil yaptıkları için mi Türkiye Çin’den sonra büyüyen en büyük ikinci ekonomi? Patronlar ve onların hizmetindeki AKP hükümeti, bu büyümenin işçilerin alınteri, canı ve kanı pahasına olduğunu gizlemek için her türlü yola başvurmaktan çekinmiyor. Türkiye ekonomisi büyürken işçilerin payına bu büyümeden mesailer yoluyla fiilen uzatılan iş saatleri, hızlandırılan iş temposu, işsizlik, yoksulluk, düşük ücretler, esnek ve güvencesiz çalışma koşulları düşüyor.
Şu erken yatıp erken kalkma meselesine bir bakalım: Meğer Enerji Bakanı ve patronlarımız işçilerin erken yatıp erken kalkmasına, erkenden kalkarak sağlıklı bir yaşam sürdürmelerine ne kadar da önem veriyorlarmış! Meğerse patronlarımız çok erken saatlerde kalkıyor, çok çalışıyorlarmış! Üstelik erken kalkmak sağlıklı imiş! Bu konuda yorum yapmaya bile gerek yok, bu konu gündeme geldiğinde eminiz ki hemen her işçi patronlara uygun kelimeleri bularak cevap vermiştir. Biz şu çalışma saatlerine bir bakalım: Gerçekten de Türkiye’de işçiler az mı çalışıyor?
Kamu sektörünü bir kenara bırakacak olursak özel sektörde çalışan milyonlarca işçi günde en az 10 saat çalışıyor. Mesailerle birlikte bu çalışma 12 ve hatta 14 saate kadar çıkıyor. Yol sürelerini de hesapladığımızda, günün 14-16 saatini çalışma sürecinde geçirdiğimizi fark ediyoruz. Bu durum istatistiklere de yansımış bulunuyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) hazırlamış olduğu “Çalışma Süreleri Raporu”na göre, işçiler Türkiye’de AB ülkelerine nazaran 6,4 saat daha fazla çalışıyorlar. Türkiye, Zimbabwe, Sri Lanka ve Tanzanya ile birlikte 45 saatlik haftalık çalışma süresine sahip ülkeler liginde yer alıyor. Haftalık çalışma süresi AB ülkelerinde ortalama 38,6 saat iken, Türkiye’de 53,7 saat. Araştırmada, Türkiye’nin fazla mesai sürelerinde de diğer ülkeleri geride bıraktığına dikkat çekiliyor.
Patronlar ve AKP hükümeti, işçileri daha fazla nasıl sömürürüz diye hesaplar yapıyorlar. Oysa uzun çalışma saatlerine karşı vaktiyle işçiler büyük mücadeleler verdiler. 1 Mayıs’ın doğuşuna da neden olan bu mücadeleler sayesinde işçi sınıfı çalışma saatlerini günlük 8 saate indirmeyi başardı. Ancak işçiler örgütlülüklerini koruyamadıkları için, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de iş saatleri yukarıya çekiliyor. Bunu durdurmak için birleşmeli; iş saatlerinin insan sağlığına daha uygun hale getirilmesi, iş saatlerinin kısaltılması, işsizlere iş verilmesi, yolda geçen sürelerin de çalışma saatinden sayılması, gece vardiyalarının kaldırılması, iş güvenliği önlemlerinin alınması ve sosyal güvencenin tüm işçileri kapsaması için mücadele etmeliyiz.
Her yerde hazır ve nazır
Bayram ve İşçi Çocukları
- Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...