Buradasınız
Sendikal Tazminat Nedir ve Nasıl Uygulanır?
Sendikalı olmak işçilerin yasal hakkıdır. Bu yüzden yasaya göre, patronlar sendikal nedenlerle işçileri işten atamaz, işçileri sendikal faaliyetlerinden alıkoyamazlar. Gerçekte yaşanan durum ise elbette ki bunun tam tersidir.
Sendikalar işçilerin örgütlü gücü demektir. Bu örgütlülüğün önüne geçmek isteyen patronlar bir işyerinde örgütlenme faaliyeti başladığında ya da işçiler sendikalarıyla ortak hareket edip kararlı bir biçimde haklarını aradığında, farklı gerekçeler göstererek işçileri işten atmaya başlıyorlar. Fakat şunu iyi bilmeliyiz ki, bunu yapan patron aslında yasalar önünde suç işliyor demektir. Sendikal faaliyeti engelleyen patron, işçiye hem kötü niyet tazminatı hem de sendikal tazminat ödemek zorundadır.
İşçilerin sendikaya üye olma ve işyerinde sendikal faaliyet yürütme hakkı, şu an geçerli olan 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesiyle güvence altına alınmıştır. İşçinin herhangi bir sendikaya üye olması, işe alınmama gerekçesi yapılamaz. Aynı zamanda işçinin işe alınması esnasında ya da çalışırken sendikadan istifa etmesi de şart koşulamaz. Sendikalı işçiye ödenecek ücret, prim, sosyal yardım gibi ödemeler diğer işçilere ödenenden daha az olamaz, yani patron sendikalı işçinin maaşını ya da sosyal haklarını kesemez. Sendikalı işçiye ceza olarak daha ağır iş veremez. İşçilerin sendikal faaliyete katılmasını engelleyemez. Aynı zamanda sendikalı işyerlerinde, iş saatleri içerisinde sendikanın ya da konfederasyonun faaliyetlerine katılmalarından dolayı işçiler işten atılamaz, farklı bir muameleye tâbi tutulamazlar. Şayet patron böyle bir ayrım yapar ve işçiyi işten atarsa, ya işçiyi işe geri almak ya da sendikal tazminat ödemek zorundadır.
Eğer işçi dava açarsa patron işçiyi sendikal nedenlerden dolayı işten atmadığını ispatlamakla yükümlüdür, ispat edemediği takdirde işten atma geçersiz hale gelir. Davayı kazanan işçi 10 işgünü içerisinde işyerine dönmek için başvurmalıdır. İşçiyi işe almayan patron, yargıç tarafından belirlenen ve işçinin 12 aylık brüt ücreti tutarından az olmayacak miktarda sendikal tazminat ödemek zorundadır. Ayrıca sendikal tazminata hak kazanan işçi ihbar ve kıdem tazminatı gibi saklı olan haklarını da alabilmektedir. İşe yeni başlayan işçiler de sendikalı oldukları için işten atılırlarsa, yine sendikal tazminat almaya hak kazanırlar.
Türk Ceza kanununun 118. maddesi, sendikal hakların engellenmesinde cebir ve tehdide başvurulması halinde patronlara hapis cezasını da öngörmektedir:
- Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Ancak bu maddeler tümüyle kâğıt üzerinde kalmaktadır. İşçi ve sendika düşmanı patronlar sınıfı, her türlü yola başvurarak işçilerin sendikalaşmasının önüne geçmekte, sendikalaşan işçileri işten atmaktadırlar. Dolayısıyla sendikal hakların yasalarda yer alması, bu hakların patronların engeline takılmadan hayata geçeceği anlamına gelmez. Bu yasaları uygulatacak tek güç işçilerin örgütlü gücüdür. Ayrıca işçilerin mücadelesinin meşruluğu, yasalarda yer alıp almamasından değil haklı olmalarından kaynaklanır. Yasalarda yer alan haklarımızı hayata geçirmek, yeni haklar elde etmek ve işçilerin önünde duran sendikal engelleri kaldırmak için örgütlü mücadeleyi yükseltmeliyiz!
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- En Büyük Engelimiz Kapitalizmdir
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
- Kurtuluş Ellerimizde, Örgütlü Gücümüzde!
- İşçi Dayanışması 206. Sayı Çıktı!
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...