Buradasınız
Taşeron İşçisi Olmak
Gebze’den bir taşeron işçisi
On iki senedir değişik sektörlerde çalışan bir işçiyim. Dünya çapında fabrikaları olan, büyük sermayelere sahip işyerlerinde çalıştım. Buradan, “adama bak ya ne şanslıymış” diyenleri duyuyorum. Başka fabrikalardan işçilerle sohbet ederken çalıştığım fabrikanın ismini verince arkadaşlar şaşırıyorlar. “Şimdi sen iyi maaş alıyorsundur. Sırtın yere gelmez, ne şanslı adamsın” diyorlar.
Ben de böyle şans olmaz olsun diyorum ve acı gerçeği açıklıyorum. O fabrikada taşeron işçisi olarak çalışıyorum dediğimde, arkadaşlar “hadi be, biz de seni kadrolu işçi sanmıştık” diyorlar. Hatta bir işçi arkadaşım da “Allah kurtarsın” dedi. Arkadaşımdan bu cümleyi duyduktan sonra bu mektubu yazmaya karar verdim.
Taşeron işçisi olmak siyahla beyaz gibidir. Yaşadığım bir örneği vermek istiyorum. Taşeron şirket nereye gönderirse orada çalışıyoruz. Bir deterjan fabrikasına çalışmak üzere gönderdiklerinde o fabrikada şunları gördüm. İki yemekhanesi, iki tuvaleti, iki soyunma odası; biri kadrolu işçiler için, diğeri taşeronlar için! Kadrolu işçilerin yemek menüsü daha kaliteli, benim gibi taşeron işçisine gelen yemekse yenecek gibi değil. Köpeğin önüne koysanız yemez. Bir başka dünya devi olan fabrikada ise, servislerde işe gelirken kadrolu işçiler oturarak, taşeron işçileri ayakta geliyordu. Çünkü öncelik kadrolu işçilerin, yer kalırsa taşeron işçisi oturuyordu.
Anlamadığım ya da bir türlü anlamak istemediğim şey ise kadrolu işçilerin taşeron işçilerine davranışları. Her işçi için söyleyemem ama hep bir horlama, dışlama, zor ve pis işleri onlara yaptırmaya çalışma. Patronlar fabrikalarda taşeron işçisi çalıştırarak işçi maliyetlerini düşürüyorlar. Ama en önemlisi işçileri kadrolu ve taşeron işçisi olarak bölüyorlar. Kadrolu işçi kardeşlerim de patronun bu oyununa geliyorlar. Taşeron işçisini horluyor, küçük görüyorlar.
İşçi kardeşim, neden çalışıyoruz? Evimize, ailemize bir lokma ekmek götürebilmek için değil mi? Taşeron işçisi olmak bizim suçumuz mu? İşçilerin bir araya gelmesinden bu kadar korkan patronlar biz işçileri bölmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Çünkü bizler birlik olduğumuzda taşeron uygulamasını patronların kafasına çalarız. İşte asıl sorun biz işçiler nasıl bir araya geleceğiz? Şunu gerçekten samimiyetle söyleyebilirim ki benim umudum var. İşçiler bir araya gelecek, sorunlarına ortak çözüm bulacaklardır. Bizler tek başımıza olduğumuzda güçsüzüz, ama gücümüzü birleştirirsek yapamayacağımız hiçbir şey yoktur!
Büyüyor
Bir Dakika, Bir Ömür
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...