Buradasınız
Sefaköy’de Seminer: “Neden Yoksullaşıyoruz, Nasıl Sömürülüyoruz?”
Bahçelievler’den bir sağlık işçisi
26 Şubat Pazar günü Sefaköy temsilciliğimizde “Neden Yoksullaşıyoruz, Nasıl Sömürülüyoruz?” konulu bir seminer düzenledik. Seminere çeşitli işkollarından işçiler katıldı. Seminerin başında, UİD-DER medya ekibinin işçilerle yaptığı röportajları izledik. Röportajlarda işçilere “kaç saat çalışıyorsunuz, aldığınız ücret geçinmenize yetiyor mu?” gibi sorular sorulmuş. İşçilerin verdiği cevaplar içler acısı durumu ortaya koyuyordu. Röportaj yapılan bir kadın işçi “Ben 13 yıldır çalışıyorum. Son bir yıldır sigortalıyım” diyordu. “Kaç saat çalışıyorsunuz?” sorusuna, aynı işçi, “7 gün 24 saat çalışıyoruz. Yapacak bir şey yok. Çalışmak zorundayız” cevabını vermiş. Bu cevap nasıl sömürüldüğümüzün göstergesidir.
Sunumda, kapitalist sistemde işçilerin nasıl sömürüldüğü, patronların sırtımızdan nasıl palazlandığı, üretilen her şeyin ihtiyaç için değil, kâr için üretildiği anlatıldı. Sunumu yapan arkadaşımız, kapitalizmden önceki toplumlarda yaşanan kıtlıkların çeşitli nedenlerle yetersiz üretimden olduğunu anlattı. Günümüzde ise yaşanan kıtlık, aşırı üretim sonucu oluşmaktaydı. Arkadaşımızın ifade ettiği bu çarpıcı gerçeği, çoğumuz ilk kez duyuyorduk.
İşçi sınıfının ezildiği, sömürüldüğü bu sistemde, biz işçiler kendi işgücümüzü meta olarak satıyoruz. Sattığımız işgücümüzü bütün gün kullanırız ve patronların el koyduğu artı-değeri üretiriz. Patronlar bu şekilde kârlarına kâr katarlar. Her şeye ellerimizle şekil veren, her şeyi var eden biz işçiler sömürülüp, yoksullaştırılıyoruz.
Seminerin bitiminde arkadaşımızın “sömürülmek istiyor muyuz” sorusuna karşılık, işçi arkadaşlarımızdan “hayır” sesleri yükseldi. Bu anlamlı yanıt üzerine, sömürülmemek için örgütlenmenin önemi vurgulanarak seminer sona erdi.
Çin’de 5000 Çelik İşçisi Greve Gitti
Son Eklenenler
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...
- İstanbul’da Maltepe Belediyesi ile İzmir’de Buca Belediyesi işçileri, Denizli’de Pamukkale Üniversitesi İktisadi İşletmelerde çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktılar. Çeşitli illerden gelerek...
- “Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir. Yoksa bileklerine bağlıyorlar prangayı, yürü yürüyebilirsen. Bu ülke bu şekilde sıçramaz.” Erdoğan’ın 2015’te söylediği bu sözlerin amacı işçi...
- İspanya’da 29 Ekimde yaşanan sel felaketi Valencia bölgesinde 250 insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. Onlarca insan hâlâ kayıp. Şehir, evler harap olmuş durumda. Felaket boyunca kendi başının çaresine bakmak zorunda kalan, sevdiklerini,...
- Kanada’nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası limanlarında işçiler, 4 Kasım itibariyle 72 saatlik grev kararı aldılar. Geçtiğimiz yıldan bu yana Kanada’nın çeşitli limanlarında gerçekleştirilen kısmi grevlerin ardından gelen yeni grev kararı, devam...
- Son zamanlarda siyasi iktidar vergi düzenlemeleri konusunda sınır tanımayan bir performans sergiliyor. O kadar ki hiç harcamadığımız ya da hiç almadığımız şeylerden bile vergi almak için kolları sıvadı. 100 bin liranın üzerinde kredi kartı limitine...
- “N’olmuş yani, yarın süte daha fazla su karıştırır satarsın, yapmadığın iş sanki!” Kemal Sunal’ın oynadığı “Yüz Numaralı Adam” filminde geçen bu cümle trajikomik bir durumu ifade ediyor. İzlerken gülüyoruz ama yaşadığımız tam da bu. Soralım...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- Japonya’da çeşitli sendikalar, 2-3 Kasımda yaptıkları eylemlerle derinleşen kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı mücadele çağrısında bulundular. İnşaat ve Taşımacılık İşçileri Dayanışma Sendikası Kansai Bölgesi Şubesi (Kan-Nama), Metal ve...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...