Buradasınız
Emekçiler Batanları Kurtarmak Zorunda mıdır?
Pendik’ten işsiz bir işçi

Yeni sezon başlarken Fenerbahçe taraftarı başkanlığa Ali Koç’un gelmesi ile çok umutlu girdi. Zira beklenti Türkiye’nin en zengin işadamlarından olan başkanın kulübü ekonomik olarak feraha ulaştırması yönündeydi. Ama geçen kötü sezon ve biriken borçlar yeni başkanın ufak bağışları ve göstermelik sponsorlukları ile kurtarılamadı. Zira Türk futbol kulüpleri ve federasyonu yıllardır sermayedarların elinde. Kulüpleri kendi isim ve şirket reklamları için kullanıp kazançlarını, ticari ve siyasi bağlantılarını arttırdılar. Ama spor kulüpleri borçlanınca ne yapılıyor? Önce vergilerini ödememek için uğraşılıyor ve sonra gözler hemen fedakârlık yapacak birilerini arıyor. Kim onlar? Tabii ki nice sıkıntıları içinde kendi takımlarının başarısı ile keyif bulan taraftar kitlesi…
Bu sene diğer iki büyük kulüp gibi Fenerbahçe de mali sıkıntısını düzeltmek için çareyi bir destek kampanyasında buldu ve taraftarlarından fedakârlık beklediğini duyurdu. Tıpkı ülke ekonomisi zora girince yöneticilerin zamla, vergiyle ve kazanılan sosyal hakların budanması yoluyla vatandaşlara ihaleyi yıkmaları gibi. Reklamlarla ilan edilen bu kampanya ilk günde 250 bin kadar katılımcıya ulaştı. Sosyal medyada etkiyi arttırmak için öyle katılım hikâyeleri paylaşıldı ki destek ve katılım artsın diye. Örneğin bir öğrencinin sınıf arkadaşlarından topladığı parayı bağışlaması, işsiz gençlerin son paralarını verdiklerini belirtmeleri… 20 günde kulüp 15 milyon euro (100 milyon lira kadar) bağış topladı. Binlerce yoksul emekçi, işsiz, öğrenci en az 20 lira olan bu bağışları yaratılan sorumluluk duygusu tuzağı içine düşürülerek yaptı. Kulüplerin harcamalarında söz hakkı olmayan bu insanlar kurtarılması için neden fedakârlık yapıyor?
Bunda örgütsüz olmaları en büyük etkendir şüphesiz. Seçim sürecinin sonuçlanması ile gelen zamlar, yeni ekonomi programı ile göz dikilen kıdem tazminatı ve zorunlu BES’e yönelik hamleler çoğunluğu emekçi olan bu kitlenin asıl kaygılanması gereken gelişmelerdir oysaki. Ama egemenler bilinçsiz kitleleri asıl sorunlarından uzaklaştırıp spor kulüpleri üzerinden bile kutuplaştırarak onları takımların ekonomisini kurtarmaya mecbur kişiler gibi gösteriyor.
Oysa şu dönemde tüm emekçilerin derdi ne kulüpler, ne siyasi parti tartışmalarıdır. Yapılması gereken yıllarca mücadele ile kazanılan haklarına dönük saldırılara ve yapay kutuplaştırmalara karşı örgütlenerek mücadele vermektir. Yoksa sermaye bu karşılaşmayı rahatça kazanacaktır ve emekçiler için bu mağlubiyetin bedeli ağır olacaktır. 1 Mayıs gelirken işçilerin altına toplanacağı bayrak ise emekçilerin mücadele bayrağıdır. Omuz omuza verilecek yer 1 Mayıs alanlarıdır.
Biz Kadınlar Boyun Eğmiyoruz
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- New York’lu İşçiler: Mayıs Ayında Kira Ödemiyoruz!
- Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlülüğümüz!
- Dünyada 1 Mayıs: Yasaklara, Baskılara İnat Mücadele!
- Sendikalardan 1 Mayıs Açıklamaları
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim!
- UİD-DER’li Kadınlar 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- Bugün 1 Mayıs Kardeş
- Birleşen İşçi Her Zaman Kazanır
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- 1 Mayıs’la Umudumuzu Yeniden Kuşandık
- Yaşasın 1 Mayıs!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Korkuya Teslim Olmuyoruz, 1 Mayıs Ruhunu Yaşatıyoruz!
- 1 Mayıs Geliyor ve Bir Kahraman Lazım!
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadelemizi ve Dayanışmamızı Güçlendirelim!
- İşten Atmalara ve Ücretsiz İzinlere Hayır!
- Sendikalardan Çağrı: Güzel Günler İçin 1 Mayıs’a!
Son Eklenenler
- Tez-Koop-İş Sendikası 2025 yılı kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünün bir an önce imzalanması ve işçilere alın terinin karşılığının verilmesi talebiyle 14 Mayısta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kitlesel basın...
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...