Buradasınız
“Kadın İşçiler Tankların Üzerinde”
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi, işçi sınıfımızın bu topraklarda sermaye sınıfına karşı verdiği en görkemli mücadeledir, henüz aşılamayan bir zirve noktasıdır. Maden-İş Çalışma Grubunun hazırladığı Derinden Gelen Kökler kitabında bu büyük mücadeleye dair önemli tanıklıklar var. Bu şanlı direnişi yaşamış, tanıklık etmiş işçiler anlatıyor. Bu tanıklıkları sunuyoruz:
Direnme kararı alan işçiler, hazırlıklarını tamamlayarak nasırlı ellerini şalterlere uzattılar. 15 Haziran 1970 sabahı fabrikalarından taşarak sel olup sokaklara aktılar. Asker barikatları çıktı karşılarına, yarıp geçtiler! Önlerine tanklar dikildi, üzerinden atladılar! DİSK/Maden-İş’in örgütlü olduğu ECA işçisi Yunus Uysal anlatıyor:
15 Haziran günü saat 07.30’da fabrikaya gittim. Temsilci arkadaşlarla yeniden neler yapacağımızı konuştuk ve saat 08.30 gibi şalterleri indirip fabrika önüne çıktık. Yanımızda kauçuk fabrikası vardı, işçiler Lastik-İş üyesiydi. Onlarla birlikte bugünkü minibüs caddesine çıktık. Cevizli’de bulunan Singer ve Tasaş işçilerini alarak Ankara asfaltına yürüdük. Bize Tekel Sigara Fabrikası, Yunus Çimento, Mutlu Akü, EAS Akü ve Süperlit Boru fabrikalarının Türk-İş üyesi işçiler de katıldı. Banliyö trenlerini bir saate yakın durdurduk.
O sırada Ankara Asfaltı Kartal yönünde 50-60 kişilik polis grubu belirdi. Onları aşarak Ankara asfaltında 1 saat kadar oturma eylemi yaptık. Soğanlık bölgesindeki fabrikalar da bize katıldı. Orada Haymak döküm fabrikasındaki işçilerin bize katılmamaları için patron tarafından fabrikaya “kilitlendiği” haberini aldık. İşçiler koşarak Haymak fabrikasına girdiler. Ben de koştum. “Arkadaşlar fabrikaya zarar vermeyelim” diye bağırdım. Ve bu birçok arkadaş tarafından bağırıldı. İçerideki arkadaşları, işçileri kurtardık. İşveren ve idareciler fabrikayı bırakıp kaçmışlar. Yapmayın, etmeyin dememize rağmen idari kısımda biraz hasar olmuş.
İşçiler pankartlar hazırlıyor
Ankara asfaltı trafiğe kapalıydı. Bir de ne görelim, Ankara asfaltında Tugay’ın tankları sıra sıra askerlerle dizili. Tekel’in dirençli kadın işçileri tankların üzerindeler, subaylarla tartışıyorlar. Bizler her fabrikadan temsilciler subaylarla görüşüp neler yapmak istediğimizi mala, cana hiçbir şeye zarar vermeyeceğimizi anlattık. Onlar “ama trafik” dediler, biz de Ankara yönüne doğru trafiği açtık.
5-10 bin kişiydik. Saat akşam 19.30’da Tugay Yolu kavşağında, yarın için neler yapacağımızı konuşarak eylemi sonlandırdık. Hemen Maden-İş 4. Bölge’ye gittik. Toplantıda neler yaptıklarımızı konuşup ertesi gün neler yapacağımızı da konuşup fabrikaya döndüm. Temsilci arkadaşlar hiç eve gitmedi. İşgal olayında pişen “militan işçiler” de bizimle beraber sabahladı. Bu arada marangoz atölyesi çıtalı pankartlar hazırlıyor, yazısı iyi olanlar da pankart ve sloganlar yazıyordu.
Hazırladığımız pankartların bazıları şunlardı: “İşçiyiz, Güçlüyüz, Kazanacağız”, “Yaşasın İşçilerin Birliği”, “Bağımsız Türkiye”, “Sosyalist Türkiye”, “Yaşasın DİSK, Yaşasın Mücadelemiz”, “1317’ye Hayır”, “NATO’ya Hayır”, “Kahrolsun ABD emperyalizmi”, “İşçiler Birleşin” ve “İş, Ekmek, Özgürlük” (…)
O gece 16 Haziran sabahını iple çekerek fabrikada yattık.
Kaynak: Derinden Gelen Kökler
Aynısı Bizim İşyerinde Yaşandı
Son Eklenenler
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.
- Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine işçiler 20 Haziranda greve başladı. Sakarya Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan İYİ-SEN üyesi taşeron işçilerinin ücret gaspına karşı 22...
- Bangladeş’te kamu sektöründe istihdam kotasına karşı öğrencilerin başlattığı protestolar büyüyerek devam ediyor. Kamu sektöründe kota sisteminin kaldırılmasını talep eden öğrenciler ve emekçiler kamuda işe alımda liyakata dayalı bir sistem...