Buradasınız
Biz Bu Patronları Doyuramayız!
İstanbul/Pendik’ten bir kadın işçi
Vardiya sistemi olan bir fabrikada çalışıyorum. En çok zorlandığımız vardiya, tahmin edersiniz ki gece vardiyası. Biyolojik olarak gece uyuması gereken canlılar olduğumuz halde biz uyumuyoruz, patronları zengin etmek için çalışıyoruz. Gece çalışmaları bizi bedenen de ruhen de çok yoruyor, yıpratıyor.
Yine gece vardiyasında olduğumuz bir gün gözlerimizden uyku aka aka çalışıyorduk. Hem biraz olsun açılmak hem de dertleşmek için yanımdaki kadın arkadaşlarla sohbete başladım. Son zamanlarda daha fazla kafama takılan şeyleri yüksek sesle dile getirdim aslında. Biz neden gece çalışıyoruz? Onlar zenginliklerine zenginlik katarken biz uyuyamıyoruz, sağlığımızdan oluyoruz, sevdiklerimizin yüzünü göremiyoruz. Biz sadece yaşayabilmek için bu koşullarda çalışmaya mecbur kalırken, soframızda zeytin peynirle doyarken zenginliğine zenginlik kattığımız bu patronları neden bir türlü doyuramıyoruz? Bu haksızlık değil mi? Benimle aynı durumda olan arkadaşlarım hak verdiler. Kimisiyse “ne yapalım, mecburuz çalışmaya” diyerek üzerinde durmadı. Evet, böyle arkadaşlarımız da var. Ama doğru olan düşünmek, sorgulamaktır. Düşünmeyen, sorgulamayan bir işçi yaşadığı haksızlıklara karşı çözüm arayışına girmez, mücadele de etmez.
Ben sorduğum soruların cevabını İşçi Dayanışması’nda buluyorum. Patronları neden doyuramadığımızın cevabını 169. sayıda bir kez daha buldum. Öğrendim ki açgözlülük patronların yani sermaye sınıfının fıtratında var. Çünkü patronların tek derdi sermayesini daha fazla büyütmek, daha çok kâr elde etmek. İşte bu yüzden ömrümüzden çalmak pahasına bizi üç vardiya çalıştırıyorlar. İş güvenliği önlemlerini almıyor, her yıl yüzlerce işçi kardeşimizin ölümüne sebep oluyorlar. Ücretimizi üç kuruş daha arttırmamak için toplu sözleşme sürecini uzatıyorlar. İşte bu yüzden doğayı mahvediyorlar. Bir fabrika dolusu işçinin toplamını alsak tek bir fabrikanın bacasından çıkan zehrin verdiği zararı vermiyor doğaya.
Anlayacağınız biz bu açgözlü patronları ne yapsak doyuramayız. Ama ölesiye çalışmak zorunda kalmayacağımız, tüm insanların doyabileceği sınıfsız, sömürüsüz bir dünyayı kurabiliriz. Yeter ki inanalım, örgütlenelim, mücadele edelim.
Son Eklenenler
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....