Buradasınız
DİSK Basın-İş Sendikası’ndan Habertürk Ofisi Önünde Basın Açıklaması
19 Aralıkta Habertürk Ankara temsilcisi Muharrem Sarıkaya, Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin’le yaptığı canlı yayın sırasında kameraman Ahmet Demir’e tokat attı. Muharrem Sarıkaya’nın tokat atmasının ardından Fatma Şahin de hiçbir şey olmamış gibi röportaja devam etti. Görüntülerin yayımlanmasının ardından DİSK Basın-İş Sendikası 20 Aralıkta Habertürk İstanbul Ofisi önünde gazetecilerle birlikte bir basın açıklaması yaparak yaşanan şiddeti protesto etti.
Basın açıklamasında konuşan DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren şunları söyledi: “O tokat aslında medyada yıllardır süren ücret uçurumuyla semirmiş, sırtını güce dayayarak kendisini dev aynasında görmeyi normal sanan anormal egoların hepimize yıllardır yaptığının görünür hale gelmesidir. O tokat gazetecileri geçim sıkıntısıyla, açlıkla terbiye etmeye çalışan anlayışın ete kemiğe bürünmüş halidir. O tokat gazetecileri hapisle, para cezalarıyla yıldırmaya çalışan iktidarların uygulamalarının devamıdır, tekrarıdır. O tokat biz gazetecilerin, genelde tüm emekçilerin kırmamız gereken kolu da bize yeniden göstermiştir. Emekçilere atılan tokat affedilemez!”
Görüntülerin ortaya çıkmasının ardından şaşırtıcı olmayacak şekilde birçok gazetecinin Sarıkaya’nın kendilerine de kötü davrandığını, mobbing uyguladığını açıkladığını söyleyen Eren, sözlerine şöyle devam etti: “Muktedirlere ve yöneticilere sırtlarını dayayanlar çalışanlara, basın emekçilerine açıkça eziyet ediyor. Ve bu eziyetlere işi kaybetme kaygısı nedeniyle çoğunlukla sessiz kalınıyor. Bunun bir nedeni iktidarın medya üzerindeki büyük denetimi, bir başka nedeni gazetecilerin örgütsüz olması. Bu durumu aşmak için gazeteciler mutlaka sendikalarda örgütlenmeli.”
Tepkiler üzerine Sarıkaya, Habertürk Ankara temsilciliği görevinden istifa ettiğini açıklamıştı. Ancak gazete ve televizyondaki görevlerinin devam edip etmediğinin belli olmadığını söyleyen Eren, Habertürk yönetimine çağrı yaparak Sarıkaya’nın tüm görevlerine son verilmesini istedi. Sarıkaya’nın üye olduğu tüm meslek örgütlerine de “bu lümpen tavrı hoş görmemeleri, tüm üyeliklerine son vermeleri” çağrısında bulundu.
Çok açık ki kendisine gazeteci diyen bir şahsın kendisinden “altta” gördüğü bir basın emekçisine uyguladığı şiddet, bu şiddetin iktidarın Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını yapmış, şimdi de Gaziantep Belediye Başkanlığı yapan biri tarafından görmezden gelinmesi, bu olayın görüntülerinin ortaya çıkmaması halinde sessizce geçiştirileceğinin belli olması bugünkü Türkiye’nin özetidir. Bu tokat, rejimin uyguladığı baskı ve şiddet politikasının bir yansımasıdır. Sadece medya sektöründe değil tüm ülkede emekçiler, kadınlar, gençler her gün bu rejimin tokadını yiyorlar. Muharrem Sarıkaya’da cisimleşen şiddete, rejimin ve sermayenin saldırılarına karşı güçlü bir yumruk indirebilmek ancak örgütlenmekle mümkündür.
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...