Buradasınız
Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
Kocaeli’nden bir petrokimya işçisi

Dün öğle saatlerinde Gebze Hasköy Sanayi Sitesinde bir plastik fabrikasında kimyasal tank patladı, sitede yangın çıktı. Biri ağır üç işçi kardeşimiz yaralandı. 380 küçük ve orta ölçekli işyerinin bulunduğu sitede yüzlerce işçi sendikasız çalışıyor. Her yerde olduğu gibi Hasköy’de de çalışma koşulları kötü ve iş güvenliği önlemleri alınmıyor. Burada çalışan işçilerin çoğu gençlerden, özellikle iş tecrübesi kazanmak isteyen gençlerden oluşuyor. Genç işçi arkadaşlarımız çoğu kez ağır ve kötü çalışma koşullarına ses çıkaramadan çalışıyorlar. Bu durumun nelere mal olduğunu plastik fabrikasındaki patlamayla bir kez daha gördük. Ekmek parası kazanmanın bedelini canımızla ödemek istemiyorsak geçici olup olmadığına, çalıştığımız yerin küçük ya da büyük oluşuna bakmadan sorunlarımızı konuşmak, çözüm aramak ve birlik olup iş güvenliği önlemlerinin alınmasını talep etmek zorundayız. Hasköy’de farklı işyerlerinden işçilerin öğle yemeklerini birlikte yediği yemekhaneler var. Kimi zaman işçiler yemeklerini yerken sorunlarını da konuşurlar. Bu sorunlar aslında hemen hemen aynıdır. Yani aslında farklı işyerlerinde çalışıyor olsak bile işçiler olarak sorunlarımızın çözülmesi için birlikte hareket etmemiz gerektiğini gösteren bir örnek bu. Çalışırken yan yanaysak, molada, yemek yerken yan yanaysak, patlama olduğunda yan yanaysak, sorunlarımızın çözülmesi için de yan yana olmalı, birlikte hareket etmeli, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını istemeliyiz.
Her yıl yüzlercemiz ölüyor ve on binlercemiz yaralanıyor veya sakat kalıyor. Sadece 2023’ün son dokuz ayında Türkiye’de 1409 işçi iş cinayetlerine kurban gitti. Muazzam bilimsel gelişmelerin yaşandığı, her türlü riske karşı koruyucu ekipman üretmenin mümkün olduğu böyle bir çağda iş kazalarının ön önlenememesi mümkün değil. İş kazalarının bu kadar sık ve fazla olmasının tek bir sebebi var, o da patronların bitmek tükenmek bilmeyen kâr hırsı, iş güvenliği önlemlerini maliyet olarak görüp yerine getirmekten kaçınması. Sermaye sahipleri için işçilerin hayatının hiçbir önemi yoktur. Bunu çalıştığımız işyerlerinde yaşayarak görüyoruz. Yeni bir makine alırken milyonlar harcamaktan çekinmeyen patronlar iş güvenliği için makineye takılacak bir sensörü, elimiz kesilmesin veya yanmasın diye kesilmez eldivenleri, yanmaz giysileri, yüksekten düşmeyelim diye güvenlik kemerlerini sağlamayı akıllarından bile geçirmiyorlar. Çünkü bizim canımız, malımız veya geride kalan sevdiklerimizin patronların gözünde makinaları kadar değeri yok. Biz işçiler artık iş cinayetlerine kurban gitmek istemiyoruz. Bizim yaşamımız, vücut bütünlüğümüz makinalardan, fabrikalardan, paradan daha değerlidir. Değersiz olan ölüm saçan sermaye düzenidir.
Biz patronlar için bir makine kadar bile değerli değilsek o zaman kendimizi sermayenin insafına bırakamayız. Sermaye sahipleri kâr peşindeyken biz canımızı riske atarak çalışmak, ekmek parası kazanırken ölmek, yaralanmak veya sakat kalmak istemiyoruz. İşçiler olarak çalıştığımız işyerlerinde gerekli güvenlik önlemlerinin alınması için diğer işçi kardeşlerimizle birlikte hareket etmeli ve mücadele etmeliyiz.
İşçi Dayanışması 187. Sayı Çıktı!
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...