Buradasınız
Hendek Davası Devam Ediyor: Yine Adalet Yok
Sakarya’nın Hendek ilçesinde üretim yapan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikasında 3 Temmuz 2020’de meydana gelen ve 7 işçinin hayatını kaybettiği, 127 işçinin yaralandığı patlamaya ilişkin davanın altıncı duruşması 6 Aralıkta görüldü. Savcı, sanıklar için esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Cumhuriyet Savcısı 7 sanık hakkında bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak suçundan ikişer yıl sekizer aydan 22’şer yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep etti. Savcı mütalaasının ardından söz alan işçi yakınlarının avukatı Can Atalay “2014 tarihli Yargıtay Kararı’na ve mütalaanızdaki gerekçelere rağmen bilinçli taksirden ceza istemeniz akıl almaz. Bize göre, patlayıcı oranı ne olursa olsun, patlamanın başlangıç yeri neresi olursa olsun, işçiler ölürse ölsünler mantığıyla çalıştırılmıştır” sözleriyle tepkisini dile getirdi. “Bu ülkede işçi canı herhangi bir işletmenin en ucuz maliyet kalemi olarak kalmaya devam edemez” diyen Atalay, savcının patronu kollayan tutumuna karşı çıktı. Sanık avukatları ise müvekkilleri hakkında tahliye talebinde bulundu. Tutuklu 2 sanığın tahliye talepleri reddedilirken bir sonraki duruşma 31 Aralık'a ertelendi.
Fabrika sahibi Yaşar Coşkun’un avukatı göz göre göre yaşanan katliama rağmen şu ifadeleri kullanarak tahliye talep etti: “Bu adam çıksın işlerini toplasın. Sonrasında cezası kesinleşince gelir paşa paşa yatar.” Utanmazca sarf edilen bu sözler sermayeye kapı kulu olmuş bir avukatın aymazlığı değil sadece. Bu kelimeler sermaye sınıfının kanlı zihniyetinden hortlayıp çıkıyor. Yeter ki patronların işi yürüsün! Onca işçinin canına kıyılmış, ocaklara ateş düşmüş ne gam! Kan emici patronların ve onların hizmetkârı hükümetlerin, mahkemelerin, avukatların, gazete ve televizyonların umurunda mı sanki!
İşçi aileleri işte bu adaletsizliğe ve haksızlığa karşı seslerini duyurabilmek için duruşma öncesi yürüyüş yaparak basın açıklaması gerçekleştirdi. Patlamada ağabeyini kaybeden Merve Nur Yılmaz “Bizler katledilen yakınlarımızın hakkını aradığımız için; patron düşmanı, sermaye düşmanı, şovmen, provokatör ilan edildik. Ama bizler ne onlara ne de sermayelerine düşmanız. Biz onların işçiye ölümü reva gören kanlı zihniyetlerine düşmanız. Bu saatten sonra nasıl hakarete, nasıl tehdide maruz kalsak da bu işin peşini bırakmayacağız” diye konuştu. Hayatını kaybeden işçilerin yakınları adalet yerini bulana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirttiler.
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
- Beşiktaş’ta İşçi Katliamı: 29 İşçi Hayatını Kaybetti
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...